Rusya-Ukrayna sınırında gerginlik ivme kazanmaya devam ediyor. Ukrayna bir askerinin Donbass güçlerinin açtığı ateş sonucunda öldürüldüğünü duyurdu. Bölgede tahliyeler başladı. ABD, Rusya’ya yaptırım tehditleri savurdu.
Ukrayna krizinde korkulan olmak üzere, Donbass bölgesinde silahlar yeniden ateşlendi. Yığınak tartışmalarının ardından önceki akşam Kiev, Donbass güçlerinin açtığı ateş nedeniyle bir Ukrayna askerinin öldüğünü duyurdu. Reuters da bölgede birden fazla patlama sesi duyulduğu haberini geçti. Ukrayna ordusu, Donbass güçlerinin gece boyunca 19 kez ateşkes ihlali yaptığını açıkladı. Patlamaların kaynağı netlik kazanmazken, Kiev yönetimi ve Donbass güçlerinden henüz bir açıklama yapılmadı.
TAHLİYELER BAŞLADI
Bölgeden tahliyeler sürüyor. Binlerce kişiyi taşıyan ilk otobüsler Rusya’nın Rostov kentine ulaştı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Acil Durum Bakanı’nı tahliyeleri organize etmesi için bölgeye gönderdi. Rusya’nın Rostov Valisi Vasiliy Golubev, sınırı geçip Rusya’ya gelen Donbasslı sığınmacıların sayısının artmasını bekliyor olmaları sebebiyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme kararı aldıklarını açıkladı.
GENİŞ KAPSAMLI TATBİKAT
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in dün yedekte bulunan askerlikle yükümlü vatandaşların eğitime alınması için karar imzalaması dikkat çekti. Rusya Yasal Enformasyon İnternet Portalı’nda Putin’in yayımlanan kararına göre, Rusya Silahlı Kuvvetlerinde, Rusya Ulusal Muhafız Birliklerinde, devlet güvenlik kurumlarında ve Federal Güvenlik Servisi kurumlarında askerlik görevi ile ilgili olarak yedekte bulunan Rusya Federasyonu vatandaşlarına 2022 yılında eğitime alınmaları için çağrı yapıldı.
Donetsk bölgesindeki gerilimin ardından bu kararın alınması dünya basınında da olası işgalin gerçekleşmesine dair endişeleri artırdı. Doğu Ukrayna’da ayrılıkçı lider Denis Pushilin, “Yedeklerde bulunan yurttaşlarımı askerlik ofislerine gelmeye çağırıyorum” dedi ve bölgede tam seferberlik ilan edilmesi ile ilgili bir karar imzaladığını açıkladı. Kısa süre sonra Lugansk bölgesinde de tam seferberlik ilan edildiğini duyurdu.
Ayrıca Putin, nükleer üçleme güçlerinin katıldığı geniş kapsamlı tatbikatı başlatma talimatı da verdi. Bu üçlemeler orduya havadan, karadan ve denizden nükleer füze fırlatma imkânı veriyor.
ABD’DEN YAPTIRIM TEHDİTİ
Amerika ise savaş haberlerini köpürtmekte kararlı. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği Sözcüsü Julie Eadeh ise yaptığı açıklamada Rusya’yı hedef aldı. Eadeh, Rusya’nın gerçekleşecek bir savaş durumunda benzeri görülmemiş yaptırımlara maruz kalacağını söyledi.
BIDEN: RUSYA SALDIRACAK
ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna-Rusya kriziyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Ukrayna’nın Donbas bölgesine saldırı düzenlediği iddialarının ‘mantığa aykırı’ olduğunu söyleyen Biden, Rusya’nın Ukrayna’ya saldıracağını tahmin ettiklerini ancak bu durumda ABD askerlerinin Ukrayna’da savaşmayacağını; ABD’nin Ukrayna halkını destekleyeceğini belirtti. Biden, Putin’in işgale karar verdiğini düşündüğünü ifade etti. Biden, “NATO topraklarının her santimini savunmaya hazırız” dedi ve diplomasi çağrısında bulundu.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Danışman Yardımcısı Daleep Singh ise yaptığı açıklamada, Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda Rusya’ya uygulanacak yaptırım paketine henüz son halini vermediklerini aktardı. Singh, “Rusya’nın SWIFT finansal sisteminden çıkarılmasının ilk yaptırım paketinde yer alması çok düşük bir ihtimal. Ancak yine de Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda Rusya’ya karşı tüm seçenekler masada.” ifadesini kullandı.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian ile telefonda güvenlik garantileri ile Ukrayna’daki durumu ele aldı. Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Lavrov ve Le Drian telefonda görüştü. Rus Bakan, “Donbas meselesinin çözüm sürecinde ilerlemelerin olmadığını ve Minsk anlaşmalarının uygulanmadığını” belirtti. Lavrov, “Ukrayna’nın, Normandiya Formatı tarafları Fransa ve Almanya’nın göz yummasıyla Minsk anlaşmalarındaki yükümlülüklerini yerine getirmediğini, askeri güçlerini Donbas’taki temas hattında yoğunlaştırdığı, halkı silahlandırdığı ve kışkırtıcı eylemlerde bulunduğu” dedi.
MSC gündemi Rusya-Ukrayna
Güvenlik politikalarının Davos’u sayılan Münih Güvenlik Konferansı (MSC), dün ikinci gününde devam etti. Almanya’da düzenlenen konferansa dünyanın dört bir yanından liderler katılıyor. Rusya- Ukrayna arasında gerilimin yükseldiği bu günlerde Rusya’nın konferansa katılmaması ise dikkat çekti. Rusya, 1991 yılından bu yana sürekli katıldığı konferansa bu yıl düşük seviyede dahi temsilci göndermedi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü kararı Mariya Zaharova tarafından yapılan açıklamada konferansın her yıl biraz daha Batı’nın kürsüsü haline geldiği söylendi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ise Washington’un uyarılarına rağmen ülkesinden ayrılarak Münih Güvenlik Konferansı’na katıldı. Konferansta konuşan Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupalıların ve transatlantik toplumun Rusya’yı, Ukrayna’ya yönelik askeri saldırganlığın ciddi bir hata olacağı konusunda uyardığını söyledi.
Konferansta konu iki ülke arasındaki gerginlikti. Kürsüye çıkan Amerikalı liderler Rusya’yı hedef alıp tehdit etmekten geri durmadı. ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi durumunda, ABD’nin müttefikleriyle Moskova’ya “büyük ve eşi görülmemiş ekonomik bedel” ödeteceğini dile getirdi.
Münih Güvenlik Konferansı’nda konuşma yapan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Rusya’nın Ukrayna sınırından kuvvetlerini çekmediğini, aksine güçlendirdiğini, çatışma riski bulunduğunu belirtti. Stoltenberg, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’u yeni bir mektupla bir kez daha diyaloğa davet ettiğini söyledi. Konferansta konuşma yapan bir başka isim ise İngiltere Başbakanı Boris Johnson. Johnson, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik bir saldırısının hala olası göründüğünü belirterek “Putin’in niyetini tam olarak bilmiyoruz ama alametler korkunç” dedi.