Polis DBP ve HDP için ajan arıyor!

10 yıl kaldığı cezaevinden çıktıktan sonra polislerin kendisine sürekli baskı yaptığını belirten Rıfat Arslan, polisin kendisine, ‘DBP ve HDP’ye gidebilirsin. Gitme demiyoruz, ama bize yardımcı ol’ diyerek ajanlık teklif ettiğini iddia etti

İstanbul’da 2006 yılında yapılan bir operasyonla gözaltına alınan Rıfat Arslan adlı yurttaş, “Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla 14 yıl ceza alır. Türkiye ve bölgede bulunan farklı cezaevlerinde 10 yıl kaldıktan sonra 2016 yılında tahliye olan Arslan, İstanbul’un Sultangazi ilçesine bağlı Gazi Mahallesi’nde yaşamaya başlar. Kısa bir süre sonra Gazi Karakolu’ndan ailesinin telefonu aranarak, “Rıfat ifade için karakola gelmeli” denilir. Arslan da avukatıyla birlikte karakola gitti. Ancak burada “seni çağırmadık” cevabını alan Arslan, karakoldan ayrılır. Daha sonra inşaat işi için Diyarbakır’a giden Arslan, burada bir süre çalıştıktan sonra 28 Eylül 2017’de Bağlar’da gezerken 3 polis kendisine doğru gelir. Polislerin kendisini tanıttıktan sonra kimliğini dahi sormadan köşeye çektiğini belirten Arslan, ajanlık teklifinde bulunduklarını iddia etti.

10 yıl yatırdık, 20 yıl daha yatırırız tehdidi

Polislerin kendisine “Senin ne yaptığını biliyoruz. 10 yıl cezaevinde kaldın. Devlet artık eski devlet değil. DBP ve HDP’ye gidebilirsin. Gitme demiyoruz, ama bize yardımcı ol” dediğini aktaran Arslan, polislere “Size yardımcı olacağım bir konu yok. Bir işlem varsa yapın, yoksa bırakın gideyim” dediğini ve daha sonra yoluna devam ettiğini söyledi. Bu olaydan bir ay sonra 29 Ekim’de Bağlar’da kaldığı arkadaşının evinin polis tarafından basıldığını ve gözaltına alındığını aktaran Arslan, “Beni Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürdüler. Orada gözaltındayken karşıma beni yoldan çevirip konuşan 3 polis çıktı. Bana ‘Hoşgeldin’ dediler. Ben ise onlara ‘Hoş bulmadık’ dedim. Bunun üzerine ‘Seni 10 yıl yatırdık, 20 yıl daha yatırırız. Onun için bizimle çalış’ dediler. Orada da ‘Size yardım edeceğim bir şey yok diyerek ret ettim onları’ dedi.

‘İstihbaratçılar gelecek seninle görüşecek’

3 gün emniyette kaldıktan sonra savcılığa çıkarılmadan serbest bırakıldığını söyleyen Arslan, “Daha sonra Amed’deki işimi bırakarak İstanbul’a geldim. Burada da, 16 Kasım’da Amed’den gelen bir misafirimi almak için gittiğim Atatürk Havalimanı önünde yapılan GBT sorgusunda ‘asker kaçağı’ olduğum gerekçesiyle beni havalimanındaki polis noktasına götürdüler. Bir süre burada bekletildikten sonra, polise, ‘Burada beni niye bekletiyorsunuz?’ diye sordum. Polis ise ‘İstihbaratçılar gelecek seninle görüşecek’ dedi. Bunu reddetmeme rağmen beni beklettiler. Çok geçmeden istihbaratçı dedikleri polisler geldi. Bana ‘Seni tanıyoruz. Bak şu an gözaltında olman bile senin için bir fırsat olabilir. Onun için bize yardım et’ dediler. Gözaltına alındıysam askerlik şubesine götürülmem gerektiğini söyledim. Bunun üzerine bana hakaret etmeye başladılar” dedi. Polisin hakaretleri üzerine avukatla görüşmek istediğini belirten Arslan, “Bunu söylememle birlikte bana ve avukatıma ağza alınmayacak küfürler savurdular” diye belirtti. 6 saat boyunca havalimanında bekletildiğini ifade eden Arslan, daha sonra askerlik şubesine götürülmeden serbest bırakıldığını söyledi.

‘Polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağım’

Serbest bırakıldıktan sonra İHD İstanbul Şubesi’ne gidip başvurduğunu söyleyen Arslan, “Bana bu kadar baskı yaptıkları için psikolojim bozuldu. KOAH hastası olan annem bu olayı duyduğunda beni sabaha kadar yanından ayırmadı. Bu nedenle İHD aracılığıyla polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağım” dedi.

EN SON EKLENENLER