AKP halkın barajı altında kalacak

24 Haziran seçimleri önemli diyoruz ve gerçekten her geçen gün neden bu seçimlerin önemli olduğu daha berraklaşıyor.

İktidar partisi AKP’nin hiç bu kadar moralsiz oluğu bir dönem olmamıştı. Buna 7 Haziran seçimleri dahil. Seçim çadırlarından, seçim mitinglerine dek halkın ilgisinden uzak, az sayıda kalabalıklara ulaşabiliyorlar.

Ya da daha doğru söylemle şöyle diyelim. Halk, hiç olmadığı kadar AKP çadırlarına ve mitinglerine ilgisiz.

Halkın içine çıkamıyorlar. Taşımalı mitingler de çare olmuyor.

Artık daha çok insan AKP’ye yönelik tepkisini açıktan ortaya koyabiliyor.

Burdur’da AKP adayı kıraathanede seçim çalışması yaparken, tepki olarak arkasını dönüp oturanlar var.

Cumhurbaşkanı Erdoğan iftarını açarken iftara davetli kişilerle arasına şerit çekiyor.

AKP’de korku dağları aşmış vaziyette.

Seçimi kazanamayacaklarını gördükleri için şimdiden darbe sakızını ağızlarına almaya başladılar. Yıllardır teşhir ettiğimiz sivil ya da gayrı resmi silahlı kanatları üzerinden halka korku yaymaya, seçim kazanılmazsa sonrası iyi olmayacak tehditleri atmalarına aldırmadan halk bu seçimlerde gideceksiniz demek için gün sayıyor.

Avrupa’daki canlarımız, dostlarımız buradaki 24 Haziran heyecanını ne kadar görebiliyor bilmiyorum ama açıkça ve rahtça söyleyebilirim ki tüm zorbalıklara karşı durum güzel görünüyor. Hatta seçim çalışmalarının başladığı ilk günden bu güne kimsenin tahmin edemediği kadar iyiye doğru gidişat var.

Başta siyasi partiler olmak üzere 7 Haziran sonrasının tekrar yaşanmaması için herkes gayet dirayetli, aklı başında, sağduyulu ve sorumluluk içinde davranıyor.

Kutuplaştırıcı, nefret üreten siyasete karşı sorunların çözümlerine ilişkin yeni söylemler, savaş değil barış, nefret değil kucaklaştırıcı politikalardan bahsediyor.

Bu durum bir havanın oluşmasına neden oldu burada. Gezi’den ve 7 Haziran’dan sonra bir kez daha birlikte, yan yana yaşayabiliriz duygusu oluştu. Bunun da bir formülü kuruldu.

Burada herkes 1 oy HDP’ye, 1 oy İnce’ye coşkusu içinde.

Çünkü güzel ve umutlu günlere ancak bu formül ile ulaşabileceğimiz fikri her geçen gün güçlenmekte. Demokratlar, gerçek dindarlar, devrimciler, kadınlar, Kürtler, gençler, liberaller, sosyalistler, Aleviler, LGBTİ+ özneler, Hristiyanlar, Ezidiler ve ülkede yaşayan halklar bu formül etrafında kenetlenmekte.

Çünkü mevzu ciddi. Aksi takdirde sadece geleceğimiz değil, sadece çocuklar değil, bugünümüz de tehlikede. Gerçek anlamda nefes alacak hiçbir damar kalmayacak eğer bu formül etrafında kenetlenmezsek.

Bu seçimler herkes için çok önemli. Aleviler, kadınlar, LGBTİ+özneler için ekstra çok önemli. Çünkü kinci ve dindar nesil yetiştirmekle övünen AKP’nin kini ve nefretinin vazgeçilmez hedefleri bu kesimler. AKP, kadınların, Aleilerin ve LGBTİ+ öznelerin yaşam biçimleri, eğitim ve çalışma hakları, kılık kıyafeti ve kimlik haklarına yönelik sınırsızca müdahalelerde bulundu. Kadınlara ve LGBTİ+ öznelere yönelik şiddet hiç olmadığı kadar arttı bu 16 yılda. Alevilere yönelik nefret söylemleri adeta tavan yaptı. Alevilerin yaşadıkları evlerin işaretlenmesinden, köylerine IŞİD’çi çetelerin yerleştirilme çabasına, cemevlerinin yıkılma tehditlerine, inancı tanımlamaya dek sürdü saldırılar.

Alevi olduğu bilinen kişiler işlerinden oldu, Alevi gençler mülakatlarla eğitim haklarından oldu. Birçok Alevi Avrupa’ya gitmek zorunda kaldı, hala Avrupa’ya kapağı atma gayreti içinde olanlar var.

Ama işte tüm bu sorunların çözümüne dair çaresiz değiliz. Türkiye’de toplumsal muhalefet örgütlü durumda. Ve bu toplumsal muhalefet siyasi partilerin birliğinden daha güçlü ve daha ileri bir damara sahip. HDP’nin yüzde 10 barajını aşmadan ülkenin kurtulamayacağını seçmenler biliyor. AKP, HDP’nin barajı aşmaması için elinden gelen hile hurdayı yapacak. HDP’nin baraj sorunu da bundan kaynaklanmakta. Yoksa HDP kaç kez barajı aşmış bir parti. Ve ülkenin üçüncü büyük partisi.

HDP baraj altı kalırsa 70-80milletvekili otomatikman AKP’ye gidecek. Halk, Erdoğan’ın bu oyununu gördü ve buna karşı kendi barajını kurdu. Bu baraj, halkın barajı. AKP halkın barajı altında kalacak. Bunun için halkın formülü hazır:

1 oy HDP’ye, 1 oy İnce’ye.

Avrupa’da seçimler başladı. Ancak geçen seçimlerde Avrupa’da oy kullanacak nüfusun yaklaşık yarısı oy kullanmamıştı. Nasılsa oyumuz değiştirilecek diye.

Bu doğru bir tavır değil. Herkes üzerine düşeni yapıp sandıklara gitmeli ve oy kullanmalı. Hatta yalnız kendisi değil, arkadaşları, yakınları, akrabaları ile beraber sandıklara gitmeli.

Bilinmeli ki atılan her oy demokrasi, iş, ekmek, özgürlük, barış, adalet, eğitim ve adil bir hayatı örmeye gidecek.

Avrupalı arkadaşlarımız akıllarında kuşku ve kaygı olmadan sandıklara gitsinler. Oylarını versinler. Biz de Avrupa’dan aldığımız bu pası burada gole çevireceğiz.

AKP, halkın barajı altında kalacak ve biz ülkenin, Avrupa’nın ve dünyanın her yerinde halaylara duracağız.

 

EN SON EKLENENLER