‘Nükleer felakettir, öldürür’

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından Mersin’de dün temeli atılan Akkuyu Nükleer Santrali’ne dönük tepkiler sürüyor. Santral inşasına dönük tepkiler bugün de İzmir, Adana ve İzmir’de HDP’liler tarafından gösterildi.

HDP Adana İl Örgütü Ekoloji Meclisi, parti binasında düzenledikleri toplantı ile santral inşasına karşı çıktı. Toplantıda konuşan Ekoloji Meclisi Sözcüsü Yaşar Gökoğlu, dünyanın pek çok yerinde toplumsal katliamlara neden olan nükleere karşı duracaklarını söyledi.

Hükümete de “Nükleer santral yapma planlarınızdan ve hayallerinden vazgeçin” diyerek seslenen Gökoğlu, nükleere dayalı üretimler istemediklerini ifade etti. Gökoğlu, “Bizler bu coğrafyada yaşayan halklar olarak Akkuyu’da ya da başka bir yerde nükleer santraller, nükleere dayalı üretimler istemiyoruz. Bunun aksine yapılan tüm uygulama ve yürütmelerin karşısında olacağız” dedi.

Diyarbakır’da da HDP ve Demokratik Bölgeler Partisi  (DBP)  il örgütleri tarafından santral projesine dair ortak açıklama yapıldı. HDP İl Eş Başkanı Şerif Camcı, halklar olarak nükleer santral istemediklerini, bu tür kararların karşısında olmaya devam edeceklerini ifade etti.

Yapılacak santralin enerji politikası ile ilgili olmadığının altını çizen Camcı, “Mersin Akkuyu’da ya da başka nerede nükleer santral yapılırsa yapılsın; biliyoruz ki Anadolu, Mezopotamya ve Trakya topraklarının, sulak alanlarının nükleer atık depo sahası olması meşrulaşacak; ötesinde nükleere dayalı savaş sanayi için zemin hazırlanmış olacaktır” dedi.

Nükleer santralin 2010’dan beri hayata geçirilmeye çalışıldığını hatırlatan Camcı, projenin durdurulması için HDP ve bazı partilerin açtıkları davaların ise, Danıştay tarafından reddedildiğini hatırlattı.

Erdoğan’ın Ortadoğu’da kaybettiği prestiji Putin ile yaptığı temel atma törenleriyle örtbas etmek istediğini kaydeden Camcı, hükümete şu sözlerle seslendi: “İstediğiniz kadar Akkuyu’ya nükleer santral yapımının meşrulaştırmaya çalışın; santralın yapılması planlanan alanlar 2015 yılında olduğu gibi taşeron şirketler tarafından yıkılarak istediği kadar yapıma hazır hale getirin; istediğiniz kadar bilimle yakından uzaktan ilgili olmayan kişilerden ‘bilirkişi’ raporları alın ve gerçekleri çarpıtmaya çalışın; Putin ile milyon kere temel atın; ne Akkuyu’ya ne Gerze’ye ne İğneada’ya ne de başka bir yere nükleer santral yapamayacaksınız. Dünyanın pek çok yerinde toplumsal katliamlara neden olan nükleere izin vermeyeceğiz.”

İzmir’de de Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ekoloji ve Yaşam Meclisi üyeleri yaptıkları açıklama ile “Nükleer felakettir, öldürür” dedi.

Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi İl Örgütü binasında yapılan açıklamaya çok sayıda ekolojist katıldı. Açıklama öncesi, ekoloji mücadelesinin neferlerinden biri olduğuna atıf yapılan HDK Eşsözcüsü Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu ile tüm siyasi tutukluların serbest bırakılması istendi.

HDK Ekoloji ve Yaşam Meclisi adına açıklama yapan Ertuğrul Barka, “Nükleer santral yapımına izin veremeyeceğiz” dedi. Barka, devamında Anadolu, Mezopotamya ve Trakya topraklarının, sulak alanlarının nükleer atık depo sahası olması meşrulaştırılarak nükleere dayalı savaş sanayi için zemin hazırlanacağını da söyledi.

Nükleere dayalı üretim istemediklerini söyleyen Barka, bu tür politikaların karşısında olacağını ifade etti.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in temelini attığı Akkuyu Nükleer Santrali’nin yapılmasını protesto etti. Beşiktaş Maçka Parkında yapılan açıklamada, “İnsan ve doğa katliamlarına neden olan nükleere izin vermeyeceğiz” pankartı açıldı. Açıklamaya, HDP Ekoloji Komisyonu Sözcüsü Prof. Dr. Beyza Üstün, Sanatçı Zeynep Tanbay’ın yanı sıra HDP İstanbul İl yöneticileri katıldı.

HDP İstanbul İl Yöneticisi Hunav Altun yaptığı açıklamada, HDP Avcılar İlçe binasına yapılan baskına dikkat çekerek “Arkadaşlarımızın çoğu gözaltında. Çoğu arkadaşlarımız da bulundukları yerde dayanışmayı sürdürüyor” dedi.

Rusya ile Türkiye arasında 2010’da başlayan Türkiye’de Nükleer santral yapma projesinin yaşama geçirilmeye çalışıldığını belirten Altun, “Bizler meslek örgütleri,  Türkiye Barolar Birliği, siyasi partiler, ekoloji örgütleri, kent mücadelelerinde buluşan demokratik kitle örgütleri birlikte Nükleer santralin kurulmasının karşısında Danıştay’a dava açtık. Danıştay; ne yazık ki hukuki değil siyasi karar verdi ve davaları reddetti” dedi. “Ortadoğu’da kaybedilen uluslararası prestiji Rusya Devlet Başkanı Putin’le temel atma törenleri yaparak kazanmaya çalışın, istediğiniz kadar Akkuyu’ya Nükleer Santral yapımını meşrulaştırmaya çalışın” diyen Altun, ne Akkuyu’ya ne Gerze’ye ne İğneada’ya ne de başka bir yere Nükleer santral yapılmasına izin vermeyeceklerini söyledi.

Nükleer santralların enerji politikası nedeniyle yapılmadığını kaydeden Altun, “Biliyoruz ki; Anadolu, Mezopotamya ve Trakya topraklarının, sulak alanlarının nükleer atık depo sahası olması meşrulaşacak, Nükleere dayalı savaş sanayi için zemin hazırlanmış olacak. Kararımız kesin ve nettir. Biziler bu coğrafyada yaşayan halklar olarak; Akkuyu’da ya da başka bir yerde Nükleer santraller, nükleere dayalı üretimler istemiyoruz. Bunun aksine yapılan tüm uygulama ve yürütmelerin karşısında olacağız” diye konuştu.

Daha sonra konuşan HDP Ekoloji Sözcüsü Prof. Dr. Beyza Üstün ise, Nükleer santralin yapımını “katliam” olarak tanımladı. Santralin yapımından hemen sonra bu coğrafyada yaşayan canlıların katledilmeye başlayacağını ifade eden Üstün, “Yaklaşık bir yıl önce geçici bir izinle çalışmaya başladılar. Ne çalışmaya başlatıldı? 2015’te Cudi’deki orman yangınları başladığında hemen ertesi günü Akkuyu’da yangın başlatılmıştı. Tesadüf bu ya Akkuyu santralinin hemen arkasındaki alan yakıldı. Yani her şey hazır hale getirilirken bir yıl önce aldıkları geçici izinle oradaki topraklar dinamitlenerek atık depo alanı inşası başladı” diye konuştu.

Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Yönetmeliğinde yapılan değişikliklerin Danıştay tarafından 2016’da reddedildiğini hatırlatan Üstün, “O reddedilen yönetmelikte de tehlikeli atıkların bu coğrafyaya gömülmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmıştı. Buna rağmen meşrulaştırma sürüyor. İki gün önce de inşaat lisansı verilerek meşrulaştırıldı” şeklinde konuştu. Üstün, son olarak şunları söyledi: “Daha bugün Büyükçekmece’de Hidrojen Siyanür atıklarının gömülü olduğu alan haberlere çıktı. Tehlikeli atıklar maden sahalarından ortaya çıkar ve sonrasında ne yapacaklarını bilemezler. Bugün Büyükçekmece’ye atılan atık radyoaktif de içermiyor. Sadece tehlikeli atığın bir tanesinin o coğrafyadaki canlılara yaptığı etkiye bakın. Hemen hayvan ölümleri gerçekleşti. Nükleer santral yapıldığında bir daha Çernobil yaşanmasına gerek yok.  Nükleer santral yapıldığında bu coğrafyada yaşayan canlılar ölüme mahkum edilecek. Biz yaşamı savunuyoruz. Onu katleden hiçbir projeye onay vermiyoruz.”