Nuriye Gülmen ile Semih Özakça’nın açlık grevi 119’uncu gününe girerken, siyasi partiler, sendikalar, demokrasi ve kitle örgütleri bir araya gelerek “Nuriye ve Semih İçin Dayanışma Platformu”nun kuruluşunu deklare etti.
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edildikten sonra eyleme başlayan, ardından açlık grevine giren akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça için dayanışma platformu kuruldu.
Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın açlık grevi bugün 119’uncu gününe girerken, siyasi partiler, sendikalar, demokrasi ve kitle örgütlerinin yer aldığı “Nuriye ve Semih İçin Dayanışma Platformu”, kuruluşunu deklare etti. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi’nde yapılan basın toplantısında platform adına Zarife Çamalan açıklama yaptı. Çamalan, cezaevinde tutuklu bulunan Nuriye ve Semih’in sesleri olmak ve taleplerinin kabul edilerek serbest bırakılmalarını sağlamak için mücadele edeceklerini belirtti.
‘CESARETLE BU GİDİŞATA DUR DİYECEĞİZ’
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan KHK’ler ile binlerce kamu emekçisinin ve eğitimcinin ihraç edilerek işsiz bırakıldığını, yüzlercesinin ise tutuklandığını hatırlatan Çamalan, hak savunucuları olarak cesaret ve kararlılıkla bu gidişata “dur” diyeceklerini vurguladı.
‘ZULME DİRENMEK İNSAN ONURUNUN GEREĞİDİR’
Yükselen itiraz ve tepkilerin hak ve özgürlüklerin umudu olduğunu ifade eden Çamalan, Nuriye ve Semih’in direnişine değinerek, şöyle devam etti: “Açlıkla terbiye edilmek istenen ama umudun, direnişin, boyun eğmemenin inancı ile direnerek işlerini geri isteyen kamu emekçileri Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, 119 gündür açlık grevi ile seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Her gün biraz daha ölüme, sakat kalmaya yaklaşmaktalar. İki kamu emekçisi, 120 gün Ankara İnsan Hakları Anıtı önünde ‘İşimizi geri istiyoruz’ diyerek oturma eylemi yapmış ve bu taleplerine herhangi bir karşılık bulamayınca eylemlerini açlık grevine çevirmişlerdir. Haksızlığa ve zulme karşı direnmek, insanlık onurunun bir gereği ve görevidir.”
‘AÇLIK GREVLERİNE HAPİSHANEDE DEVAM ETMEKTELER’
Nuriye ile Semih’in OHAL ve KHK zulmüne karşı tüm emekçiler için direndiklerini söyleyen Çamalan, “Hakları ellerinden alınmış, bir gecede işsiz, geleceksiz bırakılmış; açlığa ve onursuzluğa terk edilmiş bütün kamu emekçileri için direniyorlar. Her türlü hak arama ve itiraz yolu kapatılan bir ülkede, tüm emekçilerin haklarının verilmesi için direnme haklarını kullanıyorlar. Siyasal iktidar, açlık grevi yapan Nuriye ve Semih’e saldırdı ve onları tutukladı. Onlar haklı talepleri için başlattıkları açlık grevine, bulundukları zor koşullarda, hapishanede devam etmekteler” diye belirtti.
‘YÜKSEL DİRENİŞÇİLERİNE YAPILAN İŞKENCEDİR’
Yine Yüksel direnişçilerinden Mehmet Dersulu’ya ev hapsi verildiğini ve direnişinin engellenmeye çalışıldığını ifade eden Çamalan, Yüksel’deki eylemcilerin durumunu şu sözlerle paylaştı:
“Yüksel Caddesi’nde aynı taleple Esra Özakça da açlık grevi direnişinin 44’üncü gününde saldırılar ve işkenceler altında direnişine devam etmektedir. İşlerine geri dönmek için 239 gündür direnen Veli Saçılık, Nazife Onay ve Acun Karadağ her gün hedef gözetilerek plastik mermilerle vurulmakta ve işkence görmektedirler. Vücutlarına isabet eden çok sayıda göz yaşartıcı kimyasal içeren bilyeler nedeniyle yaralanmaktadırlar. Yüksel direnişçilerine yapılanlar işkencedir. Unutulmamalıdır ki, işkence insanlığa karşı suçtur ve bu suçun zamanaşımı yoktur. Yetkilileri uyarıyoruz; saldırmaktan ve işkence yapmaktan vazgeçin, bu kişiler sadece ve sadece işlerini istemekte ve oturarak seslerini duyurmaya çalışmaktadırlar.”
‘TALEPLERİ KABUL EDİLSİN’ DAYANIŞMASI
Yüksel Caddesi İnsan Hakları Anıtı’nın gözaltı işlemine derhal son verilmesi ve etrafındaki bariyerlerin kaldırılması çağrısı yapan Çamalan, “Biz aşağıda imzası bulunan demokratik kitle örgütleri, kurumlar, parti ve sendikalar, hapishane duvarlarının ardına kapatılan Nuriye ve Semih’in seslerine ses olmak, taleplerinin kabul edilmesi ve serbest bırakılmalarını sağlamak için mücadele edeceğiz. Nuriye, Semih ve KHK’ler ile ihraç edilen tüm emekçilerin işleri geri verilsin” diye belirtti.
VALİLİĞE: DEVRİMCİLER YASAĞI TANIMAZ
Ankara Valiliğinin yasağına da değinen Çamalan, “Basın açıklaması ve eylemlerin Ankara Valiliği tarafından yasaklandığı ilan edildi. Aslında var olan bir yasak, devrimci, demokrat ve Yüksel Caddesi’nde direnenler bu yasağı tanımamaktadır. Bizler devrimci partiler ve kuruluşlar olarak bu yasağı tanımadığımızı buradan duyuruyoruz” dedi.
120’NCİ GÜNÜNDE YÜRÜYÜŞ YAPILACAK
Öte yandan, Nuriye ve Semih İçin Dayanışma Platformu’nun taleplerinin açık olduğunu ve bu dayanışmanın zamanla büyüyeceğini belirten Esra Özakça ise, Nuriye ve Semih’in açlık grevinin 120’nci günü olan yarın (Perşembe) Selanik Caddesi’nden Sakarya Caddesi’ne kadar yürüyüş gerçekleştireceklerini bildirdi.
DAYANIŞMA PLATFORMUNDA YER ALANLAR
Nuriye ve Semih İçin Dayanışma Platformu’nda yer alan kurum, siyasi parti, demokrasi ve kitle örgütleri, insan hakları örgütleri ve sendikaların isimleri şöyle: “Alınteri, AKA- DER, Devrimci Parti, Devrimci Proleterya, Emekçi Hareket Partisi, Halk Cephesi, Halkevleri, Halkların Demokratik Partisi Ankara İl Örgütü, İnsan Hakları Derneği Ankara Şube, Kaldıraç, Kamu Emekçileri Cephesi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Sosyalist Dayanışma Platformu, Sosyalist Emekçiler Partisi, Türkiye Komünist Partisi.”