Danıştay Sur’daki kamulaştırma kararına yapılan itirazı reddetti

Danıştay, Bakanlar Kurulu’nun “acele kamulaştırma” ilan ettiği Sur’da oturan bir yurttaşın kamulaştırma kararının iptali için açtığı davayı reddetti. Bakanlar Kurulu’nun acele kamulaştırma kararının hukuka aykırı olmadığını savunan Danıştay, mahkemenin yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacıdan tahsil edilmesine karar verdi.

Danıştay 6. Dairesi, Bakanlar Kurulu’nun Sur ilçesindeki taşınmazlar için verdiği acele kamulaştırma kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için evi yıkılacak olan bir yurttaşın yaptığı başvuruyu reddetti. Bakanlar Kurulu, 21 Mart 2016’da Resmi Gazete’de yayınladığı kararla, Sur ve Yenişehir ilçelerindeki 15 mahallede bulunan 6 bin 300 parsel için “acele kamulaştırma” kararı verdi. Sur ilçesi İskender Paşa Mahallesi’nde bulunan evi kamulaştırılan Gülsema Kaşan, kararının iptal edilmesi ve yürütmenin durdurulması için Başbakanlık ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı aleyhine Danıştay’a dava açtı. Kaşan dava dilekçesinde, bütün ilçedeki taşınmazları kapsayan “acele kamulaştırma” kararının soyut olduğu, her parsel için ayrı ayrı karar oluşturması gerektiği, mülkiyet hakkının ihlal edildiğini, yasaya aykırı olan “acele kamulaştırma” kararının iptal edilmesini talep etti.

Dava kapsamında Başbakanlık adına Danıştay’a yazılı savunma gönderen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, riskli alan ilan edilen Sur’da sağlıksız yapılaşmanın üst düzeyde olduğu, çatışmalar nedeniyle ilçede oluşan mağduriyetlerin ivedilikle giderilmesi için bu kararının alındığını ileri sürerek, davanın reddedilmesini talep etti.

DANIŞTAY’A GÖRE KAMULAŞTIRMA YASAYA UYGUN

Davada görüş veren Danıştay Tetkik Hakimi, Bakanlar Kurulu’nun dokusu bozulan ve kullanılamaz hale gelen Sur ilçesinin önemi ve özelliğini dikkate alarak, bütünlüğünün sağlanması için “acele kamulaştırma” kararı aldığını ileri sürdü. Acele kamulaştırma kararında “kamu yararı” olduğunu savunan hakim, Bakanlar Kurulu kararının yasaya aykırı olmadığını savundu. Dava dosyasındaki bütün belgeleri ve tetkik hâkiminin görüşünü inceleyen Danıştay 6. Dairesi oybirliği ile aldığı kararla davanın reddine yönelik karar verdi. Danıştay, ret kararının gerekçesinde mülkiyet hakkının korunması konusunda yasalar, Anayasa ve AİHS’te yer alan hükümlere atıfta bulundu. Bakanlar Kurulunun acele kamulaştırma kararının 4 ayrı nedenle alındığı savunulan kararda, bu nedenlerden birincisinin riskli yapılardan kaynaklanan afet riskinin ortadan kaldırılması, ülkenin ve dünyanın kültürel zenginlikleri arasında yer alan Suriçi bölgesiyle bağdaşmayan yapıların ortadan kaldırılarak uyumlu hale getirilmesi, alandaki kültürel varlıkların restorasyon, bakım, onarım, güçlendirme ve iyileştirme çalışmalarının yapılması ile “terör olayları” sonucunda zarar görün yapıların yıkım ve yenileme çalışmalarının yapılması olduğu ileri sürüldü. Kararda belirtilen bu 4 nedenle Bakanlar Kurulu kararının Kamulaştırma Kanunu’nda öngörülen acillik yönünden gerçekleşmiş olduğu öne sürüldü.

EVİNİ KAMULAŞTIRAN BAKANLIĞIN AVUKATLIK ÜCRETİNİ DE ÖDEYECEK

Uyuşmazlığa konu Sur’da gerekli ve ayrıntılı çalışmaların yapıldığı, bunun sonucunda bölgenin riskli alan ilan edildiği savunulan kararda, “Bu riskli alan ilanı doğrultusunda bölgenin sağlıklı yapılaşmasının, taşınmaz kültür varlıklarının ihya ve restorasyon çalışmalarının ivedilikle aslına uygun olarak tamamlanmasının sağlanması hedeflendiği, acele kamulaştırmaya konu taşınmazların mahalle, ada ve parsel numarası gösterilmek suretiyle tek tek belirlendiği, ancak alanın bütünlüğü göz önünde bulundurularak yukarıda belirtilen sebeplerle ve kullanılamaz halde bulunan bölgenin kent çeperinde çöküntü alanı oluşumunun önlenmesi, imar ıslahının bir an önce yapılabilmesi için acele kamulaştırma kararının alındığı sonucuna varıldığından dava konusu Bakanlar Kurulu kararında hukuka aykırılık görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle davanın reddine” yönelik karar verildiği belirtildi.

Mahkeme, davalı olan Bakanlığın avukatlık ücreti ve yargılama gideri olan 2 bin 53 TL’nin davacı olan Gülsema Kaşan’dan 12 eşit taksit halinde tahsil edilmesine karar verdi. Kaşan, karara karşı Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na itirazda bulundu.

EN SON EKLENENLER