Garip Dede Dergahı Başkan Yardımcısı ve Türkiye Ayakkabıcılar Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı Celal Çetin ile Alevi iş adamlarının durumunu ve Garip Dede Dergahının hizmetlerini konuştuk.Çetin cemevlerinin yasal statüye kavuşmasını istedi.
“CEMEVLERİ YASAL STATÜYE KAVUŞMALI”
Çetin ilk olarak cemevlerin ibadethane olarak kabul edilmesini vurgulayarak, “Ben bir iş adamı olarak aynı zamanda vergi ödüyorum zamanında daha büyük bir şirketin vardı. Şu anda biraz küçüldük ama biz de vergi ödedik. O vergilerimizle biz camiye kesinlikle karşı değiliz imama karşı değiliz ama bizim de ibadetimiz kabul edilmedi kaldı ki biz zaten kendi bütçemizle dedelerimizin desteklemeye çalışıyoruz. Biz yine bir şey istemiyoruz sadece ve sadece Cem evlerimizin ibadethane olmasını istiyoruz. Yasal statüye kavuşursun başka bir şey istemiyoruz” şeklinde konuştu.
“BİZ BEDEL ÖDEDİK, BİZİ YOK SAYAMAZSINIZ”
Bu ülkede 25 milyon Alevi yaşadığını ve Alevi toplumunu yok sayılamayacağını belirten Çetin, “Biz bu ülkede Bedel vermiş insanlarız. Benim dedem Birinci Dünya Savaşı’nda askere götürmüşler ve bir daha ben dedemin mezarını araştırdığım halde bulamadım. Benim Babam dedem askere gittiğinde 2 yaşındaymış. Biz bu ülkede bedel ödemişiz. Bizi yok sayamazsınız” dedi.
“ALEVİ OLDUĞUM İÇİN BENDEN ALIŞVERİŞ YAPMAYANLAR OLDU”
Türkiye Ayakkabıcılar Federasyonu genel başkan yardımcısı olan Çetin, aynı zamanda İstanbul Ayakkabıcılar odasında da yönetim kurulu olduğunu söyleyerek Alevi işadamlarının durumlarını şöyle değerlendirdi:
“Benim herkes Alevi olduğumu bildir ben Garip Dede dergahında başkan vekiliyim. Yıllarca garip dedenin kuruluşundan beri de yani 1994’ten beri burada hizmet vermekteyim. Benim Alevi olduğumu öğrendikten sonra benden alışveriş yapmayan müşterilerim oldu. Ama ne olursa olsun ben Aleviliğin den gurur duyuyorum. Ama gerçekten alevi olduğu için Dışlanan iş adamları var. Bu da üzücü bir şey. Biz vergi ödüyoruz ama o verginin de bize dönüşü olması lazım. “
“CEMEVİNİ YAPTIĞIMIZ İÇİN YARGILANDIK”
1994 Yılından beri Garip Dede Dergahında hizmet verdiğini söyleyen Celal Çetin, “1996 yılında mevcut bina yaparken mevcut yerimiz bize ait değildi. Tapumuz yoktu. O gün binayı yaparken bizi 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandık. Hakim bize burayı neden yaptınız diye sordu bizde kendimize villa yapmadık, insanların ibadet edebileceği bir yer yaptık cezamız Neyse çekmeye hazırız dedik. Bütün 11 yönetim kurulu üyemizin de ifadesi aynıydı. 5 ay sonraya mahkeme atıldı daha sonra Başbakan Bülent Ecevit’in affıyla davamız düştü. Şimdi geldiğimiz durumda geldiğimiz durum iyi bir noktada Tabii ki takdir halkımızındır. Çünkü burası onların katkılarıyla var. Şu anki durumda Semah kurslarımız oluyor kadın kollarımızın faaliyetleri var. Hafta sonları Özellikle yazın çeşitli etkinlikler yapıyoruz bu etkinlikler söyleyişi karşılıklı konuşma zaman zaman bilgilendirme konser gibi birçok etkinlik yapıyoruz. İnsanlarımız memnun ve insanlar bu memnuniyetlerini dile getiriyorlar. İyi bir uyumla çalıştığımız yönetimiz var. İnşallah daha da iyi hizmetler yapacağız tek sorunumuz var bizim mevcut geldiğimizde hizmet yapamıyoruz şu anda bir baraka dediğimiz yerlerimiz var. Özellikle cenaze hizmetleri yürütüldüğü yer tam olarak sağlıklı değil, kurban kesimi yaptığımız yerimiz de sağlıklı değil. Bu vesileyle biz belediyeye birkaç müracaatta bulunmamıza rağmen hemen henüz net bir cevap alamadık. Umarım Önümüzdeki süreçte belediyenin de desteğiyle ilave bloklar yapmaya çalışacağız” şeklinde sözlerini sonlandırdı.