‘Alevilerin eğitim alanındaki gericileşmeye ilgisi zayıf’

90 yıllık cumhuriyet tarihinde devam eden ve AKP iktidarı döneminde ise yaygınlaşan eğitimdeki dinci-mezhepçi uygulamalara karşı yeterince tepkinin olmadığını söyleyen Mersin Eğitim-Sen şube başkanı Sinan Muşlu, “Alevi inancına özgürlük, asimilasyon durdurulsun” gibi sadece slogana dayalı söylemlerle sonuç almak mümkün değildir” dedi.

Eğitim alanındaki dinci-mezhepçi anlayış her geçen dönem yoğunlaşıyor. AKP dönemiyle beraber artan bu süreç bazı illerde daha yoğun bir şekilde hissediliyor. Bu illerden biri de Mersin. Geçtiğimiz yıl “dört gün okul bir gün cami” projesiyle gündeme gelen Müftülük ile İl Milli Eğitim müdürlükleri arasında imzalanan protokollerin onlarcası bir bir uygulamaya konuluyor.

Protokollerin hayata geçirilmesine ilişkin PİRHA’ya konuşan Mersin Eğitim-Sen şube başkanı Sinan Muşlu, protokollerin sadece diyanet ile değil, İslami dernek ve kuruluşlarla da yapıldığına dikkat çekerek şunları belirtti;

“Okullarda kitap dağıtımları, imza günleri, konferanslar, paneller vb. bir çok çalışma yürütülmeye devam ediyor. Bizler “dört gün okul bir gün cami” projesine karşı çalışmalarımızın sonuç vermesinin ardından kamuoyunun ilgisi düştü. Halbuki daha imzalanmış onlarca protokol vardı. Ne yazık ki duyarlılığı ve ilgiyi koruyamadık. Sonucunda bir çok protokol hayata geçirilmiş oldu.”

“EĞİTİM-SEN İLE SINIRLI KALAN BİR TEPKİ YETERLİ DEĞİLDİR”

Eğitim-Sen olarak, hukuksal yollara başvurmanın yanında toplumsal baskınında arttırılması gerektiğini düşünüyoruz diyen Muşlu şunları ifade etti;

“Yoğun kadrolaşma nedeniyle elimize ulaşan bilgileri basın yoluyla kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bunun yanında imza kampanyaları vb. yöntemlerle de sonuç almaya çalışıyoruz. Karşımızda demokrasi ve hukuktan anlayan bir iktidar olmadığı için kamuoyu baskısı çok önemli. Özellikle Alevi toplumunun bu konulara daha fazla duyarlı olması gerekiyor. Ne yazık ki bu duyarlılığı yeterince göremiyoruz. Aşırı dinci bir programın uygulanmaya çalışıldığı böyle bir dönemde velilerin, halkın, demokratik kamuoyunun çok daha fazla duyarlı olması gerekiyor. Sadece Eğitim-Sen ile sınırlı kalan bir tepki yeterli değildir.”

ALEVİLER İNANCINI EĞİTİM ALANINDA DA SAVUNMALI

Müftülük ve dinci dernek ve yapılarla protokol imzalanıyor, tek bir Alevi kurumundan tepki yok diyen Muşlu şunları söyledi;

“Alevi toplumu bu sitem içinde inanç özgürlüğünü yeterince savunamaz. Okula giden Alevi çocukları inanç anlamında yoğun bir asimilasyonla karşı karşıya kalıyor. Alevi kurumları inançsal özgürlüğünü savunurken bu tür konulara dair duyarsız kalıp tepki göstermezseniz, “Alevi inancına özgürlük, asimilasyon durdurulsun” gibi sadece slogana dayalı söylemlerle sonuç almak mümkün değildir.”

PİRHA- Diren Keser/MERSİN

EN SON EKLENENLER