Dersimli Araştırmacı-Yazar Haydar Işık, 17 Aralık Cuma günü yaşadığı Almanya‘nın Münih kentinde uzun süre mücadele ettiği kanser dolayısıyla yaşamını yitirmişti. Yarın Maisach’ta toprağa verilecek Işık için Bayern eyaletinde bulunan Augsburg Cem Evi’nde Cem Erkanı ve anma yapıldı.
Haydar Işık’ın çocukları Murat Işık ve kızı Yüksel Mutlu ve ailesinin de hazır bulunduğu anmaya, KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç, FEDA Eşbaşkanı Demir Çelik, Selim Sadak, Osman Ergün, Dersim İnşa Kongresi Eşbaşkanı Hülya Yer ile Yeşiller Bavyera Eyalet Milletvekili Gülseren Demirel katıldı.
Salona “Seni Unutmayacağız, uğurlar olsun” pankartı asıldı.
Anma, Ağucan Ocağı’ndan Pir Ali Bali’nin rızalık almasıyla başladı.
Ardından çok sayıda kişi söz alarak, Işık’ın toprağına, halkına ve diline adanmışlıkla geçen yaşamını anlattı.
‘VASİYETİNİ YERİNE GETİRECEĞİZ’
KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç yaptığı konuşmada, “Haydar abi, Kürt halkı için çok büyük bir anlam ifade ediyor. Onun için ne desek azdır. Halkına ve toprağına sevdalı birisiydi. Kendisini en son 3-4 ay önce görmeye geldiğimde ‘Arkadaşlarımız nasıl? Kürdistan için mücadele eden gerillalarımız şehit düşüyor; boş durmayın, çalışın’ dedi. Kürdistan’ın herhangi bir yerinde ne olursa Haydar abinin aklı ordaydı. Haydar Abi, bir Dersimliydi ama onun kalbi dört parça Kürdistan için atıyordu. Bize düşen, onun vasiyetini yerine getirmek için bu mücadeleyi zaferle taçlandırmaktır. Sana sözümüz olsun; özgür Dersim ve Özgür Kürdistan için çalışıp vasiyetini yerine getireceğiz” dedi.
Ardından Haydar Işık’ın yaşamından kesitler içeren sinevizyon gösterisi yapıldı.
‘KÜRDİSTAN İÇİN MÜCADELE ETTİ’
Bavyera Eyalet Parlamentosu Yeşiller Partisi Milletvekili Gülseren Demirel ise, “Haydar hocanın üst kimliği hep Kürt’tü. Yazardı, aydındı; ama üst kimliği Kürt’tü. Hoca Dersim Alevisiydi ama buna rağmen Kürtler başkalarının camisine gitmesin diye Münih’te cami yaptırdı. Hoca’nın ‘Kürtler nasıl Yahudiler gibi bir arada olabilir. Yahudilikte farklı anlayışlar, dinler var ama saldırıya uğradıklarında bir araya gelebiliyorlar. Biz Kürtler olarak bunu nasıl sağlayabiliriz’ diyordu. Burada bu kalabalığı görünce, Kürdistan’ın tüm alanlarında kendisine karşı olan saygınlıklarını görünce çabalarının boşa çıkmadığını görüyorum. Hoca’nın bıraktığı mirası nasıl sürdürebiliriz diye soruyorum, seni unutmayacağız” diye konuştu.
‘DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ’
Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) Eşbakanı Demir Çelik de Kirmanckî yaptığı konuşmada, şunları belirtti: Herkes ölüyor ama herkese böyle sahip çıkılmıyor. Ailesinin başı dik olsun. Yazarımızdı, abimizdi. Onu saygı ve sevgiyle anıyorum. Bugün yüzlerce kişi burada ama salgın olmasaydı burada binlerce kişi olurdu. Hocanın emekleri boşa gitmeyecek. Dersim Katliamı’nı bizlere en iyi tanıtan insanlardan birisiydi. Eğer dilimize kültürümüze sahip çıkmazsak Haydar hocanın vasiyetini nasıl gelecek nesile aktaracağız. Özgür bir Kürdistan için değerlerimize sahip çıkarak Haydar Hoca’nın vasiyetini yerine getireceğiz. Oxir Bo (uğurlar olsun), yolun yolumuzdur.”
‘BİR TEK HASTALIĞIYLA BAŞ EDEMEDİ’
Yazar Haydar Munzur da Kürtler gibi soykırımın kıskacında olan bir halk için Haydar Işık’ın büyük bir kayıp olduğunu söyledi ve şunları ekledi: “Dersim İnşa Kongresi çalışmalarında bir aradaydık. Soykırıma karşı mücadele veren böylesi bir aydını kaybetmek ve yerini doldurmak çok zor. Haydar abiyi her gördüğümde aklıma asimilasyon ve soykırıma karşı mücadele geliyordu. Çizgisinden taviz vermeyen Haydar abimizin mirasını yerine getirme sözü veriyorum” dedi.
Dersim 38 Soykırım Karşıtı Derneği Turan Tekin, Işık’ın mücadeleyi hiçbir zaman elde bırakmadığını ancak bir tek bu hastalıkla baş edemediğini aktardı ve “Hızır yoldaşın olsun” diyerek uğurladı.
‘KÜRT HALKI BİRLİK OLACAK DİYORDU’
Kakşar Oramar ise kendisiyle olan bir anısını paylaştı: Hastalığına rağmen gelip Sterk TV’de misafirimiz oldu. Programımızı yaparken bana; ‘Ben Kirmanckî konuşacağım sen ise Kurmancî; nasıl olacak’ dedi. Ben Kirmanckî lehçesini anladığımı söylediğimde, ‘İşte bu’ dedi, ‘Demek ki Kürtler artık birlik için adım atıyor’. İlerleyen saatlerde ‘Keşke genç olsaydım da Dersim dağlarında gerilla olup 1938 soykırımının intikamını alabilseydim’ dedi. Hocanın istekleri ve mücadelesi çok büyüktü. Onun takipçisi olacağız.”
‘KÜRTLER ONUN SESİNİ DÜNYAYA DUYURACAK’
Dersim İnşa Kongresi Eşbaşkanı Ali Çatakçı, Haydar Işık’la 35 yıl fırtına boran dolu biryol arkadaşlığı yaptığını ifade etti. Onun soykırımın hafızası, Kürdistan’ın ulusal bilinci olduğunu kaydeden Çatakçı, “Haydar Işık, değerlerinden uzaklaşan insanları hiç kabul etmez, sevmezdi. Mücadele ettiği için sürgüne geldi ama burada baskılara maruz kaldı ve hiç yılmadı. PKK için başlatılan kampanyada Münih Parlamentosu’na imzaları teslim ettikten sonra, ‘bekle, evlerimiz basılacak’ dedi. Bir hafta sonra eşzamanlı evlerimiz basıldı ve Haydar hoca 70 yaşında gözaltına alındı. Süd Deutsch Zeitung gazetesinde çıkan yazıda ‘Kürtlerin sesi kesildi’ diyor. Kürtler bu sesi hiçbir zaman unutmayacak ve onun sesini tüm dünyaya duyuracak” diye konuştu.
‘BİR GÜN ÖZGÜR DERSİM’E GÖTÜRECEĞİZ’
Kızı Yüksel Mutlu ise, “Onun bu kadar büyük sahiplenilmesi bizi onurlandırdı. Sizlerden tek bir ricamız var; onun mücadelesini yerde bırakmayın. Sözümüz olsun, onun kemiklerine Özgür Dersim’e götüreceğiz” dedi.
Sanatçılar Hozan Cömert ve Hasan Sağlam ise Haydar Işık için stranlar söyledi.
Işık’ın cenazesi, yarın saat 9.30’da Lusstraße 15-13 82216 Maisach adresinde toprağa verilecek.