Suriye ve Rojava’nın bir bölümünü işgal etmiş olan sömürgeci Türk Devleti, savaş ve işgal politikasını sürdürerek, yoksul işçi ve emekçi çocuklarını ölüme gönderiyor. İdlib’e yığdığı ve işgalde yedek güç olarak kullandığı cihadist çeteleri yıllardır Suriye ve bütün bölge için tehdit olmaya devam ediyor. Rojava işgalinde de kullandığı bu çetelerin bir bölümü şimdi Türk devleti için Libya’da kan dökmeye devam ediyor.
Faşist Türk devleti, Rojava devrimini boğma, cihatçı çeteleri koruma ve yayılmacı hedeflerle işgal ettiği Suriye’den çıkmak istemiyor. Son günlerde İdlib’de yaşanan çatışmalarda Türk ordusunun yaşadığı asker kayıplarına rağmen, faşist Türk devletinin işgalci savaşı derinleştirme politikası izlemesi, Suriye ve Ortadoğu’da yeni göç dalgalarına yol açmaktadır. Türk devleti ise, kendisinin sebep olduğu ve AB ve NATO ile arasında kârlı şantaj politikası haline getirdiği bu göç dalgasından da yararlanarak, NATO ülkelerinin askeri desteğini almaya çalışıyor.
Sömürgeci Türk devletinin ve onun doğrudan desteğini alan IŞİD, El Nusra, ÖSO, SMO gibi cihatçı çetelerin Suriye ve Rojava’da yürüttüğü savaş ve işgalde şimdiye kadar yüz binlerce kişi hayatını kaybetti ve milyonlarca kişi ise, mülteci konumuna düştü. ABD, Rusya ve AB emperyalist devletleri ise Türk devletine verdikleri askeri, siyasi ve ekonomik destekle, bu ölümlerin ve milyonlarca insanın yerinden yurdundan olmasının suç ortağı oldular.
Türk devletinin işgalci güç olarak ve cihatçı çeteleri korumak amacıyla İdlib’e konuşlandırdığı askerlerinin Suriye ordusu ve Rusya tarafından vurulmasının ardından NATO’yu desteğe çağıran Türk devleti bir yandan medya üzerinden yalan haberlerle psikolojik savaş yürütüp faşizmi ve şovenizmi yükseltmeye devam ederken, diğer yandan “tüm kapıları açar mültecileri Avrupa’ya gönderirim” tehditleriyle Avrupa emperyalistlerini kendinden yana tutum almaya çağırıyor.
Mülteciler bir kez daha kirli savaş ve işgal politikalarına alet edilmekte, sınır kapılarında ve göç yollarında açlığa ve ölüme mahkum edilmektedir. Bununla hem Türkiye’de ve hem de Avrupa ülkelerinde ırkçı-şoven politikaların yükseltilmesine zemin hazırlanmaktadır.
İşgalci Türk devleti Suriye ve Rojava’dan çekilmedikçe savaş, ölüm ve göçler yaşanmaya devam edecektir. Türk devleti İdlib ve Suriye’den askerlerini derhal çekmeli, işgale son vermelidir. NATO ve AB devletleri Türk devletine askeri, ekonomik ve siyasi desteğe son vermelidir. AB devletleri, faşist diktatör Erdoğan’la yaptığı kirli insan pazarlığına ve milyarlarca Euro’luk desteğe son vermeli, mültecilerin Avrupa’ya gelişi önündeki engelleri kaldırmalıdır.
AvEG-Kon olarak, tüm antifaşist, devrimci ve demokrat güçlerini savaşa, işgale, ırkçılığa ve faşizme karşı ortak mücadele etmeye, sokakta sesini yükseltmeye çağırıyoruz.
AvEG-Kon
Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu