Lösemi hastası çocukların hayatlarını kurtarabilmenin en önemli yolunun kök hücre bağışı olduğunu belirten Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yücel, “O nakillerin yapılabilmesi içinde sizlerin bağışlarına ihtiyaçları var” dedi.
Dünya ve Türkiye’de çocuk çağında yakalanılan kanser vakalarının yüzde 35’ini lösemi oluşturuyor. Lösemi hastalığı ise, hücre cinsine göre; Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL) ve Akut Myeloblastik Lösemi (AML) olmak üzere 2 ana gruba ayrılıyor. Türkiye’de her yıl 16 yaşın altında ortalama bin 200 ila bin 500 yeni lösemili çocuk vakası kayıtlara geçerken, en sık 2 ila 5 yaşlarındaki çocuklarda artmaktadır. Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yücel, hastalık ve tedavisine ilişkin önemli bilgiler paylaştı.
Türkiye’de her yıl lösemili 300 çocuğun hayatını kaybettiğine dikkat çeken Yücel, “Bu çocukları hayatta tutmak, onlara yaşam vermek bizim damarlarımızda gizli. Yapacağımız şey de çok basit; sadece ama sadece kan vermek” dedi.
‘İNSANLAR KAN BAĞIŞLAMAKTAN ÇEKİNİYOR’
Lösemi hastası çocuklara umut olabilmek ve bir hayat kurtarabilmek için birçok kampanya başlattıklarını son olarak da Kızılay Kök Hücre Koordinasyon Merkezi ve Adana Organ ve Doku Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi tarafından da desteklenen “Umut Işığım Olur Musun Kök Hücre ve Organ Bağışı Kampanyası”na ev sahipliği yaptıklarını anlattı.
İnsanların kan bağışı yapmaya çekindiğini aktaran Yücel, “İşte asıl sorun da burada baş gösteriyor. Lösemi hastalarının ihtiyaç duyduğu ‘beyaz kan’ın temini noktasında ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Lösemi hastaları için ihtiyaç duyulan kanın bulunamaması halinde de bu hastalar, hayatını kaybediyor. Ne yazık ki hem insanlar, beyaz kan bağışı konusunda duyarsız, hem de hastanelerdeki kan alma cihazları yetersiz” diye konuştu.
‘KAN BULUNMAZSA ÇOCUK ÖLÜR’
“Beyaz kan” bağışında bulunmak isteyen bir bağışçının 4 ila 6 saat hastanede zaman geçirmek zorunda kaldığını hatırlatan Yücel, yapılan kan tahlili neticesinde kan bağışının bulunup bulunamayacağının netleştiğini söyledi. Yücel, bağışın önemini şu şekilde anlattı: “Hem kan alma cihazlarının yetersiz olması, hem de işlemlerin çok uzun sürmesi nedeniyle insanlar kan vermekten vazgeçiyor. Ne yazık ki, hasta yakınları hastaları için gerekli olan ‘beyaz kan’ı bulmakta zorlanıyor. Eğer lösemi hastaları, tedavi sürecinde ihtiyaç duyulan ‘beyaz kanı’ yeterli düzeyde ve de vaktinde alamazsa işte bunu düşünmek bile istemiyoruz. Çünkü kan bulunamazsa bu çocuklar ölebilir.”
‘BEYAZ KAN ÇOK ÖNEMLİ’
“Lösemi hastası çocukların hayatlarını kurtarabilmenin en önemli yolu kök hücre bağışı yapmaktır” vurgusu yapan Yücel, şöyle devam etti: “Lösemi hastaları size ulaşamazlar, sizin onların hayatlarını kurtarabilmek için yapacağınız ilk adım numune vermek olmalıdır. Keşke tedavisi ağız yoluyla alınacak bir ilaçla tedavi olunacak bir süreç olsa. Ama maalesef öyle değil. Kök hücre nakliyle çare olunabiliniyor. O nakillerin yapılabilmesi içinde sizlerin bağışlarına ihtiyaçları var.”
Lösemi hastalarının en büyük sorunlarından birinin de ilik nakli ardından “beyaz kan” bağışçılarının bulunamaması olduğunu ifade eden Yücel, şu çağrıda bulundu: “Çocuklar hastane odasında her gün ölüme bir adım daha yaklaşırken umut ile uygun ilik bulunması bekleniyor. Tam yaşama tutunmaya başlamışken, ‘beyaz kan’ bulunamamasından dolayı maalesef ki can kaybı yaşanıyor. Mavi Çocuk Utku Umut Işıkları Derneği olarak gerek kök hücre ve gerekse kan bağışı konusunda toplumsal duyarlılığın artmasını arzu ediyoruz.”