Kadınlar çözümü kendisinde bulmalı

Güney Kürdistan’da kadın örgütlerinin şiddetle mücadele konusunda yeterince etkili olmadığını ifade eden Halepçeli kadın hakları savunucuları, ‘Kadınların kendilerine yönelik baskı ve şiddete izin vermemesi ve sorunların çözümü için kimseyi beklememesi gerekiyor’ dedi

Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü kapsamında, toplumsal bir sorun olan kadına yönelik şiddete karşı farkındalık çalışmaları da artarak sürüyor. Güney Kürdistan’da da kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında kimi çalışmalar gerçekleştirilse de bölgede şüpheli kadın ölümleri ve kadın cinayetleri oranında ciddi artış yaşandı. Kadın örgütleri, bu durum karşısında bugüne kadar yeterince mücadele edemediklerini ve kadın haklarını savunamadıklarını belirtiyor. Artan şiddet olaylarına ilişkin konuşan Güney Kürdistan’ın Halepçe kentinden kadın hakları savunucuları Rojan Nesreddîn ve Sakar Bayer, kadınların şiddet ve baskı karşısında mücadele etmesi gerektiğini ifade etti.

‘Şiddet eğilimi sürüyor’

Sakar Bayer, Kürdistanlı kadınların tıpkı dünyadaki diğer kadınlar gibi baskı, zor ve şiddete maruz kaldığını belirtti. Kendilerini en çok kaygılandıran durumun baskı ve şiddetin artması olduğuna işaret eden Bayer, “Bu baskı ve zorun birçok nedeni var. Özellikle siyasi, ekonomik, sosyal durum, baskı ve şiddetin artmasına neden oluyor. Toplumumuzda kadını küçük düşürme ve şiddete başvurma eğilimi devam ediyor” ifadelerine dikkat çekti.

Bayer, çok sayıda kadın örgütlenmesi olmasına rağmen, bu örgütlerin kadınların ve kadın haklarının korunması için yeterince etkili olmadıklarını hatırlatarak, “Bütün kadın kurumlarının öncelikle kadınlar üzerindeki şiddetin sonlanması ve kadınların korunması temelinde bir çalışma yürütmesi gerekiyor” diye konuştu.

‘Çözümü kimseden beklemeyin’

Kadın hakları aktivisti Rojan Nesreddîn ise Kürt toplumunda en çok kadınların baskıya maruz kaldığının altını çizerek, “Kadın bütün haklardan mahrum bırakılıyor. Siyaset, yönetim ve örgütlenme alanlarında kendilerini ve haklarını korumalarına izin verilmiyor. Her ne kadar bu durum kadınların çalışmaları ve çabalarıyla bir dereceye kadar kırılıyorsa da, kadınlar bu alanda daha fazla çaba harcamalı” değerlendirmesinde bulundu.

Kadınların kendi güçleriyle baskılara karşı mücadele etmesi gerektiğini kaydeden Nesreddîn, şunlara işaret etti: “Kadınların kendilerine yönelik baskı ve şiddete izin vermemesi ve sorunların çözümü için kimseyi beklememesi gerekiyor. Kadın kurum ve örgütlenmelerinin de kadın haklarının korunması için üzerlerine düşen rollerine daha fazla sahip çıkmaları gerekiyor.”

Cîhad Hewramî/Halepçe-RojNews

EN SON EKLENENLER