Türk Tabipleri Birliği üyelerine verilen hapis cezalarına uluslararası sağlık kuruluşlarından kınama

Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) eski Merkez Konsey üyeleri hakkındaki hapis cezası kararına uluslararası sağlık kuruluşlarından kınama geldi.

TTB 2016-2018 döneminde görev alan 11 Merkez Konsey üyesi hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Zeytin Dalı Harekatı düzenlediği dönemde 24 Ocak 2018 tarihinde “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” yaptıkları açıklamalar nedeniyle dava açılmıştı. Mahkeme 3 Mayıs Cuma günü sanıklara ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlarından 1 yıl 8 ay hapis cezası verdi.

Sanıklardan Hande Arpat da sosyal medya paylaşımları nedeniyle ‘terör örgütü propagandası’ yapmak suçundan ayrıca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına çarptırıldı.

Savcının ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan da cezalandırılmasını istediği sanık Şeyhmus Gökalp ise bu suçtan beraat etti.

‘Adli bir hata’

Dünya Tabipler Birliği (WMA) ve Avrupa Hekimler Daimi Komitesi (CPME), verilen hapis cezalarını kınayan ortak bir açıklama yayımladı.

CPME Başkanı Prof. Dr. Frank Ulrich Montgomery, “Şiddeti kınamak, insan haklarını ve barışı savunmak suç değildir. Mahkeme sonucunu büyük bir üzüntüyle karşılıyoruz ve tıp mesleği etiğine saygı çabalarında Türk Tabipleri Birliği yöneticilerinin yanında olduğumuzu ilan ediyoruz” dedi.

İnsan Hakları İçin Hekimler Örgütü (PHR) de yazılı açıklamasında hapis cezasını kınayıp ‘savaşın halk sağlığı sorunu olduğu çağrısı yapanlara verilen cezaların adli bir hata olduğunu’ ifade etti ve bu hatadan dönülmesi çağrısında bulundu.

‘İfade özgürlüğüne ve mesleklerine hakaret’

PHR Genel Direktörü Donna McKay, TTB üyelerine verilen cezalarla ilgili açıklamasında şunları söyledi:

“Savaşın masum sivillerin üzerindeki etkisiyle ilgili cesurca konuşan doktorlara verilen cezalar hem ifade özgürlüğüne hem de kamu sağlığına ve sağlık hizmetlerinin ulaştırılması konusundaki risklere dikkat çekilmesinde sağlık çalışanlarının oynadığı kritik role hakarettir.”

McKay, “Savaşın sağlıkta olağanüstü sonuçları olur. Bu haksız cezalar, açıkça TTB’yi ve Türkiye’de düşüncelerini açıkça söylemeye cesaret eden sağlık çalışanlarını susturma ve sindirme amaçlıdır” dedi.

PHR’ın üst düzey sağlık danışmanı Vincent Iacopino da kararı şu sözlerle kınadı:

“Türk doktorlarını sindirme ve susturma çabaları, özellikle Türk hükümeti tarafından desteklendiğinde, korkunç ve kabul edilemezdir. Türk yetkililere bu korkunç kararı bozmaları ve doktorlara yönelik, sokaklarda, medyada, mahkemelerde göz korkutma kampanyasına son vermeleri çağrısında bulunuyoruz. Türk hükümetinin, uluslararası kabul gören ve Türkiye’nin de tasdik ettiği özgürlükleri ve hakların korunmasını garanti altına alma sorumluluğu vardır.”

EN SON EKLENENLER