Çatla, patla

Kadınlara erkekler toplu taşıtlarda, parklarda, evlerde, hamile ya da değil tekme tokat saldırdılar, saldırıyorlar.

AKP, kürtajın yasaklanmasını başaramayınca, kürtaja ulaşımı zorlaştırdı.

Müftülük yasası ile İslam din adamlarına nikah kıyma yetkisi verildi.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve ona bağlı çalışan müftüler, imamlar, din alimleri sistematik olarak kadın karşıtı açıklamalar yaptı, yapıyor. Böyle açıklamalar yaptıkça bütçeden parayı kaptıkça kapıyorlar.

Çoluk çocuğa tek tek ya da topu tecavüzlerden, cinsel istismar haberlerinden geçilmiyor.

Ülke, çocuktan anne, karı, gelin üretme çiftliğine dönüştürülmeye çalışılıyor.

Eğitimde bilimselliği ararsan bulursun, eğitim yoksullar için çoktan ulaşılabilir değil, cinsiyet eşitlikçi eğitim zaten hiç olmadı, okullar olabildiğince imam hatiplere dönüştürüldü.

Sanata, sanatçıya zaten ilgileri, saygıları ve en çok da ihtiyaçları yoktu. Oralarda kadınların olmasına da tahammülleri kalmamış.

Yer, gök erkek olacak. Bundan erkeklerin şikayeti var mı? Bilmiyoruz. Henüz AKP’nin cinsler arasında ayrımcılığı olabildiğince arttıran bu politikalara demokrat erkeklerden ciddi tepki görmedik.

Sanatçılara militarist politikalarla asker arasında poz verdirmekten, yemek masalarına oturtmaktan, tıksırıncaya dek yedirtmekten başka “sanat” politikaları yok.

İnançlar arasında eşitlik ilkesi hep yoktu, şimdilerde tek din konusu iyice ayyuka çıktı.

Evrensel insan hakları hiç olmazsa kimi davalarda anımsanıyordu şimdilerde daha mahkemeye gitmeden cezanız belli.

Ekonomi yüzde 7 buçuk “büyümüş.” Enflasyon yüksek. Zamdan geçilmiyor. Benzin dövizi aştı. 6 lira oldu. Hoş ne benzini artık elma da 6 lira. En ucuz meyvelerden oysa.

Türk lirasının piyasada değeri iyice düştü, daha önemlisi onu kullanan bizlerin gözünde değeri kalmadı.

Parası olan, olanağı olan ülkeden kaçıyor. Huzur, güvenlik, mutluluk kalmadı.

Ücretsiz kadın emeği zaten bildiğiniz gibi. Aile adlı cehennemde kadınlar sömürüldükçe sömürülüyor. Bitmeyen çamaşır, bulaşık, yemek, ütü, ev temizliği, hasta, sakat, yaşlı, çocuk, erkek bakımı yapmışlar. Kadınların ömrü bitiyor, evişleri bitmiyor.

Ücretli kadın emeği iyice ucuzladı. Nitelikli kadın çalışan sayısı düşük. Kadınların ücretleri erkeklerden düşük. Kadınların çalışma koşulları erkeklerden kötü ve zor.

Kreş yok denecek kadar az. Ama kuran kurslarının sayısında patlama var.

Erkekler kadınları öldürmeye devam ediyor. Erkekler tecavüze, tacize devam ediyor. Hukuk denen erkekler kalesi katil, tecavüzcü, tacizcileri çatlasak da, patlasak da serbest bırakıyor. En çok da bu kararlar karşısında “çatlayıp patlıyorum” ne yalan söyleyeyim.

Bunlar her gün oluyor. Her gün. Oluyor. Çatlasak da, patlasak da.

Evet çatlıyoruz. Evet patlıyoruz. İnsanız. Bunlara karşı bir şey olmamış gibi yapılabilir mi?

Böyle yaşanmaz.

Ve evet, seçimler geliyor.

Çatlasak da, patlasak da seçimlerde sandıklara gideceğiz. Bir kez daha hayır diyeceğiz.

O sandıkları sevinçten çatlatıp patlatacağız.

EN SON EKLENENLER