Doğan’ın damadından, Albayrak’a günlük rapor

Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın adresini ele geçiren RedHack’in açıkladığı e-postalarda, Aydın Doğan’ın damadı Doğan Yayın Holding Başkan Vekili Mehmet Ali Yalçındağ’ın, Enerji Bakanı Berat Albayrak’a hemen her gün bilgi verdiği iddia edildi. Aynı e-postaların Berat Albayrak’ın abisi Turkuvaz Medya Grubunun CEO’su ve Çalık Holding Yönetim Kurulu Üyesi Serhat Albayrak ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Danışmanı Hasan Doğan’a da gönderildiği göze çarpıyor.

Yalçındağ, 6 Mayıs 2016 tarihinde gönderdiği mailde Başkanlık Sistemi için “herkes ne yapacağını biliyor” diyerek bu konuda kamuoyunu hazırlama görevi üstlendiklerini itiraf ediyor. RedHack’in servis ettiği Albayrak’a ait e-postalar arasında yer alan bir mesaja göre, Doğan Medya Grubunun iktidara nasıl biat ettiği, hangi gazetecinin iktidar dalkavukluğu yaptığı, hangilerinin iktidarın istediği kıvama geldiği düzenli olarak not edilmiş.

‘Belki de Doğan grubu olmayacaktı’
Düzenli olarak Bakan Albayrak’a bilgilendirmelerde bulunan Mehmet Ali Yalçındağ, 6 Eylül 2016 tarihinde Bakan Berat Albayrak’a gece saat 02.25’te gönderdiği bilgi notunda, Jandarma Genel Komutanı Yaşar Güler ile arasında geçen konuşmayı aktarıyor. Konuşmaya göre Güler, Yalçındağ’a “Mehmet Ali bey eğer Aydın bey sizi tekrar bu göreve getirmeseydi belki de bugün Doğan grubu olmayacaktı. Siz geldiniz grup kurtuldu ama siz de iyi şeyler yaptınız” dediğini öne sürüyor.

Yalçındağ, Aydın Doğan’ın Erdoğan’la yapacakları görüşmeye Ali Sabancı için Vuslat Doğan Sabancı’yı da davet ettirmek istemesine tepki gösteriyor. Doğan Medyanın başındaki isim, “Vuslat ve Ali daha düne kadar bizden ( AK Partiden ) nefret ederken nasıl gidip yurt dışında bu olanları samimiyetle anlatacak” diyor.

Başkanlık rejimine açık destek
Yalçındağ’ın aynı mail adresinden 6 Mayıs 2016’da gönderdiği ve Doğan Medyanın yeni yayın dönemine ilişkin bilgi içeriyor: “(…) Bu dönemde grubumuzla ilgili artıların ve eksilerin muhakemesini yaparsak hepimiz için faydalı olur.(…) Net olunması gereken 2 konunun Paralel ile mücadelede ve Başkanlık sistemi olduğu kanaatindeyim. Alınan bu değişim kararının 1 gün, 1 hafta, 1 ayda değil uzun süre önce alındığını biliyoruz. Her türlü ayrıntısına kadar planlandı ve en doğru zaman beklendi.

Yeni Başbakan ile 1 yıla kalmadan Partili Cumhurbaşkanı veya Başkanlık modelinin gelmesi için çalışılacak. Son olarak bugün Hürriyet gazetesinin manşetini büyük sorumsuzluk ve düşmanlık olarak görüyorum. İş bitmiş gitmiş neye yarayacak bu manşet anlamakta zorluk çekiyorum. Kafasızlığın daniskası Sedat’ın (Ergin) yaptığı. Yine bir çuval inciri berbat ettiğimizi düşünüyorum. Yazık.”

Yine 11 Mayıs 2016 saat 21:31’de gönderilen başka bir mailde, “Konu: Ahmet Hakan, Bildiğiniz gibi uzun zamandır Hürriyet gazetesinde yapılan hatalar, yanlışlar ve gazetedeki satış kaybı sebebiyle mevcut genel yayın müdürünün değiştirilmesi gerektiği konusunda 2 aydır çalışmalar yapmaktayım. Sedat değiştiğinde kim olmalı ki ben kefil olayım diye ciddi bir araştırma yapmaktayım. Sonunda benim sorumluluğumda işi yeni birine teslim edeceğim ama beni zor durumda bırakacak biri olmaması lazım.

Bu arada Vuslat, ‘ben Sedat’a çok güveniyorum benim adamım oldu’ diye Sedat’tan vazgeçmiyor. Sedat Ergin benimle yaptığı her toplantıyı Vuslat’a gidip anlatıyormuş diye Sedat’a çok güveniyormuş. Diğer taraftan Aydın bey de nasıl olsa Sedat değişecek diye düşündüğü için kim olmalı ki rahat etsin ve güvensin diye bir çalışma içinde.

Ahmet Hakan’ı düşünüyorum dediğinde ben Ahmet ile uzun toplantılar yaptım. Ahmet’te şunun farkındaki biz birbirimizi anlamalıyız ki birlikte çalışalım. Sonunda gördüm ki ben Ahmet’e kefil olabilirim. Benimle çok paralel düşünüyor. Ayrıca sadece size bağlı olursam çalışırım, Vuslat hanım müdahale ederse çalışamam diyor. Ben Ahmet ile bu işi yapabileceğimizi düşünüyorum. Düşünmekte fayda görüyorum.”

‘Başkomutanım dedim, hoşuna gitti’
Yalçındağ’ın 18 Ağustos’ta “Günlük” olarak arz ettiği notunda, “Sağolsun Hasan Doğanın yardımıyla hemen darbe sonrası Sayın CB mızı telefonla arayarak geçmiş olsun dileklerimi ilettim kendisine sayın başkomutanım diye hitap ettim hoşuna gitti, anayasamızda böyle söylüyor sen de rahatlıkla söyle dedi, gülüştük, çok keyifliydi. Ve telefona AD’ı verdim. Çok uzun zamandır ilk kez telefonla konuştular. Daha sonra aile fertleri bana teşekkür edeceklerine, ‘bizde zannettik ki CB ı kendi aradı babama teşekkür etti dediler. Küçümsediler işi. Beklentileri sayın CB mızın AD’yi arayıp teşekkür etmesiymiş.

‘Nuray Mert Erdoğan hayranı’
Aynı mailde devamla şunlar yazılıyor: “Ahmet Hakan, Nuray Mert, Arzu ve ben Bodrum’da 12/ağustos cuma akşamı sohbet. Nuray Mert Sayın CB mızın hayranı olmuş, ‘doğru konuşalım olmasaydı mahvolmuştuk’ der. Arzu sorar neden akademisyenler yurt dışında gazete ilanları vermiyorsunuz düşüncelerinizi anlatsanız çok hoş olur. Nuray cevaben çok doğru olur ben bir yoklayayım etrafı der.”
‘Muharrem İnce’ye hayır dedim’
Mehmet Ali Yalçındağ’ın 10 Mayıs 2016 saat 14:16’da gönderdiği “Sürpriz ziyaret” başlıklı mailde siyaset ve medya ilişkisine ışık tutuyor: “Yalova Milletvekili Muharrem İnce ziyarete geldi. Meral hanımın çıkışının siyaseti hareketlendirdiğini bunun arkasından CHP de de değişimin önünün açılacağını bunun bir fırsat olduğunu, bu fırsatı iyi kullanırsak Başkanlığın önünün tıkanacağını ve vakit geçirmeden bu projeye destek olunması gerektiğini, burada da Doğan medya ve hürriyet in çok önemli konumda olduğunu anlattı. Başkan olunduğu takdirde artık Türkiye’nin kötü günlere geçeceğini ve yapılacakların durdurulamayacağı anlattı. Hadi destek olun yapalım şu işi çıkarın beni ortaya dedi. Bu işi yapacak tek kişi kendisinin olduğunu ifade etti:))) (…) Hayırlısı olsun bir bakalım dedim, ayrıldık. Kolay gelsin.”

Varank, Bulut’u istememiş
İddiaya göre, Erdoğan’ın Başdanışmanı Mustafa Varank, Yiğit Bulut hakkındaki şikâyetini Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan ve Erdoğan’ın Damadı Enerji Bakanı Berat Albayrak’a mail yolu ile iletiyor. Varank gönderdiği e-postada Yiğit Bulut için; “Yiğit Bulut Adam saatli bomba. Ekran yasağı gelmeli. Mustafa Varank: Obama G20’de bizle görüşmeyi düşünmüyor” ifadelerini kullanıyor.

EN SON EKLENENLER