AB, Türkiye raporunu açıkladı

AB’nin bugün yayınladığı Türkiye İlerleme Raporu’nda, Türkiye’nin yargı bağımsızlığı, insan hakları ve ifade özgürlüğü gibi konularda geriye gittiği belirtildi. Raporda Türkiye’de yaşanan gelişmelerin endişe verici olduğu yer aldı

Avrupa Birliği’nin (AB), Türkiye İlerleme Raporu bugün yayınlandı. 15 Temmuz askeri darbe girişiminden sonra Türkiye’de yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü ve diğer temel demokratik standartlar konusunda geriye gidişin hızlandığının ifade edildiği raporda, Türkiye’ye yönelik yoğun eleştiriler var.

‘İşkence iddiaları var’

15 Temmuz askeri darbe girişimi sonrası çok sayıda görevden alma ve tutuklama yaşandığının hatırlatıldığı raporda, tutukluların kötü muameleye ve işkenceye maruz kaldığına yönelik iddiaların da yer aldığı ciddi insan hakları ihlallerine ilişkin haberler olduğu belirtildi. Raporda, “Önlemlerin geniş kapsamı ve kolektif niteliği çok ciddi soruların oluşmasına neden oldu. Gülen Cemaati ile bağlantıların belirlenmesi amacıyla uygulanan kriterlerin ve kanıtların muğlaklığı, bireysel mesuliyetin şeffaf olmayan ve fark gözetmeksizin oluşturulması konusunda ciddi endişeler var” denildi.

‘Hukukun üstünlüğü kenara itilmemeli’

Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında alınan önlemlerin Avrupa Konseyi’nin incelemesi aldında olduğunun açıklandığı raporda, “Türkiye, AK İnsan Hakları Komiseri’nin Ekim 2016’daki tavsiyelerini ele almalı. Türkiye, alınan her önlemin sadece durumun gerektirdiği ölçüde olmasını, her durumda gereklilik ve orantılılığın sağlanmasını güvence altına almalı. Türkiye, her durumda aralarında masumiyet karinesi, ceza sorumluluğunun bireyselliği, yasal kesinlik, savunma hakkı, ve silahların eşitliğine tam saygının da aralarında bulunduğu hukukun üstünlüğünün temel ilkelerinin bir kenara itilmemesine özel itina göstermelidir” ifadeleri yer aldı.

‘Yargı bağımsızlığını tehdit ediyor’

Yargının bağımsızlığı konusunda Türkiye’de gerileme yaşandığının belirtildiği raporda, “Bu durum yargının genel işleyişi açısından belirgin bir sınama oluşturuyor. Yargının bağımsızlığını tehdit etmesi ve Avrupa standartlarında olmaması nedeniyle yüksek mahkemelerin yapısında ve kompozisyonunda yapılan geniş değişiklikler ciddi endişe kaynağı” denildi.

‘İfade özgürlüğünü kısıtlamaktan kaçınmalı’

Türkiye’de ifade özgürlüğü alanında ciddi gerileme yaşandığı ve buna bağlı olarak endişenin arttığının dile getirildiği raporda, “Geçen yapılan öneriler dikkate alınmadı. Yasalar ve uygulama Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihadıyla uyumlu değil. İfade özgürlüğü ciddi şekilde zorlanıyor. Gazetecilere, yazarlara ve sosyal medya kullanıcılarına yönelik süren ve yeni ceza davaları, akreditasyonların iptali, çok sayıda medya organının kapatılması ciddi endişe kaynağı. Türkiye, gelecek yıl, terörle mücadele operasyonlarında da olmak üzere, ifade özgürlüğüne yönelik gereksiz kısıtlamalardan kaçınmalı” ifadelerine yer verildi.

‘AİHS’nin uygulanması engelleniyor’

“Yasal çerçeve, insan hakları ve temel haklara saygı amaçlı, daha iyileştirilmesi gereken, genel garantiler içeriyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve AİHM içtihadından kaynaklanan hakların uygulanması henüz tam sağlanamadı. Türkiye, AİHS’nin ihlalini önlemek için bir eylem planını kabul ederek sistemik sorunların üstesinden gelmek için bazı adımlar attı” açıklamalarının yer aldığı raporda, genel yaklaşım ve güçlüdenetim mekanizması eksikliğinde dolayı bu planın uygulanması ve etkisinin engellendiği belirtildi.

‘Kürt kentlerinde ihlaller yaşanıyor’

Kürt kentlerinde insan haklarının ihlal edilmesinin ciddi endişe kaynağı olduğunun vurgulandığı raporda, “Terörle mücadele Türkiye’nin meşru hakkı ancak terörle mücadele önlemlerinin orantılı olmasının sağlanması gerekiyor. Bu önlemlerin tüm insan haklarına saygı çerçevesinde ve uluslararası yükümlülüklere uygun olması gerekiyor” denildi.

‘Dokunulmazlıkların kaldırılması endişe verici’

Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasının endişe verici olduğunun vurgulandığı raporda, “15 Temmuz öncesi parlamento iddialı bir reform programı ve vize liberalizasyonu diyaloğu üzerinde yoğun bir gündemle çalıştı. Siyasi çekişme parlamentonun çalışmalarını kuşatmayı sürdürdü. Bazı önemli yasalar uygun danışma süreci olmaksızın kabul edildi. Çok sayıda milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasına olanak veren bir yasanın kabulü ciddi endişe konusu. Seçimler ve siyasi partilere ilişkin yasal çerçevenin Avrupa standartlarıyla uyumlu hale getirilmesi alanında ilerleme sağlanamadı. Parlamento üyeleri için etik kurallar kabul edilmeli” denildi.

Raporda Türkiye’de yolsuzluğun da yaygın ve ciddi bir sorun olmayı sürdürdüğü kaydedildi.

AB’nin Türkiye ilerleme raporunu değerlendiren AB Bakanı Ömer Çelik, raporun objektif olmadığını öne sürdü. Çelik AB için ise “Sadece bildiri yayınlayan bir kuruma döndü” yorumunu yaptı.

EN SON EKLENENLER