Adıyaman’ı yok edecek tasarı

Yasa ile sarmalık kıyılmış tütüne getirilmek istenen hapis cezasına tepki gösteren Adıyaman Tütün Platformu Sözcüsü Abdurrahman Tutdere, ‘büyük şirketlerin talebi’ dediği yasanın geçmesi halinde 200 bin kişinin olumsuz etkileneceğini söyledi

Meclis’e sevk edilen torba yasa tasarısındaki, “Makaron veya yaprak sigara kağıdına ticari amaçla sarmalık kıyılmış tütün doldurarak satanlara 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası verilecek” maddesine tütün üreticilerden tepkiler gelmeye devam ediyor. Tasarının yasalaşması durumunda tütünü bitireceğini belirten Adıyaman Tütün Platformu Sözcüsü Avukat Abdurrahman Tutdere, maddenin tasarıdan çıkarılması ve tütünün yasal güvenceye kavuşturulması gerektiğini söyledi. Tutdere, tasarının geçmesi durumunda tek başına içim özelliği olan Semsûr (Adıyaman) tütünün bitmesi ve yüzbinlerin ekonomik olarak yoksullaşması anlamına geleceğini vurguladı. Tutdere, hedefin tamamen Semsûr tütünü olduğunun altını çizerek, “Mevcut hali ile bu yasanın geçmesi, Adıyaman’da yüzyıllık bir geçmişi olan sarmalık kıyılmış tütünün tamamen yok olması demektir. Bu da tütün üreticileri ve ailelerini hesapladığınız zaman yaklaşık olarak 200 bin kişiyi olumsuz etkileyecektir” dedi.

‘Hiçbir karşılığı yok’

Yasa tasarısına göre sarmalık tütün bulunduran, satan, satışa nakledenlere 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasının ön görüldüğüne dikkat çeken Tutdere, yasanın ceza hukuku açısından ve tekniği anlamında sakat bir yasa olduğunu vurguladı. “Herhangi bir madde saranlar” ibaresinin uygulamada çok geniş yorumlanabilineceğini söyleyen Tutdere, yasanın geçmesi durumunda olabilecekleri şu sözlerle anlattı: “Çok geniş anlamda insanların ceza almasının yolunu açacak bir düzenlemedir. Adıyaman’da tütün üreticileri tamamen bu üretimden elini çekecektir. Bu da beraberinde tarım kenti olan Adıyaman’da binlerce insanın ekmeğinden olması, yoksullaşması anlamına gelecektir. Köyden kente göçün yolunu açacaktır. Sosyal dengenin bozulmasına ve işsizliğin artmasına neden olacaktır. Bu durum da Adıyaman’ı tamamen yok edecektir.” Tutdere, Bakanlar Kurulu tarafından tütünü yasaklayıcı hükümlerin konulmuş olmasını anlamanın mümkün olmadığının altını çizerek, “Üretimi esas alan bir ülkede bunun yeri yoktur. Bu yasanın handikaplarından bir tanesi de yerli üretimi yasaklarken dışa bağımlı ithalatın yolunu açıyor. Tütün üst kurulunda yetki belgesi olan firmalara dışarıdan tütün ve tütün mamullerini ithal etme yetkisi veriyor. Bunun ekonomi mantığında da hiçbir karşılığı yoktur” diye konuştu.

‘Tasarıya neden ihtiyaç duyuldu?’

“Neden böyle bir tasarıya ihtiyaç duyuldu?” sorusunu ise Tutdere, şöyle cevapladı: “Adıyaman sarmalık tütününün Türkiye piyasasında artan konumu, büyük sigara şirketlerinin Türkiye’deki işlerinin kırılmasına neden oldu. Tek başına içim özelliği olan bu ürün tüketicide rağbet buldu. Bu da piyasadaki değerini artırdı. Büyük sigara şirketleri ve tüccarlar bu işten rahatsız olmaya başladılar. Bunların yürüttüğü çalışmalar özellikle Maliye Bakanlığı üzerinden yapmış olduğu çalışmalar üzerinden böyle bir tasarının olgunlaşmasına yol açtı. Ayrıca bir taraftan da devlet ciddi paraların döndüğü bu ticarette vergilendirme boyutuyla da zarar ettiğini düşünüyor. Üretici lehine olacak şekilde ürettiğini rahat bir şekilde pazarlayabileceği ve satabileceği bir yasal çerçevenin hazırlanması üreticinin de talebidir. Vergilendirilmesi konusunda üreticinin herhangi bir rahatsızlığı söz konusu değildir.”

 Hacı Yusuf Topaloğlu /MA

EN SON EKLENENLER