FR: AB’nin Erdoğan’a sınırlarını gösterme zamanı geldi

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell bugün Türkiye’ye geliyor. Frankfurter Rundschau gazetesindeki yorumda ziyaretin kritik bir zamanda gerçekleştiğine vurgu yapılıyor:

“İstanbul’da bir mahkeme geçen hafta Alman insan hakları savunucusu Peter Steudtner hakkında verilen kararı açıkladı. Beraat etmesi sevinmek için bir neden. Ancak yargıçlar, dört sanığı ‘terörü destekledikleri’ iddiasıyla cezaevine gönderdi. AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in bu Pazartesi günkü ziyareti sadece bu kararın gölgesinde gerçekleşmiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bölgede radikal İslami grupları destekliyor, Akdeniz’in doğusundaki enerji kaynaklarıyla ilgili  anlaşmazlıkta AB üyeleri Yunanistan ve Kıbrıs’a karşı giderek daha da saldırgan bir tutum izliyor. AB’nin Erdoğan’a sınırlarını gösterme zamanı geldi. Birlik, Ankara ile zaten bir komedi haline gelen katılım müzakerelerini sona erdirmekle kalmamalı, Gümrük Birliği de gözden geçirilmeli.” 

Rhein-Neckar Zeitung’da yer alan yorumda ABD’de Kasım ayında yapılacak seçimlere işaret ediliyor. Seçimlerle ilgili kuşkular sıralanıyor:

“Biden seçimleri kazanırsa Ocak’ta gerçekten bir güç değişimi olacak mı? Trump halihazırda seçimi kaybetmesi halinde bu sonucu kabulleneceğini açıkladı. Ama şüpheler var. Aniden olası bir savaşa (İran’a karşı?) girme şüphesi söz konusu. Korona acil durumunun Kasım’da yapılacak seçime engel olup olmayacağı şüphesi de var. Mevcut başkan bir acil durum ilan eder mi? Trump’ın şimdiye dek ortaya koyduğu tek icraat iktidar hevesi oldu. İşte tam da bu özelliği gözardı edilememeli.”

Badische Zeitung‘daki yorumda Almanya’da ordu mensupları arasında artan aşırı sağcı eğilimlerin askerlik hizmetinin zorunlu olmaktan çıkarılmasıyla ilişkili olup olmadığı sorgulanıyor: 

“Zorunlu askerliğin kaldırılmasından dokuz yıl sonra bu kararın sonuçlarını, özellikle de artık görmezden gelinemeyecek boyuttaki yan etkilerini gözden geçirmenin zamanı geldi. Ama bu, şu anda gündemde olan ordu içindeki aşırı sağcılık tartışmalarıyla  sınırlandırılmamalı. Askerlik hizmeti ile birlikte sivil kamu hizmetinin kaldırılarak, toplumsal işlevi olan ve toplumu bir arada tutan bir kurumun sonlandırılması, öneminin yeterince anlaşılmamış olması daha mühim. Zorunlu askerlik hizmetinin kaldırılması devletin haklar ve görevleri gözeten vatandaşlar topluluğu olarak değil her türlü hizmeti sağlayan bir hizmet sağlayıcı olarak görülmesine neden olmuştur. Zorunlu hizmet bu ilişkiyi yeniden düzenlemede yardımcı olabilir.”

Neue Osnabrücker Zeitung‘daki yorumda koronavirüsle mücadele önlemleri kapsamında maske takma zorunluluğunun kaldırılması tartışmalarına değiniliyor:

“Enfeksiyon sayılarındaki azalma göz önüne alındığında süpermarket veya konfeksiyon mağazalarına gitmek isteyenlerin maske takıp takmayacakları kararını tekrar kendilerine bırakmanın zamanı geldi. Bu yeni özgürlükten elbette alışveriş sırasında maske takmayı gerektirecek bir durumun ortaya çıkması halinde vazgeçilmeye hazır olunmalıdır. Maskesiz alışveriş yapmak ticareti yeniden çekici kılar ve satışların artması için umut olabilir. Ve belki de hala önemli olan mesafe kuralı konusunda bilinç daha da artar. Çünkü bazen yüzler maskeyle kapatıldığında diğer tüm korona kurallarının ihlal edildiği izlenimi oluşuyor.”

dpa,AFP/TY,BK

© Deutsche Welle Türkçe

Konuyla ilgili ses ve video dosyalarımız

EN SON EKLENENLER