‘Dayatılan anayasaya ‘hayır’ demek ödevdir’

16 Nisan’da yapılacak olan halk oylamasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan akademisyen ve anayasa hukukçusu İbrahim Kaboğlu, anayasanın barış projesi olduğunu ve devlet tarafından bir tür savaş projesi olarak dayatılan bir anayasaya hayır demenin her yurttaşın ödevi olduğunu söyledi. 

Anayasa hukukçusu ve akademisyen İbrahim Kaboğlu referanduma ilişkin PİRHA’ya değerlendirmelerde bulundu. Kaboğlu, şu anda bir referandum kampanyası sözcüğünü kullanamayacağımız derecede tek yanlı bir dönemde olduğumuzu belirtti.

“HAYIR DİYENLER TERÖRİZE EDİLİYOR”

Kaboğlu, “Bütün iktidar partisi, muhalefet partisi, külliye, hükumet ve bütün devlet güçlerinin evet için seferber edildiği, hayır diyenlerin farklı düşünenlerin medyaya giriş hakkının olmadığı, üstelik onların devlet tarafından resmen terörize dildiği bir ortamdayız” dedi. Kaboğlu böyle bir ortamda anayasal referandum kampanyasından söz etmenin mümkün olmadığını vurguladı.

“YÜRÜTÜLME TARZI BİLE HAYIR DEME NEDENİ”

İçinde bulunduğumuz sürecin hem hukuk dışı, hem tek yanlı, hem de demokratik meşruluğunun tartışmalı ve zor bir süreç olduğuna dikkat çeken Kaboğlu “Sürecin bu şekilde yürütülme tarzı bile neden hayır denilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Belki de demokrasi için hayır demek lazım. Hukuk için hayır demek lazım, Türkiye’nin barışı için hayır demek lazım” şeklinde konuştu.

Anayasanın bir barış projesi olduğuna dikkat çeken Kaboğlu şunları ifade etti:

“Yani anayasa Türkiye barışını sağlayacaksa buna anayasa denir. Ancak devlet tarafından bir anayasa değişikliği savaş yöntemleriyle ve bir tür savaş projesi olarak lanse edilirse, dayatılırsa o zaman buna hayır demek herhalde Türkiye Cumhuriyetinin her yurttaşının sadece hakkı değil bir ödevidir.” 

EN SON EKLENENLER