Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş’un ‘Hz. Ali’nin doğum günü olan 21 Mart’ı (Newroz’u) Ankara’da kutlayacağız’ sözü ve bugün Ankara’da yapılan kutlamanın ardından tartışma devam ediyor. “Alevilikte Hz Ali’nin doğum gününü kutlamak gibi bir gelenek ve inanç yok” diyen Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği’nin Kurucu Başkanı Ali Kenanoğlu “Kutlanmasına karşı değilim ancak buradan siyaset devşirmek kötü. Buna alet olanlar için de üzülüyorum” dedi.
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği’nin Kurucu Başkanı ve HDP 25. Dönem Milletvekili Ali Kenanoğlu, Numan Kurtulmuş şahsında AKP hükümetinin Alevilere yaklaşımına ve Hz. Ali’nin kimliği üzerinden siyaset yapmasına tepki gösterdi.
Pir Haber Ajansına konuşan Kenanoğlu, hükümetin bu konudaki tavrı bütün olaylarda olduğu gibi bunda da gerçek amacının dışında bir noktaya evirmek ve buradan bir siyaset devşirmek üzerinedir. Ben bu işe alet olan arkadaşlar adına üzülüyorum” değerlendirmesinde bulundu.
“HZ. MUHAMED’İN DOĞUM GÜNÜ GİBİ HZ. ALİ’NİN DOĞUM GÜNÜNÜ DE UYDURDULAR”
Kenanoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“İşin bilimsel tarafına baktığımız zaman, Hz. Ali’nin fiziki olarak dünyaya geldiği tarih açısından baktığınız zaman bu 21 Mart değil. Yani Hz. Ali 21 Mart’ta doğmamıştır. Bu konuyla ilgili Alevi kaynaklarında zaten Alevilikte Hz. Ali’nin doğum gününü kutlamak gibi bir gelenek ve inanç da yok. Biz çocukluğumuzdan beri bu inancın içerisinden gelen insanlarız. Kimsenin köyünde, memleketinde, ocağında böyle bir Hz. Ali’nin doğum günüyle ilgili bir kutlamaya denk geldiğini zannetmiyorum. En azından biz hiç denk gelmedik. Fakat son yıllarda tıpkı Hz. Muhammed’in doğum gününün sonradan uydurulması gibi, kutlu doğum haftalarının sonradan çıkarılması gibi Hz. Ali’nin doğum günüyle ilgili olarak da 21 Mart tarihine denk getirilen bir kutlama sürecine girildi.”
“ŞAH-I MERDAN ALİ DOĞSA DOĞSA BÖYLE KUTLU GÜNDE DOĞMUŞTUR”
Ali Kenanoğlu “Ben bunu şu anlamda olumsuz görmüyorum. 21 Mart aslında Balkanlardan Anadolu’ya, Mezopotamya’ya ve Asya’ya kadar uzanan önemli bir tarih. Aslında doğanın yeniden doğduğu yeni bir yılbaşı yani. Bu miladi ve hicri takvimi kenara koyduğun zaman doğal takvimimize göre 21 Mart yılbaşıdır. Dolayısıyla Alevilerin Şah-ı Merdanı’ı olan Hz. Ali doğsa doğsa böyle bir kutlu günde doğmuştur. Buna atfen yapılan bir şeydir ve bu önemlidir. Hz. Ali’yi kutsamak ya da 21 Mart’ı Newroz’u kutsamak adına da Alevilerin buluştuğu bir şeydir. Bu anlamda niye böyle yapıyorlar demek doğru değil, iyi yapıyorlar. 21 Mart’ı bu şekilde bütünleştirerek kutluyorlar” diye konuştu.
“TOPLUMLARIN YÜKLEDİĞİ ANLAMLAR KIYMETLİDİR VE SAYGI DUYULMALIDIR”
“Burada dikkat edilmesi gereken husus şu: Birinin diğerine alternatif olarak gösterilmemesi gerekiyor” vurgusunda bulunan Kenanoğlu, şunların altını çizdi:
“Örneğin bugün Kürt halkı 21 Mart’ı hangi hassasiyetle ve öncelikle kutluyorsa onun karşısına çıkıp ‘hayır 21 Mart öyle değil. Biz Aleviyiz ve 21 Mart Hz Ali’nin doğum günü olduğu için sadece bunun için kutluyoruz’ gibi birbirinin alternatifi şeklinde gösterecek gerekçelerle kutlanmamalı. 21 Mart bizim açımızdan çok önemli bir gündür. Hz Ali’nin doğum günü atfedilerek de kutlanabilir. Doğanın, yeni yılın doğum günü olarak da kutlanabilir. Kürt halkının yüklediği anlamlarla bir kurtuluş günü olarak da kutlanabilir. Aşık Veysel’in ölüm yıldönümü olarak da anılabilir. Bütün bunlar açısından değerli bir gündür, önemli bir gündür. Birçok şeye dönüm noktası olmuş bir gündür.”
“BÖYLE BİR İŞBİRLİĞİNE GEREK YOKTU”
Numan Kurtulmuş şahsında AKP hükümetinin Hz. Ali’nin ismini siyasete malzeme etmesine ve buna kimi Alevi çevrelerinin de alet olmasına da değinen Ali Kenanoğlu, şu tepkiyi de gösterdi:
“Hükümetin bu konudaki yaklaşımı bizim esas alacağımız bir yaklaşım değil tabi. Hükümetin bu konudaki tavrı bütün olaylarda olduğu gibi bunda da gerçek amacının dışında bir noktaya evirmek ve buradan bir siyaset devşirmek üzerine kurulu bir kutlamadır. Ben bu işe alet olan arkadaşlar adına üzülüyorum. Onlar çok değerli insanlar biliyorum, tanıyorum. Dedekargınoğlu’nu da tanıyorum, diğer akademisyen araştırmacı yazar arkadaşları da tanıyorum. Böyle bir şeye bence hele hele referandum öncesinde hükümetin bunu hangi amaçla ele aldığı tartışmasız bir şekilde ortadayken ve Aleviler üzerinde bu kadar baskı, zulüm, imha, inkar, asimilasyon ve katliamların olduğu bir süreçte böyle bir işbirliğine gerek yoktu. Yani cemevinin bahçesinde Uğur Kurt’u öldüren polisin hala ceza almadan görevini yerine getirdiği bir yerde, Berkin Elvanların, Ali İsmaillerin bütün bu canların katillerinin hesap vermediğini bir kenara bırakın, katillerinin övüldüğü bir ortamda böyle bir işbirliğine gerek yoktu.”
“İNANCIMIZIN DEĞERLERİ HER TÜRLÜ SİYASETİN ÜSTÜNDEDİR”
“İnancımızın değerleri her türlü siyasi partinin üstündedir ve yem edilmemelidir” ifadelerini kullanan Kenanoğlu son olarak şunları belirti:
“Bu anlamda ve bu zamanda böyle bir ortaklaşmaya gerek yoktu. Aksi taktirde tabi ki bütün kurumlarımız Hz Ali’nin doğum günüyle ilgili her türlü etkinliği yapabilir, yapmalıdır. Anma etkinlikleri, Newroz cemleri zaten yapılıyor birçok yöremizde. Bu anlamıyla bunları kimseye siyasi yem olacak hale getirmemek gerekiyor. Bu sadece AKP açısından referandum açısından geçerli bir şey değil tüm siyasi partiler açısından da bizim inancımız, bizim geleneklerimiz, bizim değerlerimiz her türlü siyasetin üzerindedir. Her türlü partinin de üzerindedir. Bunlar bizi var eden gelenekler, inançlar, törelerdir. O anlamıyla bunlara dikkat etmek lazım.”
Turabi KİŞİN/Suay ABAK