KESK Amed Şubeler Platformu, 29 Ekim 2016 tarihinde yayınlanan 675 sayılı KHK’nin bir yılını değerlendirdiği toplantıda, ‘Darbe girişimini fırsata çevirmek için her türlü imkanı kullanan iktidarın asıl niyeti 29 Ekim 2016 tarihinde KESK’lilere yönelerek, birçok üyemizin ihraç edilmesiyle net olarak ortaya çıktı. Darbenin panzehiri, OHAL, KHK değil demokrasidir’ denildi
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Amed Şubeler Platformu, 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) birinci yılının dolması nedeniyle Eğitim Sen 1 Nolu Şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya, KHK ile ihraç edilen emekçiler katılırken, toplantının yapıldığı salona “KHK’ler son bulsun” afişi asıldı. Toplantıda konuşan Eğitim Sen 1 Nolu Şube Eşbaşkanı Abbas Şahin, ilan edilen OHAL ve ardından gerçekleştirilen sivil darbenin üzerinden bir yıldan fazla zaman geçtiğini anımsatarak, “675 sayılı KHK ile kamu emekçileri hedef alınmaya başlandı. 675 sayılı KHK ile ihraç edilen 3 emekçi arkadaşımız geçtiğimiz bir yıl içerisinde yaşamını yitirdi” dedi.
Emekçilerin ihraç edilmesinin ardından milliyetçi politikaların topluma dayatıldığını ifade eden Şahin, son dönemlerde gündeme gelen Bismil, Şirnex ve Sêrt’teki öğrencilere yönelik milliyetçi yaklaşımları kınadı. Şahin, “Toplumun bayrakla bir sorunu varmış gibi tahrik edici uygulamalara başvuran bu öğretmenleri ve bunlara bu cesareti veren OHAL yönetimi ve KHK’leri protesto ediyoruz” ifadelerini kullandı.
‘İktidar OHAL ile hayal edemeyeceği yetkilere kavuştu’
Hazırlanan ortak basın metnini okuyan Tüm Bel Sen Amed Şube Eşbaşkanı Yasemin Noyan ise, ilan edilen OHAL ile birlikte iktidarın eline hayal bile edemeyeceği yetkilerin geçtiğini ifade ederek, “OHAL’in ilan edilmesinin nedeni darbe girişiminde bulunan ‘FETÖ’ ile mücadele olması gerekirken bu lütuf sonuna kadar değerlendirildi” dedi. KHK’lerle hiçbir gerekçe gösterilmeden kamu emekçilerinin işlerine son verildiğini anımsatan Noyan, “Muhalif olanların tasfiyesi başladı. Gazeteler, dergiler, dernekler kapatıldı. Muhalif sesler bir bir susturuldu. Halkın oylarıyla seçilen siyasetçiler cezaevine konuldu, belediyelere el konuldu ve belediyelere kayyum atandı” diye konuştu.
‘Birçok üyemiz kamudaki görevinden ihraç edildi’
Darbenin panzehirinin demokrasi olduğunu kaydeden Noyan, şöyle dedi: “Darbe girişimini fırsata çevirmek için her türlü imkanı kullanan iktidarın asıl niyeti 29 Ekim 2016 tarihinde net olarak ortaya çıktı. Çıkarılan bir KHK ile konfederasyonumuz KESK’e yönelim de iyice açığa çıktı. Birçok üyemiz kamudaki görevlerinden ihraç edildi ve bu ihraçlara ilişkin hiçbir gerekçe gösterilmedi. İhraç edilen kamu emekçileri ile beraber aileleri de cezalandırılmak istendi. Bu şekilde toplumun hafızasına korku kazınarak gelecekte iktidarlara muhalif olacakların önlemi şimdiden alınmış oldu.”