DİDF: AB ülkeleri işgale göz yumuyor

Türk devletinin Kuzey-Doğu Suriye’ye karşı başlattığı işgal saldırılarına tepkiler artıyor. Saldırılara ilişkin açıklama yapan Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF), Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD ve Rusya’nın onayı ile işgal harekatı başlattığına dikkat çekti. “Senelerdir terör örgütü IŞİD’e karşı büyük bedeller ödeyerek insanlık düşmanı bu örgüt yenilgiye uğratan, hakim olduğu bölgede farklı uluslardan ve inançlardan halkların barış içerisinde yaşamasını sağlayan SDG tarafından kontrol edilen Rojava’da, “terörle mücadele” adına “güvenli bölge” oluşturma iddiası hiç bir şekilde gerçeği ifade etmiyor” denilen DİDF açıklamasında şunlar belirtildi: “Saldırı, istikrarlı olan bu bölgeyi daha istikrarsız hale getirecek, milyonlarca insanın Suriye’yi terk etmesine neden olacaktır.

Fırat’ın doğusuna yönelik başlatılan sözde “Barış Pınarı” işgal girişimi ve savaş, her şeyden önce IŞİD terör örgütünün yeniden bölgede güçlenmesinin önünü açarak, bölgenin yeniden yaşanmaz hale gelmesine neden olacaktır. Bu girişim bölgeye huzur ve barış değil, daha fazla ölüm, kan, gözyaşı ve kaos getirecektir. Ve bu durumda asıl kaybeden bölgede yaşayan Türk, Kürt, Arap ve diğer milliyetlerden halklar olacaktır. Halk nezdinde itibar kaybeden AKP, Kürt düşmanlığı, milliyetçilik ve militarist politikalarla iktidarını korumaya çalışıyor. Ama bu politikalar Türkiye halkına, emekçilerine de yarar değil, büyük zararlar getirmektedir.”

SURİYE’NİN KADERİNİ SURİYE’DE YAŞAYAN HALKLAR BELİRLEMELİ

İşgal saldırılarının bir an önce durdurulması gerektiği vurgulanan açıklamada, tek çözümün tüm halkların ve inançların eşit bir şekilde yaşayabileceği demokratik bir Suriye’nin inşa edilmesi olduğu kaydedildi. Ne ABD ne Rusya ne de Türk devletinin emperyalist emelleri uğruna Suriye’nin içişlerine müdahale edilmemesi gerektiğinin altı çizilen açıklamada, “Suriye’nin kaderini Suriye’de yaşayan halklar belirlemelidir.

AB ve Türkiye arasında imzalanan mülteci anlaşmasının bozulmaması ve bölge üzerindeki çıkarları gereği, AB ülkeleri de bu işgale göz yummaktadır. Avrupa ülkelerinden IŞİD’e katılan ve bugün Kürt bölgesinde tutuklu bulunan katillerin geldikleri ülkelerde yargılanması engellenmekte, bütün masrafları Rojava yönetiminin üzerine yıkılmaktadır. Mültecilerin her şart altında AB’ye gelmesini engelleme görevi verilen Türkiye’nin, bu hukuksuz girişimine sessiz kalınmakta, işlenen suça ortak olunmaktadır. AB ülkeleri Türkiye’ye silah satmaktan derhal vazgeçmelidir.

Bu işgal sadece bölge halklarının yaşamını değil, binlerce kilometre uzakta olsa da, Avrupa halklarını da etkileyecektir. Rojava’nın insanlığa ve hukuka aykırı biçimde işgal edilerek bölge halkının bir kez daha yıkıma uğratılmak istenmesine “hayır” diyelim, tüm işgalci güçlerin Suriye’den çekilmesini talep edelim. Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde savaşa karşı yapılacak etkinliklere katılarak, halkların kardeşliğini ve barış talebini güçlendirelim” denildi.

EN SON EKLENENLER