Bilici: İşkenceyle köylerin boşatılması amaçlanıyor

Son günlerde özellikle köylerde yaşayan sivillere dönük artan işkenceler hakkında değerlendirme yapan İHD Diyarbakır Şubesi Başkanı Raci Bilici, işkencenin sistematik bir hale getirildiğini, bununla köylerin boşaltılmasının amaçlandığını vurguladı.

Bölgede bir politika halini alan işkence sivilleri hedef almaya devam ediyor. OHAL ile birlikte artan gözaltı ve tutuklamalarla işkence farklı bir boyut kazandı. Yine askeri operasyonların sürdüğü bölge köylerinde siviller hiçbir gerekçe olmadan gözaltına alınarak işkenceden geçiriliyor. Köylülere işkencenin son örneği ise, Hakkari’nin Şemdinli ilçesi Altınsu (Şapatan) ve Diyarbakır’ın Hazro ilçesi Kanîbuşkul (Ölgen) köylerinde yaşandı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Raci Bilici, konuyu değerlendirdi.

‘İŞKENCE SİSTEMATİK HALE GELDİ’

Bilici, operasyonların sürdüğü bölgelerde kolluk kuvvetlerinin, kötü muamele ve işkenceye sıkça başvurduğunu, bunu sistematik hale getirdiğini aktardı. Şemdinli’deki işkenceye dikkat çeken Bilici, operasyona katılan ve köylülere işkence yapan kolluk kuvvetlerinin tespit edilmesi gerektiğini, operasyona çıkan birliklerinde uyması gereken ilke ve kuralların olduğunu anımsattı. Hukuk dışına çıkmanın hiç kimsenin hakkı olmadığını vurgulayan Bilici, “Hukuk dışına çıkanlardan hesap sorulmalı. Bir zamanlar bu ülkede hukuk dışına çıkanlar da hukuka muhtaç olma noktasına geldiler” uyarısında bulundu.

‘İŞKENCEYİ SAVUNANLAR SUÇ İŞLİYOR’

İnsan hakları savunucuları olarak her zaman işkenceye karşı gelip buna karşı mücadele edeceklerini belirten Bilici, işkenceyi yapanlardan hesap soracaklarını ifade etti. İşkencenin insanlık suçu olduğunu vurgulayan Bilici, işkencenin suç olduğunu, yapılan işkenceleri kaygılı bir şekilde izlediklerini kaydetti. Bilici, işkenceyi savunan ve duyarsız kalan vali ve kaymakamların da suça ortak olduğunu söyleyerek, özellikle cumhuriyet savcılarının işkenceye karşı etkin bir mücadele vermesi gerektiği uyarısında bulundu.

‘İŞKENCEYİ AÇIĞA ÇIKARANLAR HEDEF ALINIYOR’

İşkencenin artmasının tehlikeli süreçleri beraberinde getirdiğini kaydeden Bilici, “İşkenceyi yapanlar değil, işkenceyi açığa çıkaran basın mensupları hedef alınmakta. Böylesi bir yaklaşım ise son derece tehlikelidir. Bu pratik işkence yapanı korumaktır. Güç vermektir. Mülki idari amirlerine düşen, bunları yapanları yargı önüne çıkartmaktır. Koruması değildir” şeklinde konuştu.

HAKKARİ VALİSİNE TEPKİ

Hakkâri Valiliği’nin köylülere ilişkin yapılan işkence hakkında yaptığı “hukuka uygundur” açıklamasını sert sözlerle eleştiren Bilici, “Eğer yaptıkları gözaltı hukuka uygunsa, uygun olmayanın nasıl olduğunu çok merak ediyorum? Yapılan hiçbir işkence hukuka uygun olamaz. Tam tersine hukukun bütün ilkeleri çiğnenmiştir. Valinin açıklaması köylüleri işkence yapanlardan daha çok incitmiştir” diye belirtti.

‘İŞKENCE KÖYLERİN BOŞALTILMASINA YÖNELİKTİR’

Operasyon bölgelerinde yapılan işkencelerin tamamen keyfi bir şekilde yapıldığını kaydeden Bilici, bunu devletin yeni bir stratejisi olarak değerlendirdi. Bilici, köylülere yönelik özel işkence politikasının nedenini şu sözlerle özetledi: “Köylülerin üzerinde büyük bir baskı uygulanıyor. Baskı köylerin boşaltılıp insansızlaştırılmasına yöneliktir. Köylülerin yerini terk etmesini sağlamasıdır. İşkence ile bu algıyı yaratmaya çalışıyorlar. 90’lı yıllarda 4 bin 500’ün üzerinde köy yakılıp yıkıldı, boşaltıldı. Ne oldu, devlet şuanda yaptığı mağduriyeti gerçek olmasa da karşılamak zorunda kaldı. Devlet yaptığı politikalara mahkûm edildi. Dolayısıyla aynı politikayı tekrarlamanın faydası yoktur.”

EN SON EKLENENLER