Antalya HBVAKV Başkanı: Cemevindeki kurslarla gençlere Aleviliği öğretiyoruz

HBVAKV Antalya Şube Başkanı Nurettin Erdoğan, pandemi sürecinin Alevi inançlarının gereklerini yerine getirmeyi kısıtlamasına rağmen birlik ve dayanışmayı sürdürdüklerini söyledi. Erdoğan, “Yardımlaşma ve dayanışma konusunda, çocuklarımız erkanlarını öğretilerini unutmasın, bilgileri tazelensin diye çevrimiçi görüşmeler yapıyoruz. Çok yararı oluyor” dedi.

Antalya Muratpaşa’da bulunan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Şube Başkanı Nurettin Erdoğan, Pandemi sürecinde cemevlerinde yürüttükleri faaliyetler üzerine PİRHA’ya açıklamalarda bulundu.

Erdoğan, pandemi sürecinde belli kısıtlamalar oluştuğunu, özellikle gençlerin bu süreçte cemevlerine kısıtlamalardan dolayı gelemediğini belirtti. Ancak çocukların ve gençlerin Alevi kültüründen uzak kalmaması için hocalarla birlikte çevrimiçi görüşmeler yaptıklarını anlattı.

“ALEVİ CANLARLA BİRLİKTE CEMEVİMİZİ KURDUK”

Konuşmasına Antalya’da bulunan cemevinin yapım sürecini ve tarihini anlatarak başlayan Erdoğan şunları aktardı:

“Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı olarak bizim ana tarihçemiz 1994 yılında arsa tahsisi ile başlamış bulunmakta olup o dönemin belediye başkanın ve Alevi canların dernek üzerinden girişimleriyle Antalya da bir eksikliğin tamamlanması açısından bir arsa talebinde bulunuldu. Araştırmalar sonucunda Alevi canların yoğun olduğu bölge olmasından dolayı bu mahalle (Gebizli) tercih edildi ve 2 dönüm arsa üzerinde bir inşaat çalışması başlatıldı. O dönemde canlarımızın böyle bir yerin özlemi ve heyecanıyla canlarımızın lokmalarıyla,  yemek ve dayanışma faaliyetleri etkinlikler yardım ve bağışlarıyla birlikte inşaat çalışmaları başladı. O süre zarfında o dönemden bu güne kadar hizmet yürüten, yönetimde bulunan, emek üreten ve katkı koyan tüm canların emekleri çok büyük ve takdire şayandır.”

“CEMEVİMİZİN AÇILMASIYLA RİTÜELLERİMİZİ DAHA RAHAT YERİNE GETİRİYORUZ”

‘Cemevimizi belli bir aşamaya getirdik’ diyen Erdoğan canlarla birlikte Alevi inancına uygun hizmetleri yürütmeye başladıklarını ifade ederek şunları kaydetti:

“Daha önceleri Alevi canların cenazelerinin camilerden kaldırılması sürecini geçmişte çok fazla yaşadık. Bu cemevimizin açılması ile hakka yürüyen canlarımızı Alevi erkânına göre kendi ritüellerimize uygun yapılması açısından çok güzel bir girişim oldu. 1994 yılında başlayıp 2000’li yıllara kadar süren çalışmadan sonra bu hizmetleri vermeye başladık.6 kişilik bir morgumuz var. Cenaze yıkama yerimiz, cenaze mekânlarını yapacak alanımız var. Dedelerimiz bu erkanı yürütecek bilgiye sahip. Babalarımız var ve bu alanda hizmetler yürütüyor, canlarımızın bu ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Herkesin kendi ritüellerine göre cenazelerini kaldırmasından canlarımız son derece memnun kalmaktalar. Cenazeye lokma vermek isteyen canlar için burada alt yapımızı oluşturduk. Bir yemekhanemiz, mutfağımız, kafeteryamız var. Bu hizmetleri yerine getirirken canlarımızın hiçbir şeyine ihtiyaç duymadan kendimiz karşılıyoruz. Onlar da karşılığında bedelinde lokmalar ne ise getirip lokmalarıyla katkıda bulunuyorlar.”

“KURSLAR, KÜTÜPHANE, ATÖLYELER AÇTIK”

İnşa ettikleri cemevinde kurslar ve kütüphane de açtıklarını anlatan Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:

“Belli kurslar oluşturduk, kütüphanemiz, müzik atölyelerimiz var. Bu müzik atölyelerimizde gençlerimize, çocuklarımıza Alevi felsefesi, öğretisi bazında belirli kurslar veriyoruz. Bağlama kursları, onun akabinde farklı enstrüman çalmak isteyen gençlerimize hocalarımızı temin edip onlara gereksinimi olan kurs ihtiyaçlarını temin ediyoruz. Bu aşamada kütüphanemizde belli kurslar da açtık. Matematik, İngilizce ve Rusça dil kursu. Bir dönem Alevi felsefesi üzerine gençlerimizi bilgilendirmek, Alevi yolunu ve edep erkan öğretme bazında kurslar oluşturduk onları vermeye başladık.”

“PANDEMİDE KISITLAMA OLSA DA ÇALIŞMALARIMIZA DEVAM ETTİK”

Pandemi sürecinde ise belli kısıtlamalar oluştuğunu ve gençlerin artık bu süreçte cemevlerine kısıtlamalardan dolayı gelemediğini vurgulayan Erdoğan şu bilgileri verdi:

“Onları hocalarımızla beraber online (çevrimiçi) olarak aradık, görüştük. Belli yardımlaşma olsun, çocuklarımız erkanlarını öğretilerini unutmasın diye bilgi tazelemek açısından online üzerinden yapmaya çalıştık. Hala bu tür hizmetlerimizi vermeye devam ediyoruz. Yine bu aşamada cenaze hizmetlerimizde hiçbir aksama oluşmadı. Sürekli ve 7/24 telefonlarımız da açık, hiçbir zaman cemevimizi kapatmadık. Hangi saatte olursa olsun canlarımızın acı gününü paylaşmak için sürekli onlara bu hizmeti sunmaya çalıştık. Gerek Antalya merkezi, gerekse de çevresi olsun her türlü hizmeti ulaştırmaya çalıştık ve ulaştırdık, gerekli destek ve yardımlarımızı yaptık.”

“BİRÇOK ŞEY KADINLAR SAYESİNDE YAPILDI”

Cemevine kadınların çok büyük katkısı olduğunu da söyleyen Erdoğan şunları aktardı:

“Bu hizmetlerin doğrultusunda kadınlarımız bize çok büyük katkılar oluşturdular. Kadın kollarımız var. Kadın kollarımız emeklerini belli üretim şekillerinde tasarım, ekmek, yufka yapımı, kendi aralarında yemek etkinliklerinden topladıkları maddi birikimleri ve bilgileriyle cemevimize belli katkıları oluşturmaya çalıştılar. Cemevinin asansörü yoktu. Cemevimizin batı bölümünde bulunan konferans salonu, cem salonumuz ve kütüphanemize engelli ve yaşlı canlarımız çıkmakta sorun yaşadığı için asansör gerekliydi. Bir çalışma yaptık 2018’de kadın canlarımızla birlikte ve asansör eksikliğimizi giderdik. Emeği geçen tüm canlara teşekkür ediyorum. Kadın kollarımızın müzik atölyelerinden sosyal faaliyetlere kadar birçok noktada ciddi emekleri ve katkıları var.”

“ANTALYA’DA ALEVİ-SÜNNİ DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ”

1970’ten bu yana 50 yıldır Antalya’da yaşadığından ve Antalya’yı çok iyi bildiğinden bahseden Erdoğan anlatımlarına şöyle devam etti:

“Antalya’yı iyi bilenlerden biriyim. Antalya’nın etnik, siyasal, kültürel, inançsal yapısını ve bölgeyi çok iyi biliyorum. Antalya bölgesinde canlarımızla sürekli istişare halindeydik. Hiçbir zaman Alevi olduğumuzu inkar etmedik. Arkadaşlarımla birlikte inancımızın gereğinin ne olduğunu buradakilere ifade ettik ve bizleri yanlış tanımamaları açısından. Çünkü yıllardan beri Alevilerin asimilasyona uğratılmak istenmesi, Alevilerin üzerinde oynanan oyunlardan dolayı bizler üzerinde büyük baskı var. Aleviliğin ne olduğunu, öğretisini onlara gereken dilde bildiğimiz doğrultuda anlattık. Sünni canlarımızla birlikte içi içe yaşayarak birbirimizi Alevi Sünni ayrımı yapmadan, birbirimizi çok iyi tanıyarak ve inancımıza kültürümüze saygılı yaşam süreci yürüttük.”

“ÖZ GÜVENLE KENDİNİZİ TANITIRSANIZ İNSANLAR SİZE SAYGI DUYAR”

Alevilerin her yerde kendilerini rahat ve doğru ifade etmesi gerektiğini dile getiren Erdoğan, “Bizler kendimizi çok iyi tanıtabilirsek çok rahat  kabullenebiliyorlar. Biz o bilgileri, birikimleri de kendimizde görmemiz gerekiyor, kendimizi yetiştirmemiz gerekiyor. Araştırmamız, okumamız gerekiyor. Alevilik üzerinde belli bilgilerimizi aktarmamız gerekiyor. Bu konuda da kesinlikle baskılar üzerine kendimizi sindirilmiş pozisyonuna sokmamamız gerekiyor. Bu konuda çok özverili ve cesur davranmak gerekiyor. Üzerimize düşen görev neyse Alevi can olarak bunları yansıtmak gerekiyor. Bizim Sünni dostlarımız var. Onlarla 40- 50 yıldır bu süreçte bir kardeş gibiyiz, bir aile gibiyiz. Bunları her ortamda dile getirebiliyorlar onlar. Özgüvenle kendinizi iyi tanıtabilirseniz, insanlar görüşünüze ve inancınıza saygı duyacaklardır.”

Cebrail ARSLAN/ANTALYA

EN SON EKLENENLER