Müftülüklere verilen nikah yetkisi, sokakta kadına yönelik artan saldırılar ve kadınların tüm saldırılara karşı başlatııkları ‘Kıyafetime Karışma’ eylemlerine ilişkin konuşan Bese Erzincan, ‘Kadınlar nezdinde ittifakı sağladığımızda direnişi daha fazla büyütebiliriz’ dedi
Stêrk TV’de yayınlanan “Rojava Jin” programına konuşan KCK Koordinasyon üyesi Besê Erzincan, son dönemlerde kadınlara yönelik artan saldırılar ve kadın mücadelesi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kadınlar açısından çok önemli ve kritik bir süreçten geçildiğini ifade eden Erzincan, 21. yüzyılda kadınlarda büyük bir bilinçlenme söz konusu olduğunu ve artık kadının yaşamda ve siyasette daha fazla yer almak istediğini ifade etti. Erzincan, “Dikkat edilirse Latin Amerika, Avrupa ve Ortadoğu’da büyük oranda bir hareketlilik var. Bir kadın muhalefeti var. Demokratik modernitenin öncülüğünü kadınlar yapıyor diyebiliriz. Her ne kadar örgütlenme konusunda bir dağınıklık, parçalılık olsa da büyük bir hareket ve irade olarak değerlendirebiliriz. Bu açıdan bakıldığında en fazla kendini örgütleyen, partileşmede ilerleyen, fikir ve savunmada önemli gelişmeler sağlayan hem Ortadoğu’da hem de tüm dünyada örgütlenmesini güçlendiren büyüten Kürt kadınları oldu” dedi.
Başlatılan kampanya önemli
Türkiye’de kadınların başlattığı “Kıyafetime Karışma” eylemlerine de değinen Erzincan, başlatılan kampanyanın önemli olduğunu belirtti. 8 Mart ve Newroz ile birlikte direnişe kadınların öncülük ettiğini hatırlatan Erzincan, “Tüm başkaldırılarda kadınlar vardı. Bu nedenle şimdi böyle bir kampanyayla saldırılara cevap vermek kadının kazanımlarını korumak için önemlidir” vurgusu yaptı. Erzincan, “Kıyafetime Karışma” eylemleri ile ilgili şu yorumu yaptı: “Erkeğin şahsiyetinde her şeyi kendine göre düzenlemek vardır. Her yönüyle; oturup kalkmasından, konuşmasından, giyimine kadar kadını bir kalıba sokmaya çalışıyorlar. Belki kılık kıyafet olarak yansıyor ama asıl istedikleri tüm yaşamda kadına müdahale etmek. Zaten biliniyor, AKP yönetimi en çok kadının yaşamına şekil vermeye çalışıyor. Gerek çocuk konusunda olsun diğer konularda da yapmak istediği sadece bir anne profili ortaya çıkarmaktır. Sadece evde görünen bir kadın. Bu nedenle bakıyoruz Türkiye de bir hareketlilik var. Bunlar önemlidir gerçekten. İster küçük ister büyük olsun, sen bu sistemi kabul etmemeye başlarsan bunu yavaş yavaş büyütebilirsin. Bir kadın isyanı başlatabilirsin.”
İttifakı sağladığımızda…
Müftülüklere verilen nikah yetkisine de değinen Erzincan, bunun bir ‘DAİŞ anlayışı’ olduğunun altını çizdi: “Müftülüğü görevlendiriyor, inisiyatif veriyor ki yaşamlara müdahale edebilsin. Bu kadınlar için büyük bir saldırıdır. Çocuk ve çok evliliklerin önünü açmaktır bu. Bir kez daha AKP zihniyetinin DAİŞ zihniyeti olduğunu görüyoruz.”
Tüm bu saldırılara karşı hem Türkiye, hem de Kürdistan kentlerinde kadınların, kampanyalar ve örgütlenmeler ile büyük bir direniş gösterdiğini ifade eden Erzincan, sözlerini şöyle noktaladı: “Kadını teslim almanın toplumu teslim almak olduğunu biliyorlar. Bir insan özgürlüğü tanıdığında, kişiliğinde ‘xwebun’u oluşturduğunda çabuk teslim olmaz. Bu anlamda bu kampanyalar daha da büyüyerek devam edecektir. Kadınlar nezdinde ittifakı sağladığımızda direnişi daha fazla büyütebiliriz. Asla geri adım atmayacağız. Zorlu ama kazanımlarımızın büyük olacağı bir süreç.” BRÜKSEL/ANF