Alevilere yönelik baskı ve tutuklamalara tepki gösteren Alevi örgütleri, “Pir Sultan sadece bir isim değildir; bir inançtır. Biz de Pir’imizim arkasından gideceğiz. Bedelinin ne olacağı çok önemli değil. Direneceğiz” diye kaydetti.
Adana’daki Alevi örgütleri, 24 Mart’ta Erzincan’da aralarında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkan Yardımcısı Erol Yeter’in de bulunduğu 16 kişinin tutuklanmasına karşı mücadele edeceklerini ifade etti.
İktidarın baskıları nedeniyle tüm muhaliflere yönelik tutuklama furyasının başlatıldığını hatırlatan PSAKD Adana Şube Başkanı Şükrü Şahin, gazetecilerin, yazarların, milletvekillerinin, belediye eşbaşkanlarının tutuklandığını ve ardından kendilerinin de bu baskılara maruz kaldığını söyledi.
‘PİR SULTAN İNANÇTIR’
Tarihte ne Muaviye’nin ne Yavuz’un ne de Yezid’in kazanmadığını tam tersine onlara karşı direnenlerin kazandığını ve tarihi mazlumların yazdığını dile getiren Şahin, “Bu saatten sonra ne yapacaksınız derseniz size Pir’imizin söylemini hatırlatırım. ‘Dönen dönsün yolundan ben dönmezem yolumdan’. Pir Sultan sadece bir isim değildir; bir inançtır. Biz de Pir’imizim arkasından gideceğiz. Dinimizin gereğini yerine getireceğiz. Bedelinin ne olacağı çok önemli değildir ve bizde direneceğiz” dedi.
‘İKTİDARIN FETVALARI BİZİ BAĞLAMIYOR’
Tarihin tekerrür edeceğini ifade eden Şahin, hak yolundan gideceklerini söyledi. AKP’nin muhaliflere yönelik fetvalarının kendilerini bağlamadığını belirten Şahin, tüm dostlarını geri alıncaya kadar mücadelelerine devam edeceklerini vurguladı.
‘BU KRİZ BİZE ÇÖZÜMÜ GETİRECEK’
Demokratik Alevi Derneği (DAD) Adana Şube Eşbaşkanı Zeynel Kete ise, AKP iktidarının çok yönlü bir kriz içerisine girdiğini ve bu krizi aşmak için ise toplumun tümüne baskı uygulamaya başladığını dile getirdi.
Krizin içinde çözümü de barındırdığını söyleyen Kete,“Hem politik öngörülerimiz hem de inancımız bize gösteriyor ki bu her yönlü baskı ve sindirme politikaları sonrasında oluşan çoklu kriz kendi içerisinde çözümü de getirecek. Biz bu kriz ile hakikatçi bir yaşamı kuracağız. Alevi inancının hakikat ve özgürlük arayışında hakka yürüyenler ya da bu yolda mücadele ile bizleri buraya getirenler her zaman sorunun çözümünü de beraberinde getirmişlerdir” dedi.
‘YÖNTEM FARKLI AMA SENARYO VE YÖNETMEN AYNI’
İktidara biat etmeyen toplumunun çarmığa gerilmiş olduğunu söyleyen Kete, Aleviler olarak ilk defa böyle bir baskı mekanizması ile karşı karşıya kalmadıklarını hatırlatarak Alevilerin tarih boyunca böyle tekçi zihniyetle karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Kete şöyle devam etti:“Tarihte iktidarların zihniyeti aynı olmuştur. Tek değişen şeyin baskının yöntemi olmuştur. Gelinen aşamada Alevi inancı geleneği, devlete bulaşmamış, iktidarlaşmamış ahlaki ve politik bir inanç olmayı sürdürmüştür. Aleviler için yine iktidar tarafından bir gömlek biçilmek isteniyor.”
‘MAZLUMLAR BİR ARAYA GELMELİ’
Devletin tüm baskı mekanizmalarının Alevilere yöneldiğini söyleyen Kete, “Alevilerde ikrarlık ve rızalık çok önemlidir. Onun için iktidarın bu yaklaşımını asla kabul etmeyeceğiz. Biz, bu yapılanlara karşı rıza göstermeyeceğiz. Bu süreçte biz Alevi dernekleri ve canları olmak üzere Alevilik için siyaset diyerek insan hakları ve emek diyen bütün canlar ile bir araya gelmeliyiz. Tüm muhalifler ve mazlumlar bir araya gelerek iktidara karşı gelmeliyiz” diyerek ortak mücadeleye çağırdı.