Ölüm çukurundan ‘Mavi Ülke’ye

Suriye rejiminin karanlık hücrelerinde işkence altındayken kendine verdiği sözü Türkiye’ye teslim edildikten sonra yerine getiren Antalya L Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Fırat Can, yaşanmışlıklarını “Mavi Ülke” adlı kitabında kaleme aldı. Göç öncesi arttıkça artan baskıları henüz anlamlandıramayan Can, bir gün okulda defterinin bir köşesine yazmış olduğu “Çawa tû herî, min li vir bihêlî” isimli Kürtçe şarkıyı gören Türkçe öğretmeni, “Sen Osmanlı çift tokadını yemedin mi?” der demez Can’ı döver. Bunu hayatının bir dönüm noktası olarak gören Can, göçle birlikte gittikleri İstanbul’da Kürt halkının yaşadıkları konusunda kendisini bilinçlendirir. Gençlik çalışmalarındayken birçok defa gözaltına alınıp bırakılan Can, yine ağabeyi ve babasıyla birlikte JİTEM tarafından ölümle tehdit edilir. Baskıların artmasından sonra genç yaşlarda PKK’ye katılan Can, 2 yıl Maxmûr’da İngilizce öğretmenliği yaptı. 2011 yılının nisan ayında Kobanê’den Qamişlo’ya geçerken yolda Suriye rejimi tarafından alıkonulan Can, 3 ay boyunca Şam’da iki metrekarelik bir hücrede ağır işkencelere maruz kaldı.

Karanlık hücrede yazma fikri

Şam’da işkence altındayken “Mavi Ülke” tam bu sırada içine doğar Can’ın. Ölüme en yakın olduğu anlarda “Neden yazmıyorum?” diye kendine kızan Can, belki de hayatında mektup bile yazmazken kitap yazmaya karar verir. Can “Mavi Ülke verdiğim sözün pratik ifadesi olmakla beraber yeni sözlerin anlam kazanması oldu” diye ekledi.

‘UMUDA ÜLKE’

Mavi Ülke, Fırat Can’ın ilk romanı. Can, PKK içerisinde 2000’li süreçlerdeki yaşanmış gerçek hikayelerden oluşturduğu romanını Şahan, Asmin, Jindar, Neval, Bermal, Sidar karakterleri üzerinde 437 sayfalık kitabında canlandırdı. Can’ın ikinci kitabı Umuda Ülke ise hazırlık aşamasında.

Meltem Oktay /Amed-Dihaber

EN SON EKLENENLER