Bülbül: Suçluyu bulmamak suçtur

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, Pendik’teki ölüm tehdidi yazısının münferit değil, sistematiktir saldırı olduğunu belirterek, tüm bileşenleriyle Alevilerin buna göre hareket etmesi gerektiğini vurguladı.

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, hafta başında İstanbul/Pendik’te bir apartmanın duvarına çarpı işaret konularak ‘Alevilere Ölüm’ yazılmasına ilişkin ANF’ye konuştu. Bülbül, Alevilere yönelik bu tarz saldırıların ilk olmadığını hatırlatarak, “Bu, devletin sistematik politikasıdır. Kamuoyunun belli bir kesiminde bu tür olaylar farklı algılanıyor. Sanki her hangi bir insanın canı sıkılmış ve tesadüfen böyle bir yazı yazmış gibi ama bu işaretlemeyi Maraş’tan beri biliyoruz. Irkçı, faşist, tekçi sistemlerin yöntemlerinden birisidir. Devletin de yetkili kurumlarında bu olay umursanmıyor. O zaman bunun ortaklarıdır. Suçluyu bulmamak suçtur” dedi. 

ALEVİLERİ TEHDİT OLARAK GÖRÜYORLAR

Alevilerin sistemi rahatsız ettiğini kaydeden Bülbül, şunları söyledi: “Sisteme itiraz eden; insan, toplum ve doğa ilişkileri; hak ve hakikat açısından sistemin ırkçı, tekçi, müesses nizamını kabul etmeyen Alevileri, sistem içinde kendilerine bir tehdit olarak gördüklerinden ‘bir gece ansızın gelebililiriz’ diyorlar. Efrîn ve Kobanê için de bu sözler söylendi.”

MÜNFERİT DEĞİL, SİSTEMATİKTİR

Alevi kurumlarına ve Alevi halkına çağrıda bulunan Bülbül, Pendik’te yapılanın münferit değil, sistematik bir saldırı olduğunu kaydeden Bülbül, şunların altını çizdi: “Bunun karşısında Alevi kurumlarına, toplumuna ve paydaşlarına bir görev düşüyor. Hüseynî ve Zeynebî bir duruş gösterilmeli. Hüseyin, Kerbela’da Yezid’e karşı özgürlük, adalet, eşitlik istediği için katledildi. Zeynep Ana tüm bu katliama tanık olduktan sonra çıplak bir şekilde deveye bindirildi ve Yezid’in huzuruna götürüldü. Yezid’den aman dileyeceği sanıldı. Zeynep Ana ise Yezid’in yüzüne tükürüp ‘senden merhamet dilemek, adalete, mehavate ve hakikate zuldür’ dedi. Bizim de bugün hem Hüseynî hem de Zeynebî duruş sergilememiz gerekiyor.” 

EN SON EKLENENLER