‘Kuzey Ormanları’nı lükse kurban etmeyin’

Marmara Bölgesi’nin en büyük ve en önemli yaşam kaynağı Kuzey Ormanları taşocaklarından termik santrala, 3. havalimanından, Kuzey Marmara Otoyolu’na kadar çok sayıda projenin tehdidi altında. Kuzey Ormanları Savunması (KOS) ve Türkiye Ormancılar Derneği Kuzey Ormanları’nın “muhafaza ormanları” ilan edilerek mutlak koruma altına alınması için Change.org üzerinden imza kampanyası başlattı. KOS gönüllüsü Eren İpçizade “Kuzey Ormanları, betona hapsolmuş hayatlarımızda soluğumuz olmaya devam ederken inşaat sektörüne, öngörüsüz ekonomik girişimlere ve lüks arzularımıza kurban edilemez” dedi.

Kuzey Ormanları, Marmara Bölgesi’nin Karadeniz kıyı kuşağı boyunca batıda Istranca Dağları’ndan doğuda Melen Havzası’na kadar uzanan; idari açıdan Kırklareli, Tekirdağ, İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve Düzce illerinin kuzey kısımlarını oluşturan ve bu illerin yerleşim alanları için yaşamsal önem taşıyan ekosistemler bütünü. Zengin bir biyolojik çeşitliliğe ev sahipliği yapan bu ormanlar yaklaşık 3 bin farklı bitki türünü, 46 ağaç türünü, 2 bin civarında otsu bitki türünü ve endemik bitki taksonlarını barındırıyor. Kuzey Ormanları aynı zamanda 48 adet memeli, 350 adet kuş, 350 adet balık ve 45 adet sürüngen/kurbağa türünün yaşam alanı ve dünyanın önemli kuş göç yollarından.

‘Tüm ülkenin sorunu’
Kampanya kapsamında Cumhurbaşkanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrıda bulunuluyor. Çağrı metninde “Orman, su ve temiz hava demektir. İstanbul’un şu anda büyük ve daha da büyüyen sorunlarından ikisi de su ve havadır. İklim krizi uzak bir gelecekte olacak bir şey değil, daha şimdiden başladı. Marmara Kuzey Ormanları’nın korunması, yani Trakya, İstanbul ve Anadolu’nun su ve nefesinin korunması tek başına Marmara Bölgesi’nin değil, tüm ülkenin sorunudur. Kuzey Ormanları’nda yetkili tüm Orman Bölge Müdürlükleri sınırları içinde kalan ormanlık alanlarının Belgrat Muhafaza Ormanı Statüsü’nün korunarak sınırları genişletilerek Kuzey Ormanları adı ile tanımlanmalı ve ‘Marmara Kuzey Ormanları Muhafaza Ormanı’ statüsündeki sınırları Kuzey Ormanları olarak genişletilmeli” deniyor.

Bakteriden farkımız kalmaz
Gazetemize konuşan KOS gönüllüsü Eren İpçizade, “Ekolojik yıkımın ve götürülerinin bize ve gelecek nesillere yansımasının umursandığını düşünmek fazla iyi niyetli olmayı gerektirir. Elimizde kalan doğal varlıklarımıza sahip çıkmadığımız sürece, kapalı bir kap içerisinde ‘sunulmuş’ besinleri tüketene kadar çoğalan, çoğaldıkça tüketen ve tüketecek besin veya oksijen kalmayınca ölüm aşamasına geçen bakterilerden pek farkımız kalmayacaktır” dedi.

Kurumlar girişimde bulunmalı

Şehir Plancısı Nuray Çolak, 2009’da hazırlanan ve halen yürürlükte olan İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda kentin yaşam destek sistemlerinin yok olma sürecinde olduğu vurgulanarak çeşitli kararlar alındığını anımsattı. Çolak, “Kuzey Ormanları olarak tanımladığımız ekosistemin korunması planın temel kararlarından biridir. Plan açıklama raporunda bu karar doğrultunda “İstanbul İli orman alanlarının daha iyi korunabilmesi amacıyla tümünün muhafaza ormanı statüsüne alınması yönünde girişimde bulunulması” stratejiler arasında yer almaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başta olmak üzere tüm karar alıcıların çevre düzeni planı kararlarına uygun olarak kararlar alması ve İstanbul ormanlarının muhafaza ormanı olarak belirlenmesine yönelik girişimde bulunması gerekmektedir” dedi.

EN SON EKLENENLER