HDK: Şengal soykırımı Mezopotamya’yı karanlığa gömme çabasıdır

 HDK Halklar ve İnançlar Komisyonu, Şengal katliamının 3’üncü yıldönümüne ilişkin olarak “Şengal soykırımı, kavimlerin kadim kapısı olan Mezopotamya’yı karanlığa gömme çabasıdır” dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Halklar ve İnançlar Komisyonu, DAİŞ’in 3 Ağustos 2014 tarihinde Şengal’e yönelik saldırısının 3’üncü yıldönümüyle ilgili yazılı açıklama yaptı. Êzidî halkının Şengal’de bir soykırıma maruz kaldığı belirtilen açıklamada, “Binlerce insanın katledildiği, kadın ve çocukların zorla alıkonularak köleleştirildiği Şengal soykırımı, Êzidî halkının tarihine 73. Ferman olarak geçerken insanlık tarihinin de utanç sayfalarına yazıldı. 21. yüzyılda, insanlığın gözleri önünde orta çağ karanlığına mahkûm edilen Êzidîler, binlerce yıldır yaşadıkları kadim toprakları terk etmek zorunda kaldılar” denildi.

‘GÜNEŞİ ASLA ÖLDÜREMEZSİNİZ’

3 ağustos 2014’te başlayan saldırıyla Mezopotamya’nın kadim inançlarından birinin çok ağır bir darbe aldığı belirtilen açıklamada, “Şengal soykırımı, medeniyetin beşiği Mezopotamya topraklarında yapılmak istenen tek tipleştirmenin, bütün tarihi boyunca çoğulcu olmuş bu toprakların zorla tek bir kimliğe büründürülmek istenmesinin adıdır. Şengal soykırımı, Ortadoğu’nun gerici iktidar odaklarının halkları dışlayan bir egemenlik arayışını hâkim kılma çabalarının adıdır. Şengal soykırımı, kavimlerin kadim kapısı olan Mezopotamya’yı, karanlığa gömme çabasıdır. Diğer adıyla güneşin halkı olan Êzidî toplumunu tarihten silme çabası bunun en belirgin kanıtıdır. Ama şu da unutulmamalıdır ki, bilge bir Êzidî pirin dediği gibi ‘her şeyi öldürebilirsiniz ama güneşi asla öldüremezsiniz'” diye ifade edildi.

‘ÊZIDÎLER’E STATÜ’

Açıklamanın, devamında şunlar belirtildi: “Êzidî inancında kutsal bir yeri olan, yüz yıllardır Êzidîlerin yaşadığı Şengal Dağı ve Şengal bölgesi yaratılmak istenen tek tipleştirmeci, soykırımcı zihniyete inat Êzidîlerin kendi öz-yönetimlerini oluştuğu bir statüye kavuşturulmalıdır. Şengal’de Êzidîlerin kendi kendini yönettiği özerk bir statünün oluşturulması insanlığın Êzidîlere karşı boyun borcudur. Bunu görmezden gelmek, Şengal üzerinde kişisel hesaplar yapmak, Şengal’in Êzidî kimliğini tanımamak, soykırımcı zihniyeti devam ettirmek anlamına gelir.

BM’Yİ ADİL DAVRANMAYA ÇAĞIRIYORUZ

Soykırımın üçüncü yılında başta BM olmak üzere diğer bütün uluslararası kurumların bu bağlamda yeniden sorumlu ve adil davranmaya çağırıyor ve Êzidî halkının uluslararası halklar hukuku çerçevesinde özerk bir statünün verilmesini talep ediyoruz. Bu duygularla 3. yıldönümünde Şengal soykırımını, bu soykırıma katılanları, teşvik eden ve destekleyen galizleri nefretle kınarken Êzidî halkının yanında olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz.”

EN SON EKLENENLER