Kültürel asimilasyon devam ediyor; Bin 500 eser çalındı

Kürtçe ezgilerin 1925 yılından beri Türkçeleşirtirildiğini belirten MKM sanatçısı Genîm, bu güne kadar en az bin 500 ezginin Türkçeleştirildiğini belirterek, ‘Kültürel asimilasyon devam ediyor’ dedi

Kürt halkı üzerinde yıllarca yürütülen asimilasyon politikaları ile Kürtlerin bütün yaşam alanları çevrelenmeye çalışılırken, bundan Kürt müziği de nasibini aldı. Kürt müziğinin “çalınarak” Türkçeleştirilmesine ilişkin her geçen gün bulgular ortaya çıkarken, buna ilişkin en son Serhat Eyalet Lordu’nun Twitter üzerinden Kürtçe şarkıların ve müziklerin Türkçeleştirildiğine ilişkin paylaşımları konuyu yeniden gündeme getirdi. Daha önce bu yönlü arşiv çalışması yapan Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM), Şahiya Stranan ismi ile bu gidişata “dur” demek için albüm çalışması yürüttü. Şahiya Stranan çalışmasının içinde yer alan MKM sanatçısı Genîm, şimdiye kadar 3 albüm çıkardıklarını şimdi ise, 4’üncü albüm çalışması için kolları sıvadıklarını söyledi.

1925’te başladı

MKM olarak, 1991’den beri Kürt kültürünü derleme, toplama ve yeniden halka sunma çalışmaları yürüttüklerini belirten Genîm, “Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1925 yılında köy enstitüleri ile beraber Mustafa Sarısözen’in önderliğinde gerçekleştirilen halk ezgilerini derleme, toparlama ve bir standizasyona kavuşturma adı altında yürütülen bir çalışma var. Bu çalışmada doğal olarak Kürdistan coğrafyasının büyük bir bölümü esas alınmıştır. Birçok halk ezgisi derlenmiş ve birçok kaynakçanın adı yazılmamış. Örneğin Diyarbakır yöresi, Erzincan yöresi şeklinde yöre olarak belirtilmiş. Binlerce halk ezgisi derlenmiş” diye konuştu.

Anonim eserlerin çoğu çeviridir

Bu derlenen halk ezgilerinin genelde Türkçeleştirilmesinin hedef alındığını belirten Genîm, “Bu coğrafyada derlenen bütün eserlerin hepsi anonim olarak gösteriliyor. Mesela şöyle bir örnek gösterebiliriz; Hasan Arif Cîzrawî ile Celal Güzelses aynı dönemde yaşamış iki Kürt sanatçıdır. Her iki sanatçı da aynı şarkıyı binlerce kez seslendirmişler. Birisi Türkçe seslendirmiş birisi de Kürtçe seslendirmiş. Bu açıdan da şöyle bir sorun ortaya çıkıyor; bu eser bu iki sanatçıdan hangisine ait? Tabi biz olaya bu gözle bakmıyoruz, olaya daha farklı bir açıdan bakıyoruz. Burada bir kültürel asimilasyon olduğunu esas aldık. Burada bir kültürel asimilasyon var ve bu kültürel asimilasyona karşı nasıl bir çaba ve mücadele içerisinde olabiliriz açısından daha çok ele aldık” dedi.

Çalışmalarımız halen devam ediyor

Aram Tîgran, Tahsin Taha’nın ezgileri ve birçok sanatçının eserlerinin Türkçeye çevrildiğini kaydeden Genîm, “Bizler de bu ezgileri orijinal olarak ele aldık. Kendi coğrafyasında çıkan Kürt halk ezgileri olarak ele aldık. Belki bu ezgiler, Ermenice de seslendirilmiştir. Aynı ezginin Ermenicesi de var, Kürtçesi de var, Türkçesi de var. Direkt olarak bu devletin Türkleştirme mantığında, asimilasyon mantığını ortaya çıkarmaya çalıştık. Biz bu çalışmaları halen yürütüyoruz. Devletin bu politikası tümden yanlıştır ve teşhir edilmesi gerektiğine inanıyoruz” diye söyledi. Bir coğrafya üzerinde kültürel erozyon başlamışsa, toplumsal erozyonunda başlamak üzere olduğunu ifade eden Genîm, “Bu durum bellek yitimi dediğimiz şeyin ortaya çıkmasına neden olan bir durumdur. Bütün herkesin sorgulaması gereken soru şudur; asimilasyona karşı olan duruşumuz nedir ve nasıl olmalıdır” dedi.

MKM TRT arşivlerini tarıyor

Öte yandan, TRT arşivleri ve kendi çalışmaları sonucu ortaya çıkardıkları araştırma sonuçlarına göre, bin 500’ün üzerinde de halk ezgisinin Türkçeleştirilmiş olduğunu söyleyen Genîm, şöyle devam etti: “MKM sanatçıları olarak bu konu üzerinde birçok çalışma yürüttük. Birçok sanatçı arkadaşımız ile beraber arşiv taradık. Esasında ama şunu çok iyi biliyorduk ki, daha fazla halk ezgisi derlenmiş, toparlanmış ve Türkçeye çevrilmiş. Eserler Kürtçe olarak kaleme alınmış, teypler ile bantlara kaydedilmiş daha sonra da bu eserler Türkçe olarak bizlere sunulmuş. TRT arşivlerinde de kaynakça olarak da ezgi yöre olarak geçmiş, kaynakça olarak da anonim gösterilmiş. Bu anlamda da birçok kültürel soykırım yaşanmıştır.”

EN SON EKLENENLER