Kriz derinleşiyor: Almanya Türkiye’ye Rusya muamelesi çekerse…

Türkiye-Almanya krizi derinleşiyor. Almanya’nın daha önce AB içinde Türkiye’nin “avukatlığını” yaptığını belirten Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, “Almanya Türkiye’ye Rusya muamelesi çeker ve ambargo uygulamaya başlarsa Türkiye’nin işi çok zor olur” dedi.

Türkiye’nin içeride ağırlaşan ve derinleşen sorunları dış ilişkilerini de bozuyor. Dünya ölçeğinde gittikçe daha fazla “otoriter bir yönetim” olarak kabul edilen Türkiye yönetiminin uygulamalarına ilişkin eleştiri artmaya başladı. Özellikle Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler ile referandum öncesi “iç siyasete” yönelik çıkarılan kriz gittikçe kontrolden çıkmaya başladı. OHAL uygulamaları, Kürt sorununda uygulanan güvenlikçi politikalara yönelik eleştirilerde bulunan Avrupa Birliği kurumlarının uyarılarını dikkate almayan yönetim, Türkiye’yi AB ile krizin eşiğine getirdi.

KRİZ 16 NİSAN REFERANDUMU ÖNCESİ BAŞLADI

Türkiye 16 Nisan referandumundan önce AB’nin en güçlü ülkelerinden biri olan Almanya’yı Nazizm ile suçlarken, bu tutumunu sürdürdü. Bunun üzerine Almanya’dan üst üste Türkiye’ye karşı yaptırımların da devreye konulacağına ilişkin açıklamalar gelmeye başladı. Hükümet yetkilileri ise sorunu çözmek yerine Almanya ve Avrupa’yı suçlamayı sürdürüyor.

KRİZ İKİ ÜLKEYİ NASIL ETKİLER?

Yaşanan bu kriz Türkiye’yi nasıl etkileyecek? Öncelikle Türkiye ile Almanya arasındaki ticari ve siyasi ilişkilere bakıldığında, Türkiye’nin Avrupa ülkelerine ve özellikle Almanya’ya bağımlı olduğu görülüyor. Almanya Türkiye açısından bir numaralı ekonomik partner durumunda, buna karşılık Türkiye Almanya’nın ticari partnerleri arasında 16’ncı sırada yer alıyor.

Ekonomi Bakanlığı’nın verilerine göre, Avrupa Birliği ülkeleri, 3,7 milyar dolarla 2016’da Türkiye’ye gelen uluslararası doğrudan yatırımların yüzde 55’ini sağladı. 2002’den Nisan 2017’ye kadar yapılan doğrudan yatırımların yüzde 68’ini oluşturan 96,8 milyar dolar da yine AB ülkelerinden geldi. Almanya’nın aynı süreçteki doğrudan yatırımlar içindeki payı ise yüzde 6,3 oranında. AKP’nin iktidarda olduğu 15 yıllık süreçte Türkiye’ye en fazla yatırım yapan 10 ülkenin 9’u Avrupa Birliği ülkesi. Almanya bu ülkeler içinde 6. sırada yer alıyor.

SAVUNMA SANAYİNDE DE TÜRKİYE BAĞIMLI

Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, Almanya, Türkiye’ye en fazla turist gönderen ülke. 2015’te 5,5 milyon Alman Türkiye’yi ziyaret ederken, bu sayı 2016’da 3,8 milyona düştü. Aynı dönemde Türkiye’ye gelen yabancı turistlerin sayısı da 36,2 milyondan 25,3 milyona düştü. Türkiye’nin silah sanayisinde de Almanya’ya karşı ciddi bir bağımlılığı söz konusu. MİLAN tanksavar ile Leopar tankları ve kimi mühimmatlar Almanya’dan alınıyor. Almanya’dan Türkiye karşı 2016 yılından beri 11 kez silah satışı talebinin reddedildiği daha önce ifade edilmişti.

YAŞANANLAR NORMAL DEĞİL

Almanya Türkiye krizini değerlendiren Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, yaşanan krizi, “1949’dan beri Türk Alman ilişkileri hiç bu kadar dibe vurmamıştı” sözleriyle tanımladı. Bunun tarihsel olarak normal bir süreç olmadığına işaret eden Bağcı, Almanya’nın Türkiye açısından önemini, “Almanya, Türkiye’nin Avrupa ile ilgili konularında avukatı konumdaydı” sözleriyle değerlendirdi.

‘ALMANYA AVUKATLIK KONUMUNU SÜRDÜRMEYECEK’

“Almanya bu avukatlık konumunu sürdürmeyecek. Türkiye’yi Avrupa kurumlarında arkadan destekleyen konumdaydı, öyle gözüküyor ki Almanya büyük oranda Türkiye’den uzaklaşacak” diyen Bağcı, Türk yetkililerinin de krize ilişkin farklı yaklaşımlar sergilediklerini belirterek, “Başbakan ile Cumhurbaşkanlığının söyledikleri tezat. Binali Yıldırım bunun kimseye faydası yok diyor, Cumhurbaşkanı sözcüsü ve Erdoğan kınıyoruz diyor” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE GERİ ADIM ATMAZSA KRİZ DERİNLEŞİR

Almanya gibi ülkelerin Türkiye’nin beklentilerine cevap vermediğini dile getiren ve “Bu beklentileri de karşılamaları çok zor çünkü OHAL var” diyen Bağcı, Türkiye’de olan bitenlerin Almanya’da iç politika haline geldiğini söyledi. Bağcı, “Bu gerginlik öyle görünüyor ki Türkiye geri adım atmadığı ya da beklentileri yerine getirmediği müddetçe artacak” uyarısında bulundu.

TÜRKİYE ALMAN SİYASETÇİLERİ BİRLEŞTİRDİ!

Bağcı, Türkiye’ye yönelik yaklaşımlarda Sosyal Demokrat ile Hıristiyan Demokratlar arasında farklılık olduğunu, ancak daha önce Türkiye’ye olumlu yaklaşan Merkel ve Hristiyan Demokratların da Sosyal Demokratların çizgisine geldiğini söyledi. Bağcı, krizin daha da derinleşeceği öngörüsünde bulundu. Bağcı, Almanya’nın Türkiye’ye ambargo uygulaması halinde bunun faturasının ağır olacağını belirterek, şunları söyledi:

AMBARGO UYGULANIRSA TÜRKİYE’NİN İŞİ ZORLAŞIR

“Almanya ambargo uygularsa Türkiye’nin işi çok zor. Türkiye’nin yaptırım uygulaması söz konusu değil. Almanya’nın 6 bin 500 firması var burada. Almanya’nın biz 16’ncı büyük partneriyiz ticari olarak, Almanya ise bizim ilk ticaret partnerimiz. Büyük bir oransızlık var. Burada güçlü olan taraf Almanya. 3 milyon insanımız orada. Almanya’nın elindeki kozlar daha güçlü. Almanya gördüğüm kadarıyla OHAL devam ettiği müddetçe ilişkileri gerginleşecek. Hem ikili hem de AB ilişkileri gerginleşecek. Bu kronik bir soruna dönüşürse tehlikeli. Bu normal bir durum değil. Çünkü Türkiye’yi başından itibaren sürekli destekleyen Almanya idi.

TÜRKİYE’YE RUSYA MUAMELESİ ÇEKMESİ ÇOK TEHLİKELİ

Çözüm Türkiye’nin bir an önce Türkiye’nin demokratikleşmesi ve OHAL’in kalkması gerekiyor. OHAL kalkmadığı sürece bu sorunlar devam edecek. Almanların yargı anlayışı ile Türkiye’nin yargı anlayışı uyuşmuyor. Konya-İncirlik (Alman askerlerin ziyaret edilmesi meselesi) işin tuzu biberi. Benim endişem, Almanya’nın Türkiye’ye Rusya muamelesi çekmeye başlaması çok tehlikeli olur. Almanya ambargo uygularsa AP de ambargo uygular. Türkiye büyük zarar görür. Almanya’dan turist gelmiyor. Alman turistler tamamıyla kesilmiş durumda. Bugün de (dün) Bild gazetesinde olumsuz bir haber var. Sonuç iyi değil.”

ÖZCAN: EN BÜYÜK ZARARI TÜRKİYE GÖRÜR

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Ali Nihat Özcan ise, yaşanan krizin konjonktürel olduğunu düşünüyor. Özcan’a göre, krizin Almanya’daki seçimlerle ilgisi var. Ancak Özcan, aynı zamanda krizin bir yanıyla Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlalleri nedeniyle yaşandığını da kabul ediyor ve sorunun bir noktadan sonra sönümleceğini düşünüyor.

Özcan, olası bir ekonomik ambargonun iki ülkeyi de zorlayacağını savunarak, şunları söyledi: “Serbest piyasanın hakim olduğu bir dünyada hükümetlerin şirketler üzerinde kadar etkili olabileceği tartışmalı. Bunu söyleyerek Türkiye üzerinde baskı kurmaya çalışıyorlar. Ekonomik ilişkiler Türkiye için önemlidir. Ekonomide asimetrik bir ilişki var. Her iki tarafı da etkileyecektir ama Türkiye bundan daha büyük zarar görür.”

Özcan’a göre krizin çözümü için Türkiye kapalı kapılar ardında bir takım görüşmeler yapıyor.

Kenan Kırkaya – dihaber

EN SON EKLENENLER