Kitapları ‘tecrit’i aşıyor

Yayın çizgisi ve kimliğinden dolayı yıllardır iktidarın hedefinde olan Aram Yayınevi, fuar boyunca okuyucusuyla buluşmaya devam ediyor. Yayınevi editörü Güldiken, hem Öcalan’a hem de fikirlerine tecrit uygulandığını belirtti

Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. (TÜYAP) tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliği ile düzenlenen ve 12 Kasım’a kadar sürecek 36. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, devam ediyor. Atölye, panel, söyleyişi, imza etkinlikleri ve film gösterimleriyle devam eden fuarda, yayın çizgisi ve kimliği sebebiyle yıllardır iktidarın hedefinde olan Aram Yayınevi de fuarda okuyucusuyla buluşmaya devam ediyor. Okuyucular yayınevinin kitaplarına yoğun ilgi gösterirken, yayınevinin editörü Ulaş Güldiken, stantlarını ziyaret eden okuyucularının en çok PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın kitaplarını merak ettiğini ve sorduğunu, ancak bugün sadece kendisine değil kitaplarına da tecrit uygulandığını kaydetti.

Aram deyince…

Kurulduğu günden bu yana yayın politikalarından taviz vermediklerini ifade eden Güldiken, Aram Yayınevi denildiğinde akla ilk olarak “yasak” kelimesinin geldiğini söyledi. “Yasak” kelimesinin tarihsel bir geçmişi olduğunu, ancak özellikle kitap söz konusu olduğunda bu topraklarda bunun daha yaygın hale geldiğini kaydeden Güldiken, “Aram’la özdeşleşen kelimelerden bir tanesi ‘yasaklı kitap’ yayınlamak ve satmak. 20 yıllık cesur ısrarın sebebi, emek ve kolektif üretimdedir” dedi.

Kitaplarımıza el konuldu

Birçok fuara alınmadıklarına da dikkat çeken Güldiken, aynı zamanda birçok kitaplarına da el konulduğunu ifade ederek, “En son İzmir Kitap Fuarı’na giden kitaplarımızdan 53’üne Kırşehir’de kargo eşyaları incelenirken el konuldu ve soruşturma açıldı”dedi. Öcalan isminin temsil ettiği pozisyonun yanı sıra, bir de yazar, düşünce ve fikirleri nedeniyle önemli olduğunu vurgulayan Güldiken, Öcalan’ın kitaplarının okunup tartışılmaya açılmasının değerli olduğunu, ancak bunun engellendiğini söyledi. Öcalan’ın yasak kategorisinin ilk sıralamasında yer alan yazar olarak yer aldığını belirten Güldiken, “Yeri geldiğinde bu ülkedeki birçok meselede tek muhatap olarak fikirlerine, düşüncelerine başvurulan kişi. Yeri geldiğinde ya da istenildiğinde de ‘tehlikeli’ kategorisinde görülebilecek belki de ilk isimdir Öcalan” dedi.

Fikirleri okurlara ulaştı

Güldiken, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) vermiş olduğu karara rağmen, Öcalan’ın kitaplarının keyfi ve sistematik olarak yasaklandığını belirtti. “Çözüm süreci” döneminde yürütülen müzakerelerde heyetlerin, devletin tanıklığında Öcalan’ın fikirlerini açık bir şekilde hem okurlara hem de kitlelere ulaştırdığına dikkat çeken Güldiken, bugün gelinen noktada sadece kendisine değil kitaplarına da tecrit uygulandığını vurguladı.

Düşünce insanı olarak görülüyor

Fuarı ziyaret eden okurların Abdullah Öcalan’ın kitapları için “Sizde var mı? Nereden temin edebiliriz? Nereden bulabiliriz?” sorularını yönelttiğini kaydeden Güldiken, farklı çevrelerden de Öcalan’ın fikirlerinin merak edildiğini söyledi. Güldiken, “Dolayısıyla her yeni süreçte düşünce insanı olarak görülmesi, ihtiyaç duyulduğu yerde insanları, onun kitaplarını sormaya götürüyor. Bunları ancak ve en iyi kitaplar sayesinde öğrenebiliyorlar. Fakat gerek kitapçılarda gerek yayınevlerinde gerekse de cezaevlerinde kitaplarına yönelik tecrit uygulanıyor. Kitapların dağıtımı yasaklanıyor. Kitapları fuarlarda, yayınevlerinde, kitapçılarda rahat bir şekilde satılamıyor, okuyucu ile buluşturulamıyor” ifadelerini kullandı.

MA

EN SON EKLENENLER