Sur’da mahsur kalan 3’ü tutuklu 11 çocuğa “örgüt üyesi oldukları” iddiasıyla verilen toplam 36 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. Mahkeme, 16 yaşındaki F.Y.’ye verdiği 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasına “delil” olarak vücudunda ameliyatla çıkarılan 5 şarapnel parçasını gösterdi.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 28 Kasım 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı ardından 104 gün süren çatışmalar nedeniyle ilçede mahsur kalan, 3-7 Mart 2016’da iki ayrı grup olarak ilçeden tahliye edilen 3’ü tutuklu toplam 11 çocuğa verilen toplam 36 yıl hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı. Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde yazdığı 33 sayfalık gerekçeli kararda, çocukların savunmalarında Sur’a gittiklerini ve orada mahsur kaldıklarını belirterek, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedikleri hatırlatıldı. Çocukların üzerinde ve elbiselerinde çıkan antimon, HDX ve RDX gibi ateşli silah ve patlayıcı artıklarına ilişkin hazırlanan uzmanlık raporunda, bu patlayıcı artıklarının insan vücuduna ve kıyafetlerine hangi yollarla nasıl bulaştığına dair uzmanlık alanının dışında olduğu, gerekli bilgi için Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüklerinden görüş alınması uygun olacağı ifade edildi. Bu tespite rağmen patlayıcı artıklarının çocuklara nasıl bulaştığına dair rapor istemeyen mahkeme, çocukların üzerindeki patlayıcı artıklarını “delil” olarak gösterdi.
KÜRTÇE SAVUNMAYA İNDİRİM YAPILMADI
Dicle Üniversitesi’nden alınan raporda, çocukların işledikleri iddia edilen suçun “hukuki anlam ve sonuçlarını anlama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin tam olarak geliştiğinin tespit edildiği” savunulan kararda, çocukların TCK’nin 314. maddenin 1 fıkrasında nitelikleri belirtilen örgüte katılmayı, bağlanmayı, örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi, somut davranışlarıyla ortaya koymak suretiyle organik bağla doğrudan doğruya örgüt üyeliği suçunu işlediği anlaşılmıştır” iddiasında bulunuldu. Çocukların ilçedeki çatışmalara katıldıklarına, YPS’lilere yardım ettiğine dair tanık ifadeleri ve ifadeleri delil olarak gösterildi. Mahkeme, çocukların Kürtçe savunma yapmasını “duruşmada gösterdikleri olumsuz davranış” şeklinde değerlendirerek cezalarda indirim yapmadı.
ŞARAPNEL PARÇALARI DELİL GÖSTERİLDİ!
Sur’da yaralı olarak çıkarıldıktan sonra tutuklanan 16 yaşındaki F.Y.’ye verilen 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezasının gerekçesi ise dikkat çekti. F.Y’nin hakkındaki suçlamalara ilişkin savcılıkta verdiği “herhangi bir çatışmaya girmedim, 7 Mart tarihinde teslim oldum, zorla götürüldüm, zorla tutuldum, bir çatışmaya girmedim, ben dağdan geldim, bir evdeydik, güvenlik güçleri oraya el bombası attılar, ben de ayağımdan yaralandım, sadece kalçamdan ve ayağımdan yaralandım başka bir yerden yaralanmadım, olay bundan ibarettir, el bombasının şarapneli vücudumda izi çıkmış olabilir, bulunduğumuz yerde sürekli tanklar ateş ediyordu, bu nedenle svaplarda atış artıkları çıkmış olabilir” şeklindeki savunmasına yer verildi.
Mahkeme F.Y’ye verdiği hapis cezasının gerekçesini şöyle açıkladı: “Suça sürüklenen çocuğun yakalandığı sırada yaralı olması sebebiyle ameliyat sonrası vücudundan çıkarılan 5 adet metal parçada güçlü patlayıcı maddelerden olan HMX, RDX ve TNT kalıntılarının tespit edildiği, suça sürüklenen çocuğun 2016 yılı Mart ayına kadarki eylemlerine ilişkin olarak üzerine atılı TCK’nın 314. maddenin 1 fıkrasında nitelikleri belirtilen örgüte, katılmayı bağlanmayı örgüte hakim olan hiyerarşik gücün emrine girmeyi, somut davranışlarıyla ortaya koymak suretiyle organik bağla doğrudan doğruya örgüt üyeliği suçunu işlediği anlaşılmıştır.”
DAVA HAKKINDA
Sur ilçesinde 104 gün süren çatışmalarda mahsur kalan 11 çocuk 3 Mart 2016 tarihinde oluşturulan “yaşam koridoru”ndan tahliye edildi. Çocukların gözaltına alındıkları sırada polis ve askerlerce feci şekilde darp edildiği iddia edildi. Adliye sevk edilen 11 çocuktan 3’ü tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, yaşları 12 ile 17 arasında değişen 11 çocuk hakkında “örgüt üyesi” oldukları iddiasıyla 10’ar yıla kadar hapis istemiyle dava açtı. İddianamede, çocuklara yaptırılan fotoğraflı teşhis tutanaklarının “delil” olarak gösterilirken, çocukların yiyecek bulmak ve sığınmak amacıyla terk edilen evlere girmesinin “hırsızlık amaçlı” olduğu savunuldu. Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde 1 yıl süren davada, avukat ve çocukların yargılamanın genişletilmesi konusundaki talepleri reddedildi.
Geçtiğimiz Haziran ayında kararını açıklayan mahkeme, tutuksuz yargılanan M.F.D., S.K., F.B., M.S.K. ve A.A’ya “örgüt üyesi oldukları” iddiasıyla verdiği 2’şer yıl 6’şar ay hapis cezasını erteledi. Mahkeme, R.A., R.H. ve Ş.A. isimli çocuklara “örgüt üyesi” oldukları iddiasıyla 3’er yıl 4’er ay, F.Y. ve M.Ç’ye 4’er yıl 5’er ay 10’ar gün, Ö.S’ye ise 5 yıl 4 ay hapis cezası verdi. 11 çocuğa toplam 36 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası veren mahkeme, 17 aydır tutuklu olan 3 çocuğun tutukluluk halinin devamına karar verdi. Çocukların avukatı yerel mahkemenin kararını Antep Bölge Adliye Mahkemesi’nde (İstinaf) temyiz etmişti.