Askerler tarafından Kürkçüler F Tipi Cezaevi’ndeki hücresinden “İfadesi var” denilerek Dicle’ye götürülen Deniz Özdemir’den haber alamayan ailesi can güvenliğinden endişe ediyor.
Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde 29 Mayıs 2016’da “PKK’li” denilerek askerler tarafından gözaltına alınan ve 2 gün boyunca işkence gören Deniz Özdemir, tutuklandıktan sonra gönderildiği Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde geçtiğimiz günlerde alınarak Diyarbakır Dicle’ye götürüldü. Kürkçüler Cezaevi’nde ağır işkence gören ve 1 yıl 2 aydır tek kişilik hücrede tutulan Özdemir, tecrit koşullarına karşı 48 gün açlık grevinde kalmıştı. Özdemir için ailesi 2 defa İHD Adana Şubesi aracılığıyla Adalet Bakanlığı’na başvurdu. Ancak Adalet Bakanlığı cevap vermedi. Tecrit altında tutulan Özdemir’de bel fıtığı gibi rahatsızlıklar oluştu. Özdemir hakkındaki tüm talepler Adalet Bakanlığı tarafından reddedildi.
Son olarak 8 Ağustos’ta askerler tarafından alınan Özdemir, Diyarbakır’ın Dicle ilçesine götürüldü. 5 gündür Dicle Jandarma Karakolunda tutulan Özdemir’den haber alınamıyor.
‘OĞLUMA PSİKOLOJİK BASKI UYGULANIYOR’
Oğlunun işkenceye maruz bırakıldığını, 5 gündür kendisi hakkında bilgi alamadıklarını söyleyen anne Emine Özdemir (54), “Oğlumdan ne istediklerini bilmiyorum. Oğlumu Dicle’ye götürmüşler, ona ne yapılacağından, durumundan haberimiz yok şimdi. Ben de bir anneyim. Oğlumun başına bir şey gelirse ne yapacağız bilmiyoruz. Oğlum 5 gündür Dicle karakolunda tutuluyor. Dicle Jandarma Karakoluna gittik ama bir türlü oğlumla görüştürmediler. Onun akıbetiyle ilgili cevap vermiyorlar. Oğlumu tekrar cezaevine götürsünler ama artık yeter ona bu kadar işkence ettikleri. Yarın bir gün oğlumun başına bir şey gelirse hiçbir bilgimiz olmayacak. Amaçları oğlumun işlemediği suçları ona yüklemek. Ona psikolojik baskı ve şiddet uygulanıyor” şeklinde konuştu.
‘İŞKENCEDEN DOLAYI OĞLUMU TANIYAMADIM’
Baba Naci Özdemir (61) ise, oğlunun defalarca işkenceye maruz bırakıldığını dile getirerek, işkenceden sonra oğlunun öldüğünü sandıklarını, ancak işkence fotoğraflarının basına yansıması ile hayatta olduğunu öğrendiklerini söyledi. Özdemir, eşiyle birlikte Diyarbakır’a gittiklerini ve oğluyla görüştüklerinde işkenceden dolayı onu tanıyamadıklarını aktardı. Özdemir devamında şunları söyledi: “Oğlum Diyarbakır’da üç gün gözaltında tutulduktan sonra Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevine sevk edildi. Görüşüne gittiğimizde işkencenin izleri hala vardı. Yürüyemiyordu. Gardiyanlar aracılığıyla görüşebiliyorduk. Onu tek kişilik hücrede tutuyorlar. O da cezaevi koşullarını protesto etmek için 48 gün boyunca açlık grevine girdi. Ancak buna rağmen oğlum üzerinde ağır tecrit koşulları uygulandı.”
‘DİCLE’YE İFADE NEDENİYLE GETİRDİK’
Oğlunun Dicle’ye keyfi bir şekilde götürüldüğünü söyleyen Özdemir, defalarca savcılığa başvurmalarına rağmen taleplerinin yanıtsız bırakıldığını ifade etti. Özdemir oğlunun Dicle’de olduğunu kendisine bir uzman çavuş tarafından haber verildiğini aktararak, “Oğlumu Dicle’ye götüren ve kendisinin uzman çavuş olduğunu söyleyen bir asker beni aradı. Bana Deniz’in karakolda vermesi gereken bir ifadesi olduğunu ve 10 gün boyunca Dicle’de kalacağını söyledi. İnanamadım. ‘Deniz’le konuşmak istiyorum’ dedim. Deniz konuşmaya başladı. Ona neden götürüldüğünü sordum bana ‘Baba ben de bilmiyorum’ yanıtı verdi. Ardından acil bir şekilde avukat gönderilmesini istedi bizden” diye konuştu.
‘İŞ YOĞUNLUĞUNDAN DOLAYI GÖRÜŞTÜREMEYİZ’
Yaşananların ardından hemen İHD’ye başvurduğunu söyleyen Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ertesi gün Diyarbakır’a gittim. İHD’ye başvurdum. Beni arayan uzman çavuşu aradım. Bana Dicle Jandarma Karakolunun numarasını verdi. Daha sonra Deniz’in avukatıyla Dicle Jandarma Karakoluna gittik. Ne beni ne de avukatı Denizle görüştürmediler. Savcılıktan izin almanız gerekiyor dediler. Savcılığa gittik. Savcı da izin veremeyiz dedi. Deniz’in avukatı da savcılıktan müvekkilimle görüştürülmediğine dair tutanak tutulmasını istedi. Tutulan tutanakta savcılık bize ‘İş yoğunluğundan dolayı görüştüremeyiz’ yazıldı. Ancak biliyoruz ki işleri yoğun değildi. Oğluma yönelik keyfi bir muamele yapılıyor. Ondan sonra da bir daha da oğlumun durumundan haber alamadık.”
‘SUÇ BULMAYA ÇALIŞIYORLAR’
Yapılan muameleyi kanun dışı olarak nitelendiren Özdemir, son olarak tekrar İHD’ye başvurduklarını ve oğullarının durumundan endişe duyduklarını dile getirdi. Oğlunun başına gelecek olumsuz durumdan Adana ve Diyarbakır savcılıkları ile cezaevi yönetiminin sorumlu olduğunu sözlerine ekleyen Özdemir, “Oğluma işkence ettiler. Şimdi ise Dicle’ye getirip oğluma suç bulmaya çalışıyorlar. Tek korkumuz oğlumun kaybedilmek istenmesi. O yüzden oğlumun durumu hakkında bir an önce bilgi verilerek serbest bırakılmasını istiyoruz” dedi.