Eğitim sendikaları YÖK’ün ’baraj’ kararını değerlendirdi: ’Umut tacirliği’

YÖK, yaklaşık 2,8 milyon adayın başvurması beklenen 2022 yılı üniversite sınavının birinci aşaması Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve ikinci aşaması Alan Yeterlilik Testleri (AYT) için alınan kararları açıkladı. Buna göre, baraj puanı uygulaması kaldırılırken, sınav süresi 135 dakikadan 165 dakikaya uzatıldı.

Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay ve CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, kararı değerlendirdi.

Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, pandemi döneminde eğitim kayıplarının telafi edilemediğine ve başarının düştüğüne değinerek, iktidarın baraj puanlarını bu nedenle telafi etmeye çalıştığını söyledi. Kurul şu değerlendirmeyi yaptı:

“BUNUN SONUCU DİPLOMALI İŞSİZLER DEMEK”

“AKP-MHP iktidar döneminde yüksek öğretimde nitelik kaygısı ortadan kalktı. Nicel olarak büyüme hedefi eğitimin nitelik sorunu başta olmak üzere, barınma, geçinme gibi bütün bunların tamamını atladı. Pandemi tüm okulları etkiledi. Uzaktan eğitim yapıldığı için puanları çok düşürdü. Telafi dersleri yapılmadı. Üniversite sınavına giren birçok öğrenci barajı tutturamadı. Üniversite  kontenjanları doldurulamadı, derslikler boş kaldı. Siyasal iktidarın bu hamlesi, öğrenme kayıplarını gidermeye dönük bir telafi bence.

Sınav puanlarında ciddi bir düşüş olacağını görüyorlar ki TYT, AYT taban uygulaması kaldırmış oldular. Üniversitelerde öğrenciler için kaç tane halihazırda sandalye varsa onun tamamı bu sene doldurulmuş olacak. Bu da yine bir nicel bir gelişmelere yol açacak. Bu nicelleşmenin sonucu diplomalı işsizler demek. Umut pompalıyorlar. Ama umudun ardından, öğrencinin mezuniyet sonrasında çalışacağı işi güvenceye alamıyorlar”

“YAPILAN SADECE UMUT TACİRLİĞİ”

Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay ise sorunun üniversite okumak değil, mezun olduktan sonra iş güvencesi olduğunu belirterek yaşanılan durumu umut tacirliği” olarak değerlendirdi. Özbay, yaptığı değerlendirmelerde şunları söyledi:

“Her yere üniversite açma politikasının bir sonucu üniversitelerin kontenjanları bile dolmuyor bina yapmakla üniversite olmuyor akademik kadroları bile yok. Bu gibi sıralama sınavlarında sınavın yönteminin asla önemi yoktur. Çünkü yöntem bütün adaylar için değişir. Yapılan sadece umut tacirliğidir. Daha iyiymiş algısı yaratıyorlar. Meselenin baraj değil, sınav sisteminin kendisi olduğunu, barajı kaldırmanın ‘barajı geçemeyen şu kadar öğrenci var’ haberlerinin önüne geçme niyeti taşıdığını, oysa odaklanılması gereken yerin, birkaç yıldır öğrencilerin büyük kısmının Türkçe ve matematik gibi temel 2 derste bile çok düşük netler çıkarabilmesi olduğunu biliyoruz”

Özbay, ortaöğretim başarı puanının adil ve şeffaf dağıtılmadığını bu nedenle yerleştirmede adaletsizliğin artacağını belirtti.

“DEVLET BAHÇELİ ‘PUANLAR DÜŞÜRÜLSÜN’ ÇAĞRISI YAPTI. YÖK, ‘EMREDERSİNİZ’ DEDİ”

CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya ise şunları söyledi:

“215 üniversite açtık diyen bir siyasal anlayışla karşıyayız. Üniversiteyi bitiren her 3 gençten biri işsiz. Üniversiteye girmek her gencin işsizlik sorununu 5 sene öteliyor. Öğrencinin yurt sorununu, burs sorunu çözmeden üniversiteye kayıt olmuş gibi göstermekten başka bir şey değildir. Devlet üniversitelerinden çok vakıf üniversitelerini doldurmaktır bu hamle. Devlet Bahçeli ‘puanlar düşürülsün’ diye çağrı yaptı. YÖK, ‘emredersiniz’ dedi. Tamamını kaldırdı.

Z kuşağını, her türlü hamle yaptılar elde edemediler. Şu anda boş bulunan fakültelere öğrenci gönderecek. Rektörlerin birçoğu da kendi yandaşlarına kadro bulmak için öğrencinin gelmesini bekliyor”

EN SON EKLENENLER