Sarıca: Sorumluluklarını yüzlerine vurmaya devam edeceğiz

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarından Rezan Sarıca, İmralı Cezaevi’ndeki tecride işaret ederek, “Hükümetten tutalım Adalet Bakanlığı’na, Cezaevi Genel Müdürlüğü’ne kadar herkes yaşanan bu haksızlık karşısında sorumludur. Bu sorumluluklarını onlara anlatmaya ve onların yüzüne vurmaya devam edeceğiz” dedi.

27 Temmuz 2011 tarihinden bu yana 674 kez müvekkilleri PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşme başvuruları reddedilen Asrın Hukuk Bürosu avukatları, hazırladıkları 6 aylık raporda, 6 ayda 56 avukat ve 25 aile ziyareti talebinin reddedildiğini açıkladı. Öcalan avukatlarından Rezan Sarıca, bundan sonra neler yapacaklarını anlattı.

‘TECRİT SİSTEMATİKLEŞTİ’

Öcalan üzerinde 1999’dan sonra önemli bir tecrit süreci başladığını söyleyen Sarıca, “Bu cezaevi süreci içerisinde bütün haklarının tanınması gerekiyor. Bütün hakların kullanılması için koşulların sağlanması gerekiyor. Ama bunlar yapılmıyor” dedi. Sarıca, raporda da yer verdikleri gibi Öcalan’ın ifade özgürlüğünden tutalım, kendini dile getirme, kamuoyuna açıklama yapma veya ailesi, avukatları ile görüşme, adil yargılama hakkını kullanma, savunma hakkını kullanma ve en önemlisi insan onuruna uygun koşullarda cezaevinde tutulması gerektiğini söyleyerek, bu hakların hiç birinin sağlanmadığını kaydetti. Bu hakların tamamının ihlal edildiğinin altını çizen Sarıca, bundan kaynaklı bir tecrit sistemi oluştuğunu ve bunun da sistematikleştiğini belirtti.

‘MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ’

Yaşanan hak ihlallerine ilişkin Öcalan adına hem iç hukukta hem de uluslararası hukukta birçok başvurunun yapıldığını dile getiren Sarıca, “Türkiye yargısının, uluslararası yargının yani başta Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve CPT olmak üzere, bu insan hakları ihlallerini görmesi gerekiyor. Yaşanan bu hukuksuzluklar, bu haksızlıklar, insan onuruna, ahlakına aykırıdır. Sorumlu mercilerin bunun kötü bir muameleye dönüştüğünü, hatta işkenceye varabilecek seviyeye vardığını görmesi gerekiyor” diye konuştu. Bu mercilerin, makamların yaşanan bu haksızlığı görmesi için ellerinden gelen her şeyi yapacaklarını kaydeden Sarıca, hukuki ve demokratik mücadelelerini sürdürmeye devam edeceklerini söyledi.

‘SORUMLULUKLARINI YÜZLERİNE VURMAYA DEVAM EDECEĞİZ’

Raporda yaşanan gelişmeleri ve Öcalan’ın içinde bulunduğu mevcut hukuki durumu çok ayrıntılı bir şekilde açıkladıklarını ifade eden Sarıca, “Rapor, İmralı’da hukukun çöktüğünü, işlevsiz kaldığını, hiçbir temel hak ve özgürlüklerin sağlanmadığını, hukukun geçerli olmadığını ifşa etmeye yetiyor” dedi. İmralı’da yaşanan hak ihlallerine karşı sessiz kalmayacaklarını dile getiren Sarıca, şöyle devam etti: “Başvurularımızı yapmaya devam edeceğiz. Hükümetten tutalım Adalet Bakanlığı’na, Cezaevi Genel Müdürlüğü’ne kadar herkes yaşanan bu haksızlık karşısında sorumludur. Bu sorumluluklarını onlara anlatmaya ve onların yüzüne vurmaya devam edeceğiz. En nihayetinde son bir yıl içerisinde yapılan başvurulara İnfaz Hakimliği’nin ret gerekçeleri, bir hukuk garabetidir. Çünkü karar içerisinde tutuklularla ilgili kanun maddeleri gerekçe yapılmış. Bu fahiş bir hukuki hatadır. Ama bunun bir hatadan ziyade, bir kastı içerdiği de bir gerçektir.”

‘BAŞVURULARIMIZ DEVAM EDECEK’

“Hükümlülere dair böyle bir kararın ortaya çıkarılamayacağını bilmelerine rağmen, tutuklularla ilgili bir kısıtlama üzerine böyle bir karar ortaya çıkarmışlar” diyen Sarıca, “Bu da sorumluluğun ihlali anlamına geliyor. Bu karar içerisinde yer alan, bu karara temas eden ve bu kararın çıkması için imzaları olan yargı mercileri hakkında, İnfaz Hakimliği, Ağır Ceza ve cezaevinden sorumlu savcı hakkında, HSYK’ya şimdiki adı ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Komisyonu’na suç duyurusunda bulunacağız. Bunun dışında yine bu kararın Türkiye mevzuatında kesinleştiği bir gerçek. Şu an Anayasa Mahkemesi’nde bir başvuru haline gelmiş durumda. Ama böylesine hatalı, hukuka aykırı bir kararın kesinleşmesi vesilesi ile meşru olarak görmek mümkün değil. Bundan dolayı da Adalet Bakanlığı’na, kanun yararına bozma hakkını kendileri kullanması için başvuru yapmayı düşünüyoruz. Önümüzdeki süreçte bu ve benzeri başvurularımızı ve Sayın Öcalan ile görüşmek için avukat ve aile başvurularını yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

EN SON EKLENENLER