Alan Kurdi Çalıştayı’nda ‘Deniz Kızı’ öyküsü okundu

Halkların Köprüsü Derneği tarafından düzenlenen 2. Alan Kurdi Mülteci Çalıştayı başladı. Çalıştayda, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın cezaevinde kaleme aldığı “Deniz Kızı” öyküsü okundu.

Mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalarıyla bilinen Halkların Köprüsü Derneği’nin bu sene ikincisini düzenlediği Alan Kurdi Mülteci Çalıştayı başladı. İzmir Tepekule Kongre Merkezi’nde “Birlikte Yaşam Kurmak ve Vatandaşlık” ana başlığıyla düzenlenen çalıştayda, çeşitli siyasi parti ve sivil toplum örgütleri temsilcileri ile yurttaşların yanı sıra Suriyeli mülteciler katıldı.

İki gün sürecek çalıştayda Suriyeli Osmanlı’da ve Türkiye’de göç tarihi ve devletin nüfus ve iskan politikaları, Türkiye’de vatandaşlık hukuku, dünyada birlikte yaşam örnekleri, sınıfsal açıdan mülteciler ve mültecilerle birlikte yaşam kurarken Türkiye toplumunun kırılganlıkları gibi konular ele alınacak. Konuşmaların ardından oluşturulacak çalışma grupları ile entegrasyon konusu farklı açıdan ele alınacak. Çalıştay, iki günün sonunda sonuç metninin okunmasıyla sona erecek.

‘VATANDAŞLIK HAKKININ TANINMASINI TALEP EDİYORUZ’

Çalıştayda ilk olarak Prof. Dr. Cem Terzi, “Halkların Köprüsü Derneği Neden Mültecilik Statüsü ve İsteyene Vatandaşlık Hakkı Talep Ediyor?” başlıklı sunum yaptı. Hiçbir iktidarın, en temel hak olan siyaset yapma hakkını mültecilerin ellerinden alarak, onların siyasi özne pozisyonlarını yok saymaya hakkı olmadığını ifade eden Terzi, “Bu da uluslararası düzlemde mülteci statüsünü ve konuk olunan ülkedeyse vatandaşlık hakkı elde etmeyi gerektiriyor. Bu yüzden ülkemizdeki göçmen ve mülteciler için hem mültecilik statüsünün verilmesini hem de vatandaşlık imkanının tanınmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

Hükümetin mültecilere şartlı vatandaşlık politikasını da kabul etmediklerini belirten Terzi, “Vatandaşlığa en çok ihtiyacı olanların beş yıldır her türlü merdiven altı atölyelerde kaçak olarak günde 10-12 saat üç kuruşa çalıştırılan Suriyeli çocuklar, yarı yevmiyeye tarlalarda mevsimlik işçilik yapan köylülerdir, Türkiyeli erkeklere kuma olarak satılan Suriyeli kadınlar, ilaç alamayan kronik hastalardır ve intihara sürüklenen LGBTİ bireyleridir” dedi.

DEMİRTAŞ’IN ÖYKÜSÜ OKUNDU

Toplumsal entegrasyondan kastlarının mültecilerin asimile edilmesi anlamına gelmediğini de vurgulayan Terzi, “Vatandaşlığın ulus devlet aidiyeti ile sınırlanmasını ret etmekle ulus devletlerin etnik ve/veya dinsel totalitarizmin uygulayıcısı olmasını ret etmiş oluyoruz. Bunun yerine ulus devleti dinamik bir arada yaşam iradesi için yeni gelenlerle de gönüllülükle ortaklaşabilen bir politik toplum formu olarak tanımlıyoruz” dedi.

Terzi konuşmasını, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi’nde yazdığı “Deniz Kızı” isimli öyküyü okuyarak bitirdi.

‘GEÇİCİ KORUMA STATÜ DEĞİLDİR’

“Haklara Sahip Olma Hakkı” Türkiye’de Ne Anlama Geliyor?’ sunum yapan barış imzacısı akademisyenlerden Serdar Tekin de, mültecilerin dudaklarını dikerek yaptıkları eylemleri hatırlattı. Tekin, “Dudak dikme eylemleri ile sözlerinin dinlenmemesi ve dikkate alınmasını protesto ediyorlar. Hukukun kendilerinden esirgediği statüyü, kendilerinden esirgediği maskeyi kendi eliyle kendi yüzüne takıyor. Geçici koruma bir statü olarak ilan ediliyor ama bu bir statüsüzlüktür. Haklara sahip olma hakkının ne yadsındığı ne tanındığı bir arafta, kırılgan bölgede belirsiz bir süre belki hep kalma durumu. Bu bir hayat kuramamak demek. Kendi hayatı üstünde söz sahibi olamamak demek” diye konuştu.

‘SORUN SİYASALLAŞACAK’

Entegrasyonun çift taraflı olduğunu ifade eden Tekin, entegrasyon sadece mültecilerin buraya entegrasyonu olmadığını, Türkiye toplumunun kendi entegrasyon sorunu olduğunu kaydetti. Bu sorunun önümüzdeki günlerde hiç olmadığı kadar siyasallaşacağını da belirten Tekin, “Eğer vatandaşlığa takın kalıcı statüler sağlandığı takdirde bu insanlarla nasıl bir arada yaşayacağız. Türkiye şuan bedel ve sorun biriktiriyor. Bunun çözümü için yapılması gereken kalıcı statülerin tesisi ve vatandaşlığın isteyen herkes için erişilebilir hale getirilmesidir” dedi.

EN SON EKLENENLER