BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin, Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle bir mesaj yayınlayarak AKP ve Erdoğan’ı idam tartışmaları nedeniyle eleştirdi. Zeyd, ‘Kanunlar, kişisel veya siyasi amaçlarla elimizin tersiyle itebileceğimiz önemsiz şeyler değildir’ dedi
Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle bir mesaj yayınlayan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin, insan haklarına dair uluslararası normların hiçe sayılmasının İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki kazanımların yok edilmesi riskini beraberinde getirdiği uyarısında bulundu. Zeyd açıklamasında, idam çağrıları yapan AKP ve Erdoğan’ı isim zikretmeden eleştirirken, Suriye’deki radikal çetelerin oluşumunda ‘bazı devletlerin’ kışkırtma ve cesaretlendirme politikalarının etkili olduğunu hatırlattı.
‘Kanunlar önemsiz şeyler değil’
İnsan haklarının insanların hükümetlerine güven duyabilecekleri toplumlarda etkili bir politikanın temelini oluşturduğunu söyleyen Zeyd, zor mücadelelerle yapılan ve insanları korumayı amaçlayan kanunların yok edilmesinin ‘tehlikeli’ olduğunun altını çizdi. Zeyd, “Kanunlar, kişisel veya siyasi amaçlarla elimizin tersiyle itebileceğimiz önemsiz şeyler değildir” diyerek, baskıcı politikalara karşı hukuk devleti hatırlatmasında bulundu.
‘Bazı ülkeler çatışmaları körüklüyor’
Zeyd Raad el Hüseyin Suriye’yi örnek göstererek, Beşar Esad’ın insan hakları ihlallerine yönelik tepkilere kulak vermemesinin iç savaşa yol açtığını söyledi. Suriye’de yaygınlaşan katliamlarda ‘komşu ülkelerin’ rolüne dikkat çeken Zeyd, son vermek ve düzeni yeniden sağlamak için işbirliği yapılması yerine ‘bazı devletlerin’ çatışmaları körüklediğini vurguladı. Zeyd, “Bazı devletler çatışmaları körükledi, katillere yardım etti, silah sağladı ve radikalleri cesaretlendirdi” derken, uluslararası insani hukuk ve insan haklarını harcadığı gerçeğini dile getirdi.
‘Nefret söylemleri normalleşti’
Zeyd Raad el Hüseyin, isim vermeden eleştirdiği bu devletlerin Suriye politikaları nedeniyle DAİŞ ve diğer radikal çete gruplarının güçlendiğini hatırlatırken, bunun sonucu olarak büyük katliamlara yol açan yeni bir savaşın cesaretlendirildiğini vurguladı. Suriye ve Irak’taki bu durumun yol açtığı mülteci göçünün bölge ve Avrupa ülkelerinin kapasitesini aştığını hatırlatan BM Yüksek Komiseri, Avrupa ve ABD’deki aşırı sağcı ve nefret dolu söylemlerin de ‘hiçbir itirazla karşılaşmadan’ arttığı tespitinde bulundu. Zeyd, bu söylemlerin günlük yaşama girdiğini ve normalleştirildiğini kaydetti.
Gazeteciler tutuklanıyor ve öldürülüyor
Afrika, Ortadoğu ve Asya ülkelerindeki savaşlara değinen Zeyd, insan hakları ihlallerinin toplumların korunma hakkını sistematik olarak ihlal edilmesini beraberinde getirdiğini kaydetti. Türkiye’deki idam tartışmalarına atıfta bulunan Zeyd, “Bazı devletler ise idam cezasını yeniden getirmek istiyorlar. Kimi yerlerde insan hakları savucuları baskı altında, hatta yasaklanıyorlar, siyasi eylemciler ve gerçeği bulmak veya insan haklarını savunmak isteyen araştırmacı gazeteciler tutuklanıyor ya da öldürülüyorlar. Peki, bizler bunu iyileştirmek için ne yapıyoruz?” diye konuştu.
Dünya İnsan Hakları Günü
Yarın Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle ‘Bugün Birinin Hakkını Savunun’ adlı kampanyayı lanse edeceğini duyuran Zeyd, “Artık harekete geçme zamanı gelmiştir. Halklar olarak haklar lehine pozisyon alabiliriz” dedi. Son olarak ise insan haklarına sahip çıkılması için sivil topluma çağrıda bulundu.