Tarım işçisi kadınlar: Her alanda erkek zihniyetine karşı mücadele edilmeli

Tarlalarda maruz kaldıkları sömürünün yanında bir de evde çalışmak zorunda kalan mevsimlik kadın işçiler, “Tarla sahipleri bize her türlü zulmü uyguluyor ancak kadınlar ne olursa olsun direnmeli. Erkek zihniyetine karşı mücadele etsinler. Her gün kadınların öldüğü bir ülkede bizde böyle çalışarak mücadele vermeye çalışıyoruz” dedi.

Emek sömürüsünün en fazla yaşandığı ancak yıllardır yetkililerin görmemezlikten geldiği sektörlerin başında tarım geliyor. 6 milyonun üzerinde işçinin bu cendere altında yaşama tutunduğu kentlerden biri de Aydın. Sıcaklıkların artması nedeniyle birçok hastalık tehdidi ile karşı karşıya olan tarım işçilerinin en fazla mağdur edilenleri ise kadın ve çocuklar.

Ağrı’dan Aydın’ın Söke ilçesine gelen astım hastası 40 yaşındaki İran Aktaş 4 çocuğuyla geldiği kentte tarlalarda çalışıyor. Down sendromu 4 yaşındaki kızı ile mevsimlik tarım işçiliği yapmak zorunda kaldığını belirten Aktaş, “Eşim inşaat işçiliği yapıyor. Bende mecburen tarlalarda çalışıyorum. Yazın Aydın’da şeftali topluyoruz. Kışında portakal topluyoruz. Bir ay önceye kadar da düşük ücretlerde çalışıyorduk. Yevmiyelerimiz daha yeni 50 TL oldu. Sigortamız yok. Sabahın erken saatlerinde çalışıyoruz akşam geç saatlere kadar. Eve geldiğimde çocuklarıma bakıyorum yemek yapıyorum. Çok yoruluyorum. Engeli kızımın okulu ve masrafları var mecburen çalışmak zorundayım” dedi.

‘HER ALANDA ERKEK ZİHNİYETİNE KARŞI MÜCADELE EDİLMELİ’

Kadınların her alanda ezildiğini kaydeden Aktaş, “Aldığımız para yetmiyor. Asgari ücretin altında çalışıyoruz. Hasta olduğumuz zaman ise çalışamıyoruz ve paramız kesiliyor. Geçimimizi zor sağlıyoruz. Kadınlar ne olursa olsun direnmeli. Bu kadar zorlu bir işte çalışmak istemiyorlarsa bizim gibi erkek patronların ellerinde ezilmek istemiyorlarsa erkek zihniyetine karşı mücadele etsinler. Her gün kadınların öldüğü bir ülkede bizde böyle çalışarak mücadele vermeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

‘TARLA SAHİPLERİ HER TÜRLÜ ZULMÜ UYGULUYOR’

Diyarbakır’ın Hazro ilçesinden yollara düşen 35 yaşındaki Hatice İnce de, 9 yaşından bu yana mevsimlik tarım işçiliği yapan bir kadın. 90’lı yıllarda ailesi ile birlikte Aydına göç etmek zorunda kalan İnce, daha önce de bir çok kentte çalıştığını söyledi. Şu an 70’e yakın kadın ile tarlada çalıştığını kaydeden İnce, şöyle dedi: “Tarla sahipleri bize her türlü zulmü uyguluyor. Bize hakaret ediyorlar ve her seferinde bize ‘işinize gelirse’ deyip duruyorlar. Bizde çalışmak zorundayız. Eşim inşat işçisi ve geçimimizi zor sağlıyoruz. Akşama kadar merdiven omuzlarımızda ağaçların üzerinde meyve topluyoruz. Toz ve toprak içerisinde hastalıklarla boğuşuyoruz. Çalışırken bile bütün zorluk ve sıkıntıları bir tarafa bırakıp işimizi eğlenceli bir şekilde geçirmeye çalışıyoruz. Yorulduğumuzda yada yarım saatlik molalarda kadınlar ile birlikte şarkı söyleyip halay çekiyoruz. Yoksa bu kadar zorluk ve hakaret çekilmez. Bugün ayakta durmak için çalışmak zorundayız. Bize hep 2’nci sınıf muamelesi yapıldı. Biz buna rağmen kimseye muhtaç olamamak için çalışıyoruz.”

EN SON EKLENENLER