HAZİRAN: Laiklik mücadelesini yükselteceğiz

ZEYNEP KURAY

Birleşik Haziran Hareketi’nin (Haziran) yurt genelinde yürüttüğü “ Laiklik Kazanacak” kampanyası kapsamında İstanbul Şişli Kent Kültür Merkezinde kitlesel bir forum düzenledi. CHP Milletvekili Ali Şeker, Cumhuriyet Gazetesi yazarı gazeteci Özgür Mumcu, direnişteki Avcılar Belediye İşçilerin konuşmacı olarak yerini aldığı forumda, gericiliğe karşı laikliği omuz omuza savunma sözü verildi. “Omuz omuza, yan yana duracağız, laiklik kazanacak”, “Haziran emek hareketidir” pankartlarının asıldığı toplantı salonunda açılış konuşması Haziran’ın Türkiye Yürütme Kurulu üyesi Levent Gümüş tarafından yapıldı. “Türkülerden korkuyorlar, yok artık dediğimiz şeyleri yapıyorlar” diyerek sözlerine başlayan Gümüş, “Kürdün, Türk ile eşit olduğunu düşünmek istemiyorlar. En çok da laiklikten korkuyorlar. O yüzden de laiklik savunucularına baskı yapıyorlar” dedi. Bu topraklarda yaşamak için cesaretli olmak gerektiğini ifade eden Gümüş, “ Gülmek devrimci bir eylemdir” diyerek, herkesi laiklik için omuz omuza mücadele etme çağrısı yaptı.

Gün laikliği kazanma günüdür

Kürsüye çıkan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Özgür Mumcu, Haziran üyelerinin Kadıköy’de polis tarafından darp edilerek, gözaltına alınmalarına gerekçe edilen “ Gün, dinciliğin saltanatına karşı laikliği kazanma günüdür” başlıklı bildiriyi okudu. Mumcu sözlerini, “ Hep beraber siyasal İslamcıların açtığı parantezi kapatmamız dileğiyle” diyerek sonlandırdı.

Birinin ensar vakıfları var diğerinin ışık evleri

Mumcu’nun ardından Haziran Türkiye Yürütme Kurulu Üyesi Erkan Baş sözü aldı. Kadıköy’de bildiri dağıtırken polis tarafından feci şekilde darp edilen Haziran üyelerinin içinde yer alan Baş, Haziran’ın kararlı çizgilere sahip olan bir hareket olduğunu vurguladı. “ Bu inanç, bu kararlılık Gezi direnişinden alındı” diyen Baş, Haziran’ın sadece “biz” diyen bir hareket olmayan Haziran’ın yeni, genç ve dinamik bir hareket olduğunu söyledi. İktidara geldiğinden beri AKP hükümeti gericiliği övmekten, anlatmaktan hiç çekinmediğini hatırlatan Baş, iktidar savaşına giren AKP ve cemaat arasında hiçbir fark olmadığını da vurguladı. “ AKP ve cemaat hepsi halk düşmanıdır” diyen Baş, “ Biz bu iki güce karşı mücadele ettik. Gezi direnişi sırasında tam olarak örgütlenemedik ama hareketi kurduk. Her nefes alışımızı iktidar devirmek için kullandık. En küçük bir tereddüt yaşamadık çünkü arkamızda halk vardı” diye konuştu. Çok dinamik bir süreçten geçildiğine işaret eden Baş, Yenikapı diye adlandırılan ruhun emekçileri ve işçileri susturma ruhu olduğunu kaydetti. 10 gün önce dağıttıkları “ Laiklik kazanacak” bildirisinin önemine de değinen Baş, “ Özgür düşünceli insanlara tahammülleri yok. Birinin Ensar vakıfları var, diğerinin cemaat Işık evleri var” dedi. OHAL ile bu toplumun teslim alınamayacağını vurgulayan Baş, mücadeleyi her alanda yükselteceklerini kaydetti.

Yenikapı ruhuna teslim olmayız

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, 15 Temmuz Darbe Girişimi’ne değinerek sözlerini başladı. Darbe girişiminin suç ortaklarının birbirinden kurtulma savaşı olduğuna dikkat çeken Şeker, “ Çaldıklarıyla yetinmeyip, tek başına çaldıklarına sahip olmanın ihtirasıdır. Bu yaşananlar ve bunun karşılığında sanki bir kurtuluş savaşıymış gibi ilk okul çağındaki çocuklarımızı bile inandırmaya çalışıyorlar cumhurbaşkanının söylediklerine inanmayanların hain olduklarını söylüyorlar” dedi. Şeker, “ Çocuklarımızı zorla göndermeye çalıştıkları, evlerimizin kapılarının önüne kadar getirdikleri o Kuran kursları, o İmam Hatip Liselerine değil laik, demokratik eğitim yerlerin sayılarını çoğaltmalı ve çocuklarımızı oraya göndermeliyiz” diye konuştu. Şu anda Türkiye’deki demokrasinin dünyanın 97’inci sırada olduğuna işaret eden Şeker, “ Bir tarafta Suudi Arabistan ‘da olduğu gibi dinin yönettiği bir yapı, bir tarafta da Osmanlı’da olduğu gibi devletin dini tahakküm altına alıp yönettiği bir yapı. Türkiye bu ikisinin arasındaki bir yapıya hızla sürükleniyor. Bu ülkeden çekip gitmek yerine, bu ülkeyi bu gidişattan çekip çıkartacak bizleriz. Türkiye’nin yüzde 99’ü sömürülüyor. Biz işte bu mağdur kitlelere ulaşmamız lazım” dedi. Laikliğin önemine vurgu yapan Şeker, “ Laiklik din ve devletin birbirine karışmaması demek, laiklik, bilimin, aklın özgür kalması, prangalarından kurtulması demek” dedi. Yenikapı ruhuna teslim olmalarının mümkün olmadığını vurgulayan Şeker, gericiliğe karşı tüm halkı laikliğe sahip çıkmaya çağırdı.

Tarihin çağrısına cevap vermemiz yetiyor

Haziran Yürütme Kurulu Üyesi Merdan Yanardağ, “ Şirazesi dağılmış durumda ve bir korkunun egemen olduğu bir tünelin içinden geçiyor. Eğer Mahir Çayan’ın başka bir tarihsel kategori olarak ifade ettiği “suni devlet” kavramı bu dönem için son derece uygundur diye düşünüyorum. Suni bir denge var ve iktidar çok güçlüymüş gibi gözükse de gerçek öyle değil” dedi. Devrimciler, ilericiler olarak bu gerçeği halka göstermek ve aktarmak gerektiğini altını çizen Yanardağ, “ İki şey yaptılar bir kötülüğü toplumsallaştırdılar ki, korkuyu toplumsallaştırsınlar. Bizim de o nedenle iki şey yapmamız gerekiyor. Bir, kötülüğün karşısında iyiliği toplumsallaştıracak bir hareket ve atılım içinde olmalıyız, iki korkuyu kıracak, o suni dengeyi bozacak devrimci atılımı örgütlemeliyiz” diye konuştu. Muhalif TV ve radyoların kapatılmasına da tepki gösteren Yanardağ, darbenin yarattığı krizi bir fırsata çeviren AKP’nin kendi darbesini tamamlamaya çalıştığına dikkat çekti. “ Bu tarihsel dönemeçte ya biz yıkılmanın eşiğine gelmiş bu iktidar için gerekli mücadele aygıtlarını yaratacağız, ya da bu iktidarın kendisini yeniden inşa etmesine fırsat tanıyacağız” diyen Yanardağ, “ Bizim sadece tarihin çağrısına cevap vermemiz yetiyor, eğer biz tarihin çağrısına gerekli yanıtı veremezsek, tarihin cezasına razı oluruz AKP’nin gözlerimiz önünde yeniden kendi iktidarını inşa etmesine dolaylı da olsa katkıda bulunmuş oluruz” diye konuştu.

Muhalif basın susmayacak !

Yanardağ’ın ardından söz alan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Selçuk Erez, laikliğin önemine vurgu yaptı. Kapatılan Hayat TV ‘den İsmail Cem Şimşek ise, AKP’nin muhalif TV ve yayınları kapatarak başkanlık sistemini dayattığını söyledi.” Hükümet ancak muhalif sesleri kısabildiği ölçüde gerici ve biat eden bir toplum hayalini hayata geçirebilirdi “ diyen Şimşek, biat eden bir toplum yaratmak isteyen hükümete izin vermeyeceklerini vurgulayarak muhalif basının susmayacağını altını çizdi.

Direnişteki Avcılar Belediye işçilerinin kürsüye çıktığı forumda, alkışlar eşliğinde laikliği omuz omuza savunma sözü verildi.

 

EN SON EKLENENLER