Erdem Gül: RTÜK’ün yasakları dünyanın hiçbir yerinde yok

Ankara Dayanışma Akademisi’nin düzenlediği panelde konuşan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül, RTÜK’ün 1 Şubat 2017 tarihinde gerçekleştirdiği bir toplantı sonucu neredeyse ‘haberi vermeyin’ dercesine birçok yasak getirdiğini belirtti.

Ankara Dayanışma Akademisi, Eğitim Sen 5 Nolu Şubede “Bu Halden OHAL’e Türkiye’de Medya” isimli panel gerçekleştirdi. Panele konuşmacı olarak KHK ile Kocaeli Üniversitesi’nden ihraç edilen araştırma görevlisi Adem Yeşilyurt, KHK ile ihraç edilen Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim görevlisi Doç. Dr. Gülseren Adaklı ve Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül katıldı.

Panelde konuşmacı ve katılımcılar “OHAL’de gazetecilik sorunları, Türkiye’de alternatif medya ‘alternatif iddialarının pratik sorunları ve memleketin halleri ve gazetecilerin hali pürmelali soruları üzerinden tartışma yürüttü.

‘AKP İKTİDARI MEDYAYI SATIN ALDI’

Panelde ilk konuşmayı Adem Yeşilyurt yaparak, AK Parti iktidarının medyayı satın alarak kendi medyasını oluşturduğunu belirtti. Cemaat ile ‘kavga’ sonrasında cemaate yakın medyaları kapattığını belirten Yeşilyurt, çıkarttıkları KHK’ler ile bunu devam ettirdiğini dile getirdi. Medyayı kendisine göre şekillendirdiklerini belirten Yeşilyurt, daha sonra ise hükümetin kendi havuz medyasını oluşturduğunu söyledi. Cemaatin yanında alternatif medyaya yöneldiklerini belirten Yeşilyurt, bu süreçte özellikle Kürt medyasına da yönelerek birçok kurum ve kuruluşlarını kapattığını belirtti.

‘RTÜK’ÜN YASAKLARI DÜNYANIN HİÇBİR YERİNDE YOK’

Yayın yasaklarının 2014 yılından itibaren sonra hızını arttırdığını belirten Yeşilyurt, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) 1 Şubat 2017 tarihinde gerçekleştirdiği bir toplantı sonucu neredeyse ‘haberi vermeyin’ dercesine birçok yasak getirdiğini belirtti. Getirilen yasakların içerisinde eleştiri, abartı, tanık ifadesi, altyazı gibi birçok yasak olduğuna değinen Yeşilyurt, bu yasakların dünyanın hiçbir yerinde bulunmadığını söyledi.

‘ALTERNATİF MEDYA SADECE BİZİM İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL’

Ardından konuşan Erdem Gül, Türkiye’nin geldiği noktaya ilişkin yandaş medyanın bir fedai rol üstendiğini hatta ‘milis güç’ olduğunu belirtti. Yaşadığı bir olayı paylaşan Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yaklaşık 2 ay önce Brezilya Büyük Elçisi Türkiye’ye geldi. Brezilya’yı politik bir ülke olarak biliyoruz. Ancak adamların dünyadan habersiz olmasını düşünemeyiz. AKP medyası ile görüştükten sonra, konuşma istediğinde bulundu. Ve daha sonra akşama kadar konuşabilir miyiz dedi. Çünkü Türkiye’den haber alamıyorlar. Yani alternatif medya sadece bizim için değil dünya için de önemli, çünkü biz olmasak haber alamazlar.”
Türkiye’de 1990’lı yıllarda özgür basın meselesine daha çok Kürt sorunu bağlamında baktıklarını belirten Gül, sansür diyebileceği noktanın Kürt sorunu noktasında olduğunu söyledi. Bugün ise AK Parti medyasının diline bakıldığında 12 Eylül sürecinde bile yaşanmayan ‘hain’, ‘terörist’ gibi kavramların bu kadar kullanılmadığına dikkat çekti.

‘İKTİDAR BASIN DİLİNİ DE KENDİNE BENZETTİ’

Gazetecilerin sıfat kullanma noktasında dikkat etmesi gerektiğini belirten Gül, “Bugün geldiğimiz nokta sefalet. 90’ların milli görüş dediğimiz bir hareket iktidarda. Ve iktidar bu dili kendine benzetti. Aradan yıllar geçti lümpen, trol tam böyleler” dedi.
Daha sonra konuşan Gülseren Adaklı ise alternatif medyaya yönelik eleştirilerini dile getirerek, özellikle son süreçte birçok haber sitesinin arttığını ancak bunun nitelikli haberler yapmadığını belirtti. Adaklı, son süreçte haberden çok köşe yazarlarında artış olduğuna da değindi.

EN SON EKLENENLER