Gazeteci Karataş: Ben suçluysam onlar da suçlu

“DTK soruşturma” kapsamında yargılanan Evrensel Gazetesi Yazarı Yusuf Karataş, AKP’de milletvekili, parti sözcülüğü ve danışmanlık gibi görevlerde bulunan kişilerin DTK’nin kuruluşunda yer aldığını ve toplantılarına katıldığına dikkat çekerek, “Ben suçluysam onlar da suçlu” dedi.

Diyarbakır’da yürütülen “DTK soruşturması” kapsamında 27 Temmuz’da tutuklanan, yapılan itiraz üzerine 22 Eylül’de tahliye edilen Evrensel Gazetesi Yazarı Yusuf Karataş hakkında “Örgüt kurmak ve yönetmek” iddiasıyla 15 yıldan 22.5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın duruşması, Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Karataş ve avukatlarının hazır bulunduğu duruşmayı, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan, DTK Başkanlık Divanı Üyesi Musa Farisoğulları, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ve Türkiye Yazarlar Sendikası Diyarbakır Temsilcisi Vecdi Erbay’ın yanı sıra çok sayıda kişi izledi.
KARATAŞ SAVUNMA YAPTI 
Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasıyla başlayan duruşmada, Karataş savunma yaptı. Üzerine atılı suçlamaları reddeden Karataş, üyesi olduğu EMEP’i temsilen DTK’de yer aldığını ifade ederek, partisinin siyasi görüşleri doğrultusunda DTK’de konuşmalar yaptığını ve çalıştaylarına katıldığını söyledi. DTK’nin 2005 yılında kurulan yasal bir sivil toplum platformu olduğunu hatırlatan Karataş, bugün iktidar partisi olan AKP’de milletvekili, parti sözcülüğü ve danışmanlık gibi görevlerde bulunan kişilerin DTK’nin kuruluşunda yer aldığını ve toplantılarına katıldığına dikkat çekerek, “Ben suçluysam onlar da suçlu” dedi.
‘ÖNCE BU SORUNUN AÇIĞA ÇIKMASI GEREKİYOR’
DTK’nin 2012 yılında yapılan yeni Anayasa çalışmaları kapsamında görüşlerini sunmak için Meclis’e davet edildiğini anımsatan Karataş, şöyle dedi: “DTK, bir taraftan devletin kurucu metni olan Anayasa için Meclis’e çağrılıyor,  diğer taraftan da ‘Devleti yıkan bir terör örgütü’ olarak gösteriliyor. Ben yargılanmadan önce bu sorunun açığa çıkması gerekiyor.”
Karataş,  DTK’nin çalışmalarına 2011 yılında katılmasına rağmen DTK’nin kurucusu olarak suçlanmanın gülünç olduğunu söyledi. DTK soruşturması kapsamında 2008-2013 yılları arasında 5 yıl boyunca dinlendiğini, dinleme kayıtlarının bağlamından kopuk, çarpıtılarak kurgulanmış bir şekilde tutanaklara geçirildiğini ifade eden Karataş, “Konuşmalarım kesilmiş başka bir şeye dönüştürülmüş. Toplantıda hitap olarak kullandığım arkadaş kelimesi, tutanakta ‘Bahoz Erdal’ olarak ifade edilmiş” dedi. KCK operasyonları kapsamında gözaltına alınan Kürt siyasetçiler için düzenlenen basın açıklanmasına bir gazeteci olarak katıldığını kaydeden Karataş, seçilmiş Kürt siyasetçilerin tutuklanmasını ve gözaltına alınmasını doğru bulmadığını söyledi. Karataş, suçsuz olduğunu vurgulayarak, beraatını istedi.
DELİLLER HUKUKA AYKIRI 
 Ardında söz alan avukat Leyla Han Tüzel, dava dosyasının tamamının hukuka aykırı delillerden oluştuğuna dikkat çekerek, bunlar üzerinden yargılama yapılamayacağını vurguladı. DTK soruşturmasını yürüten 13 hakimden 9’unun meslekten ihraç edildiğini bunlardan 4’ünün de tutuklandığını hatırlatan Tüzel, hukuka aykırı bir şekilde elde edilen bu delillerin dava dosyasından çıkartılmasını istedi. Avukat Tugay Berk ise, müvekkilinin katıldığı basın açıklaması ve toplantılarda kendi görüşünü ifade ettiğini, bunun da düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu dile getirdi.
Avukat savunmaları ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, avukatların talebini reddederek, eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı Ocak ayına erteledi.

EN SON EKLENENLER