Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan, bir gözü görmeyen 65 yaşındaki Mecit Bayracı, ameliyat olmazsa diğer gözünü de kaybedecek.
Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi Yaygınkurt köyüne 13 Şubat’ta düzenlenen operasyon sonucu gözaltına alınarak, “Örgüte yardım ve yataklık “ iddiasıyla tutuklanan 65 yaşındaki Mecit Bayracı, ameliyat olmazsa gören gözünü de kaybedecek. Ağrı M Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan ve bir gözünü yüksek tansiyondan kaybeden Bayracı, gören gözünü de katarakt nedeniyle kaybetme riskiyle karşı karşıya.
3 AY SONRA İLAÇLARI VERİLDİ
Düzenli kullanması gereken ilaçları tutuklandıktan 3 ay sonra verilen Bayracı’nın oğlu Tahir Bayracı, babasının gözlerinde görme kaybının başladığını dile getirerek, babasının hastaneye gitmek için cezaevine yazdığı dilekçeden günlerdir haber gelmediğini söyledi. Bayracı, “Babam tutuklandıktan sonra sadece bir kez doktora gitti. Tutuklandığı zaman kullandığı ilaçlar vardı ancak ilaçlarını almadılar. Tutuklandıktan 3 ay sonra doktora gitti ve ilaçları yazıldı. Doktor o zaman ameliyat olması gerektiğini kendisine söylemiş. O gün bugündür babam dilekçe yazıyor. Ancak ağır işleyen bürokrasi yüzünden hala doktora gidebilmiş değil” dedi.
‘SAĞLIK HAKLARINI ELLERİNDEN ALIYORLAR’
Babasının daha önce de tutuklandığını belirten oğlu Bayracı, “Babam duyarlı bir insan olduğu için hep hedef alındı. Bu 4’üncü tutuklanışı oluyor. Daha önce 1987, 1990 ve 1992 yıllarında tutuklandı. Bu gün gelinen noktada değerlerinden taviz vermeyen insan kör olma tehlikesiyle karşı karşıya. Cezaevinin tutuklu yakınlarına ettiği eziyet yetmiyormuş gibi canımızdan can olan insanların sağlık hakkını da ellerinden alıyorlar” diye konuştu.
‘HASTA TUTSAKLAR İÇİN ADALET İSTİYORUM’
Cezaevlerinde bulunan hasta tutuklular için duyarlılık çağrısında bulunan Bayracı, “Yetkililer kendi elleriyle var ettikleri mağduriyetleri gidersinler. Sadece babam için değil bütün hasta tutsaklar için adalet istiyorum. Bu insanların yargılamaları dışarıda da yapılabilir. Bu halleri ile kaçacakları yok sağlıkları için dışarıda olmaları gerekiyor. Hapishane koşulları babam ve hasta tutuklular için uygun değil, imkânlar sınırlı. Bir insanın en büyük önceliği sağlıktır ancak bu da çok görülüyor. Tutuklamalar çözüm değil. İnsanları tutuklayarak, hapsederek ve baskı uygulayarak korkutamazlar. Bu zulmü hiçbir zaman kabul etmedik etmeyeceğiz. Bu zulmü biz çocuklarımıza da anlatacağız bu politikalar ile devleti iyi anmamızı beklemesinler” ifadesinde bulundu.