DTK ve DBP’den halk buluşmaları

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), birçok kentte halk buluşmaları yapacak. HDP’nin başlattığı “Demokratik Mücadele Programı”na katkı amaçlı DTK ile birlikte 13 günlük program hazırlayan DBP, 15-27 Ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek program için yazılı açıklama yaptı.

‘IRKÇILIK VE ŞİDDET POLİTİKALARI SÜRÜYOR’

Açıklamada şunlar belirtildi:

“Cumhuriyetin ilk yıllarında dayatılan bu anlayışları ve politikaları Kürtler hiçbir zaman kabul etmemiştir. Dayatılan asimilasyon politikalarına karşı direnmişlerdir. Günümüze baktığımızda o dönemin ırkçı, şiddet odaklı politikaları ve dayatmaları hala devam etmektedir. ’29’uncu İsyan’ dedikleri, ‘Son isyan’ diye adlandırdıkları, ’24 saatte bitiririz’ dedikleri sorun ise yaklaşık 30 yılı aşkın bir süredir devam etmektedir. ‘Son isyanı’ da şiddet, katliam ve baskılarla çözmek istediler. Ama her yönelim sonrası büyüyerek devam etti. On binlerce insanımızın yaşamına mal oldu. Yüz binlerce insanımızın zorla göçertilmesine, köylerin boşaltılıp yakılmasına, doğanın tahribine neden oldu. Yüz milyarlarca dolarlık ekonomik kaynakların hebasına neden oldu. Tüm yollar denendiği halde çözülemedi.

‘SAYIN ÖCALAN ÇATIŞMALARI SONA ERDİRDİ’

Sayın Abdullah Öcalan’ın İmralı’da devlet yetkilileri ile görüşmesi sonrasında 2013 Newroz’unda açıkladığı deklarasyon ile çatışmalar sona ermiş ve barışçıl bir çözüm yolu denenmiştir. Bu süreçte Türkiye’ye bakıldığında; çatışmalar sonlanmış, göç ettirilmek zorunda kalan bir kısım aileler yeniden köylerine, doğdukları topraklara geri dönmüşlerdir. Barış iklimi hakim olmuş, ekonomik refah seviyesi artmıştır. Savaşa aktarılan ekonomik, siyasi vb. tüm kaynaklar tüketilmediğinden, Türkiye ekonomik ve siyasi açıdan bir ilerleme sağlamıştır. Böylesi bir süreç devam ederken, AKP kendini bir ömür iktidarda tutma amaçlı, diktatöryal sistemi ön plana çıkarmış, yeniden daha kanlı bir şekilde, sivil farkı gözetilmeksin toplumun tüm kesimlerine saldırmış, demokratik tüm halklar askıya alınmış, kanlı katliamlarla halk bastırılmak istenmiştir. 15 Temmuz günü gerçekleştirilmek istenilen senaryoyu ‘Allah’ın lütfu’ olarak niteleyerek, Türkiye’de faşist bir rejim inşa etmişlerdir.”

’15 TEMMUZ BAHANESİYLE KÜRTLER HEDEF ALINDI’

Açıklamada, 15 Temmuz sonrasında binlerce emekçinin işine gerekçesiz son verildiğine, yüz binlerce kişinin gözaltına alınıp tutuklandığına dikkat çekilen açıklamada, şöyle devam edildi:

“Adeta Türkiye bir halklar cezaevine dönüştürülmüştür. İlk başlarda FETÖ adı altında operasyonlar yapılmış ama sonrasında muhalif, durumdan hoşnut olmayan tüm kesimlere yönelirmiş, cadı avı başlatılmıştır. Kürt olmak yine her dönemde olduğu gibi bu dönemde de suç kabul edilmiş, Kürt dili ve kültürüne saldırılar geliştirilmiştir. Kürt kentlerindeki belediyelerimize kayyımlar atanmış, kadın, gençlik ve çocuk merkezleri kapatılmış, ırkçı asimilasyoncu politikalar uygulanmıştır. Muhalefet korkutulmuş, milletvekilleri, belediye başkanları ve parti üyelerimiz tutuklanmıştır. Kent merkezleri tankla topla yerle bir edilmiş, katliamlar yapılmıştır. Küçük çocuk bedenleri buzdolabında saklanmış, Taybet Ana’nın cansız bedeni günlerce sokak ortasında bekletilmiştir.”

‘TOPYEKÛN DİRENİŞİ ÖRGÜTLEYECEĞİZ’

Açıklamada, “Böylesi bir süreçte, halkların ve hakların inkar edildiği, işçiler, kadınlar ve çocukların yok sayıldığı, muhaliflerin baskı altına alındığı, demokrasinin esamesinin bile okunmadığı böylesi bir dönemde tüm bu anti demokratik uygulamalara karşı özgürlükçü anlayışı dayatmak ve hakim kılmak için, halkların nefesi olabilmek için yola çıkıyoruz” denildi.

DTK, DBP ve tüm muhalif kesimlere saldırıların yoğunlaştığının kaydedildiği açıklamada, şu ifadelere de yer verildi:

“DTK’nin tüm çalışmaları illegalize edilmiş, delegeleri gözaltına alınıp tutuklanmıştır. DTK üyeliği suç sayılmıştır. Çalışma yürüttüğü binası basılmış, mühürlenmiştir. Eşbaşkanı Sayın Leyla Güven’in vekilliği düşürülmüştür. DTK’nin çalışmaları engellenmiştir. Bizler böylesi bir süreçte çalışmaları engellenen, binası mühürlenen DTK’nin yanında yer alarak, anti demokratik uygulamalara bir an önce son verilmesi için, DTK’nin her daim yanında olacağımızı belirtiyoruz. DTK’nin yanı sıra DBP’ye, demokrasi güçlerine yönelik ağır baskıların ve saldırıların arttığı bir dönemi de yaşıyoruz. Bizler de bu topyekûn saldırılara karşı topyekûn direniş hattını hep birlikte örgütleyeceğiz.

BİRLİKTE ÖRGÜTLENMEK

Bu uçuruma gidişatı önlemek için, demokrasinin tesisi için çalışmalar yürüteceğiz. Bu kapsamda Kürt sorununun barışçıl çözümü için, kadın, gençlik, işçi hakları için, doğanın tahribatının önlenmesi ve tüm canlı hakları için, hak ve özgürlükler için 15 Ağustos tarihinde DTK ve DBP Eşbaşkanları başta olmak üzere, demokrasiye inanmış, muhalif, emekten yana dostlarımızla batıda İstanbul, İzmir ve Mersin buluşmaları, bölgede ise Dersim, Şırnak, Mardin, Van ve Hakkari buluşmaları için yola çıkacağız. Bu süreçte, inançlarımız için, demokrasi için, hak ve özgürlüklerimiz için, toplumun tüm kesimleri ile bir araya geleceğiz. Kent kent, mahalle mahalle, sokak sokak örgütlenerek, buluşarak, yüreklerimizde büyüttüğümüz umutları birleştirip umut seli yaratacağız. Bu sel ile faşizmi yıkacağız. Bu inançla tüm demokrasi güçlerine, emeğe değer verenlere, hak ve özgürlükler için bedel ödeyen tüm kesimlere sesleniyoruz. Birlikte örgütlenip birlikte güçleneceğiz. Hep birlikte bu faşizmin griliğini gökkuşağı renklerine boyayacağız.”

YER VE GÜNLER

DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ve DBP Eş Genel Başkanı Salihe Aydeniz’in de katılacağı programların günleri şöyle:

“Dersim: 15-16 Ağustos

Mardin: 17-18 Ağustos

Şırnak: 20-21 Ağustos

Hakkari: 22-23-24 Ağustos

Van: 25-26-27 Ağustos.”

DTK Eşbaşkanı Leyla Güven ve DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır’ın katılacağı batı kentlerindeki program ise şu günlerde yapılacak:

“İstanbul: 15-16-17-18-19 Ağustos

İzmir: 20-21 Ağustos

Mersin: 25-26 Ağustos.”

EN SON EKLENENLER