Bartın’da terzi Hulusi Kaymakçı’ya diktirdiği maskeleri Galla Pazarı esnafına ücretsiz maske dağıtırken gözaltına alınan Bartın Halkevleri Şube Başkanı Yonca Alemdar, yaşadıklarını anlattı.
Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında, pazaryerleri ve marketlere maskesiz girilemez kararından sonra, gelir durumu düşük olan esnafa yardımda bulunmak istediğini söyleyen Alemdar, şunları belirtti: “Bartın’da pazar salı ve cuma günleri kurulur. Cuma günü gittiğimde pazardaki kadınların maskeye ulaşamadığını gördüm ve onlarla dayanışmayı güçlendirmek için böyle bir girişimde bulundum. Bizim koşu ilimiz Zonguldak’ta da pandeminin sonuçları acı şekilde tecrübe ediliyor, Zonguldak olmak istemediğim için bunu yaptım. Pazardaki esnaf da Zonguldak’a yakın olan ya da karantinaya alınan beldelere yakın köylerden geliyorlar. Hem kendilerini korumalarını, hem de bizim sağlığımızı korumalarını istedim.”
“KORONAVİRÜS MUAYENESİ YAPTIRMAYI DÜŞÜNÜYORUM”
Terzi Kaymakçı’nın kendisine yardımcı olduğunu ve maskeleri ücretsiz diktiğini vurgulayan Alemdar, kendisini gözaltına alan polisin kendisinin sağlık muayenesi için pandemi hastanesini tercih ettiğine dikkat çekerek, “Emniyet yolundayken bir anda döndük ve beni hastaneye götürdüler. Polisler kendi arasında emniyete yakın olan hastaneye mi, pandemi hastanesine mi götürecekleri konusunda kararsız kaldılar. Sağlıklı olmamasına rağmen beni pandemi hastanesine götürdüler. Sağlık kontrolünden sonra da ifademi verdim. Sonra serbest bırakıldım. Hastaneden sonra tedirginim ve koronavirüs muayenesi yaptırmayı düşünüyorum. Benim 92 yaşında bir annem var ve onu da korumak durumundayım. Tedirgin oldum” dedi.
“AZİZ NESİN HİKAYESİNİN KAHRAMANI OLDUK”
Terzi Hulusi Kaymakçı’yı da pandemi hastanesine götürdüklerini aktaran Alemdar, şöyle devam etti:
“Terzinin de ifadesini aldılar ve onu da pandemi hastanesine götürdüler. Kendi halinde bir esnaf. Terzi Hulusi ile birlikte Aziz Nesin hikayesinin kahramanı olduk. Kaçakçılık Şube tarafından alınmak onu da rahatsız etti. Adamcağız ifadesinden kendisini diktiğini söylemiş. Bana da ‘Kaçakçılık şubesini de görmüş olduk’ dedi. Bu akşam bulaşacağız, maske üretimine devam mı, tamam mı karar vereceğiz.”
“BİZİMKİ KAÇAKÇILIK ÜRÜNÜYSE DİĞERLERİ DE ÖYLE OLMALI”
Takvim gazetesinin haklarında “yalan haber” yaptığını ekleyen Alemdar, “Biz ücretsiz dağıtıyorduk ancak yandaş medya karalama kampanyası yaptı. Biz İstanbul’daki vakıf ve derneklerin kapı kapı gezip dağıtım yaptıklarını biliyoruz. Benim yatığım maskeler kaçakçılık ürünüyse diğerlerinin de öyle olması lazım” dedi.