‘Cenazeler tanınmasın diye doğum lekeleri bile yok ediliyor’

Malatya Adli Tıp Kurumu’na getirilen HPG ve YPS’lilerin cenazelerinde işkence izlerinin olduğunu söyleyen Malatya MEYA-DER Temsilcisi Yusuf Bulut, aileler tanımasın diye kiminin bedenindeki doğum izlerinin dahi tahrip edildiğini söyledi.

Malatya Adli Tıp Kurumu’na son aylarda getirilen HPG ve YPS’lilerin cenazelerinin bir çoğunda kimyasal kullanıldığına dair bazı bulguların olduğunu ve cenazelerin tahrip edildiğini söyleyen kapatılan Malatya Mezopotamya Yakınlarını Kaybedenlerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEYA-DER) Temsilcisi Yusuf Bulut, defalarca talep etmelerine rağmen cenazelerin kendilerine gösterilmediğini, ancak ailelerden aldıkları bilgiler doğrultusunda bir çok cenazede işkence izlerinin olduğunu ifade etti.

KİMYASAL ŞÜPHESİ

Yakınlarını kaybeden ailelerin cenazelerini almak için Malatya Adli Tıp’a geldikten sonra günlerce cenazelerini alamamanın yanı sıra, cenazelerin de tanınmaz bir halde olduğunu ifade eden Bulut, “Aileler cenazeleri görüp geldikten sonra cenazelerde büyük tahribatların olduğunu söylüyorlar. Biz bu durumu defalarca savcılığa bildirdik. Ancak herhangi bir sonuç alamadık. Cenazeleri görmek istedik, ancak göstermediler. Bu da kimyasal kullanıldığı bilgisini güçlendiriyor. Yoksa niye göstermesinler bize?” diye sordu.

‘AİLELER CENAZELERİNİ TANIYAMIYOR’

Bulut, Adli Tıp Kurumu’na gelen ailelerin cenazelerine ilişkin verdiği bilgileri şöyle sıraladı: “Çocuklarının tanınmaz hale getirildiğini, cenazelerin çoğunun yandığını ve ciddi tahribatlar olduğunu söylüyorlar. Bundan kaynaklı ailelerin çoğu cenazelerini tanımakta güçlük çekiyor. DNA verip gidiyorlar. Daha sonra sonuç belli olduktan sonra gelip cenazelerini alıyorlar. Kiminin yüzünün yarısının olmadığı, kiminin ise bedenindeki doğum izinin tahrip edilmesinden kaynaklı tanınmadığı söyleniyor. En son Adıyaman’dan gelen cenazelerden 3 tanesini ben de gördüm. Torbanın içinde parça halindeydi. 7 cenazenin geldiğini söylediler. Ancak bazı aileler cenazelerini tanıyamadılar. Diğerlerinden cenaze diye bir şey yoktu, parçalı halde gelmişti. Ellerinde, ayaklarında yanık izleri varmış. Kimyasal kullanıldığından şüpheleniyor aileler. “

‘AİLELER GÜNLERCE BEKLETİLİYOR’

Teşhis edilmesine rağmen birçok ailenin cenazesini günlerce alamadığını ifade eden Bulut, “Genelde aileleri çocuklarının yaşamlarını yitirdiği yere gönderiyorlar. Ancak orada da yeteri kadar bilgi verilmiyor. Buraya geliyorlar. Burada bir saat içerisinde bitirilecek işlemleri bazen akşama kadar sürüyor. Örneğin Bingöl’den gelen bir cenaze vardı. Oradan kendilerine eksik yazı vermişler. Savcı tekrardan yazı istemiş, aile bekliyor. Perişan oldu buralarda” dedi.

KİMSESİZLER MEZARLIĞINDA 20’NİN ÜSTÜNDE CENAZE VAR

Gelen cenazelerin otopsi sonuçları hakkında bilgi sahibi olamadıklarını ve kimsesizler mezarlığında 20’nin üstünde cenaze olduğunu kaydeden Bulut, “Aileleri yeterince mağdur ettikten sonra cenazeler veriliyor. Burada bazen 3 ya da 4 gün bekleyen aileler oluyor. Birçok aile cenazeye bakınca kendi çocukları olup olmama konusunda tereddüt ediyor. Yanlışlıkla götürülen cenazeler oldu. Gömülüyor, sonra mezar tekrar açılıyor. Bu ailelere eziyet. 15 Temmuz’dan önce cenaze gelince arayıp bizi bilgilendiriyorlardı. Darbe girişiminden sonra bu konuda da bize bilgi vermiyorlar. Savcılık dahil, kimse bu konuda bilgi vermiyor. Onlar ceset diyor, biz cenaze dediğimiz için bile tepki gösteriyorlar. Beni de gözaltına almaya çalıştılar. Aileler insanlık dışı hakaret ile karşı kaşıya olduklarını söylüyorlar” dedi.

EN SON EKLENENLER