Bergama’da siyanürden sonra sondaj

 Bergama’da yapılması planlanan metalik maden arama ve sondaj çalışması projesine İzmir Valiliği’nce “ÇED gerekli değildir” kararı verildi. Planlanan 39 noktada sondaj çalışmasının 33 tanesinin ormanlık araziye yapılması planlanıyor.

Daha önce sık sık Koza A.Ş’nin siyanürlü altın arama faaliyetleri ile gündeme gelen Bergama, bu kez de sondajlı metalik maden arama çalışmalarının hedefinde. Maden Teknik Arama Genel Müdürlüğü, Kaplanköy mahallesi ile Manisa’nın Soma ilçesi Yayladalı mahallesi çevresini de içerisine alan 3 bin 214 hektarlık alanda metalik maden arama faaliyeti için İzmir Valiliği’ne başvurdu. Proje tanıtım dosyasını inceleyen valilik, bölgedeki doğal yaşama zarar verecek proje için “ÇED gerekli değildir” kararı verdi.

Proje kapsamında alanda 39 adet 500 ve 850 metre derinliklerde değişen sondaj çalışması yapılacak. Maden, petrol ve jeotermal kaynak arama projelerinin de söz konusu olacağı proje için 6 milyon 281 bin 500 TL harcanması planlıyor.

ORMANLIK ALAN VE TARIM ARAZİSİ İÇERİSİNDE YER ALIYOR !

Valilikçe izin verilen proje alanı ise orman arazisi içinde yer alıyor. Sondajların yapılacağı alanda özel mülkiyete ait tarım arazileri de bulunurken, 33 adet sondajın proje kapsamında orman arazisi içerisinde yer alınacağı belirtildi. Sondaj çalışmaları için ilk olarak bölgedeki bitkisel toprak sıyrılarak, tahrip edilecek. Sondaj sonrası ortaya çıkacak sondaj çamuru için yapılması planlanan “çamur havuzu” için ise ayrı bir alan açılması planlandı.

AĞAÇLARI KESEREK YOL AÇACAKLAR

Sondaj çalışması esnasında su bazlı sondaj çamuru kullanılacağı belirtilen projede, metalik maden arama işlemleri sırasında sondaj çalışmasının yapılabilmesi için kullanılacak makine ve ekipmanların yerleşiminde her bir sondaj için 2 bin 500 metrekarelik alan açılacak. Proje kapsamında sondaj ulaşımının sağlanması için mevcut yolların kullanılamaması halinde ormanlık arazide yaklaşık 2 kilometre uzunluğunda yol yapılacağı da ifade edildi.

‘DOĞAYA FELAKET GİBİ ÇÖKECEĞİ AÇIKTIR’

Doğal ve Kültürel Yaşam Girişimi Sözcüsü Tuncay Karaçorlu, siyanürlü altın arama faaliyetleri ile adeta alt üst edilen Bergama’nın bu kez başka bir talan projesinin hedefinde olduğunu söyledi. Son dönemde Valiliğin “ÇED gerekli değildir” kararları ile bölgede bir çok tahribat gerçekleştirildiğini ifade eden Karaçorlu, söz konusu projeye tepki gösterdi.

Karaçorlu, “Artık bölgemizde İzmir Valiliği’nin ‘ÇED gerekli değildir’ yoluyla, bir çok çevre etki değerlendirmesi gerektiren alanlarımız tıpkı bu yöremiz gibi sondaj süreçleri tahribatı ile yok ediliyor. Mutlak ÇED gerektiren bu süreçler bir yanıyla tarım ve orman alanlarımızda tarımsal ve ekolojik yıkıma sebep olurken, bir yanıyla da yeraltı ve yerüstü kamusal kaynaklarımız bir başka biçimde yağmaya açılmaktadır. Sondaj tesislerinin kurulması için açılacak yol için bile tahrip edilen orman alanlarımız bile tek başına işlenen suçun açık örneğidir. Bu konuda civar bölgelerde de gündeme gelen mutlak ÇED gerektiren projeler, ÇED alınamayacağının eminliği ile İzmir Valiliği’nin marifetiyle yasadışı onayları ile gizlenmektedir. Oysa bölgemizde ve adı geçen yöremizde olduğu gibi sondaj girişimlerinin beraberindeki tonlarca patlatma sonucu ortaya çıkan toz örtüsünün bölgedeki tarım arazilerimizin ve orman alanlarımızın üzerine bir felaket gibi çökeceği çok açıktır” dedi.

‘ÇED gerekli değildir kararları yargılanmalıdır’

Valiliğin onay niteliği taşıyan “ÇED gerekli değildir” kararlarının yargılanması gerektiğini söyleyen Karaçorlu, “Burada mutlak olan bir başka durum var ki artık kamusal bir suç örgütü haline ve bir suç işlemi haline getirilmiş olan ve valilikçe verilen ‘ÇED gerekli değildir’ onaylarının kamusal yargılamasının mutlak yapılmasıdır. Halkın ve toplumun malı olan yaşam değeri olan orman alanlarımız ve tarım alanlarımız, böylesi kolaycı ve teslimiyetçi girişimlerle yok oluşa teslim edilemez. İzmir Valiliği’ni ve böylesi girişimlerde kolay onaylar alan ilgili çevreleri bir kez daha uyarıyoruz. Geleceğimizin ve hayatımızın devamı olan yaşam alanlarımızın, akciğerlerimizin geçim alanlarımızın böylesi akıl almaz girişimlerle toplumun elinden alınmasına son verilmelidir” diye kaydetti.

Söz konusu talan projesi ile ilgili gerekli yasal girişimlerde bulunacaklarını vurgulayan Karaçorlu, son olarak şunları söyledi: “Yapılacak işlemler ve uygulamalar yasal mevzuatlarda bilimsel mevzuatlarda çok açık olduğu halde bunları yapmayarak böylesi yok oluşlara izin veren uygulamalar hakkında bir kez daha yasal girişimlerde bulunacağımızı ve takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz. Yöre halkımız yalnız bırakılmayacaktır”

Cihan Başakçıoğlu / Ruken Demir – dihaber

EN SON EKLENENLER