Son bir kaç yıldır,Ortadoğuda adından en çok söz edilen halk kürtlerdir. Dört biryandan saldırıya uğrayan,savaşan,cepheden cepheye koşan,ortadoğunun barbarlığına geçit vermeyen,dünya insanlığının taktirini toplayan,mücadele azimleri hakkında,en önde gelen gazetelerde övgüler dizilen,kahramanlıkları dilden dile gezdirilen kürtler, adeta bu yüzyılın ilk çeyreğinin en büyük yükünü omuzladılar.Halk olarak her türlü fedakarlığı yaptılar.Her bir aile bu savaşlı yıllara bir veya bir kaç can verdi.Tek arzuları ve amaçları birgün özgür ve bağımsız yaşayacak günleri görmekti. Yüz yıldır,ortadoğuda bu kaçma kovalamaca devam ediyor.Hem de dünyanın en süper güçlerinden tutunda, en zalim bölgesel yönetimlere ve en barbar çetelere kadar herkes bu santraçda oyunun içindedir.Ne kürtler ŞAH diye bildi.Nede bu şer güçlerinin MAT demesine izin verdi.Hala bu çok bilinmeyenli denklem bölgesindeki Kürt sorunun çözüm mücadelesi devam ediyor.
Bazen tam Şah çekecek derken,Kürdistan Bağımsızlık referandumu gibi,yapılan veya yaptırılan bir hesap hatası yüzünden,Mat’ın eşiğine kadar değişen bir sürece dönüşüveriyor.Bütün bu karmaşık ve çokça yapılan oyun hatasının en büyük ve temel sebebini,herkesin bildiği kürtlerin bir olamama sorunu oluşturmaktadır. Yani belki bu kürtlerede , geçmişin almanyasının o eski gevşek derebeylerinin oluşturduğu federe Almanyadan,değnek zoruyla güçlü bir ulusal birlik devleti okuran bir Otto von Bismarck lazım diye düşünüyor insan.Yani kırk,elli yıllık siyasi partiler bu çağda, hala feodal siyasi derebeyler şeklinde yaşıyorlar.Yani kendi iç politikalarında demokratik ve politik bir mücadele ve rekabet etseler de,dışardan gelen tehlikelere karşı bir birlerini koruma ve kollama ulusal erdemliliği politikasını bir türlü öğrenemediler.
Adeta kürt siyasi örgüt ve partileri,aynı halkın farklı politik güçleri değil de,bir birlerini yok etmesi gereken düşman güçler gibi ,birbirlerinin açıklarını Kürt halkının düşmanları ile paylaşma ve rakiplerini,düşman devletlerin güçlerine boğdurma onursuzluğuna kadar işi vardırabiliyorlar.
Özellikle son iki yıldır kürtler ortadoğunun aydınlık yüzü ve insanlık onurunun bekçileri olarak dünya toplumlarında büyük bir takdir ile tanınıp,İŞİD gibi dünyanın karşılaştığı en acımasız barbarlar ordusunu cehenneme kadar kovalamış iken,her kes kürtlerin savaş cephelerindeki kahramanlıklarından bahsederken, binlerce şehit vererek aldığı Kerkük,Şengal,Mahmur,ve daha bir çok köy ve kasabayı ,bir gece yarısı terk edip ,daha başlamamış bir savaştan kaçmış olmalarını ,askeri güç v.s gerekçelere bağlamak büyük bir ahmahlık olur.Zaten kimse de inanmaz.
Kerkükte Şengal ve Mahmur da yaşanan, bir savaş yenilgisi değildir.Bir çarpışma olmadan askeri yenilgi olur mu? O halde bu kaçışın ,yada kaçış süsü verilen bu gizli satışın hesabını sormak her kürdün hakkıdır. Bu kaçış oyunun da , kürt halkının umutları ile oynayan ve düşmanlarına hangi maddi menfaatler karşılığında bu toprakları teslim edenleri bu halk unutur ve hesap soramaz sa, yaşadıkları müstehaktır .Yani tüm dünyaya kafa tutup ,Bağımsızlık Referandumu diyeceksin,dünyanın en süper güçlerinin ricalarını geri çevireceksin.Ne kürtleri,ne kürtlerin yakınındakileri dinlemeyeceksin,sonra da ,kürt halkının kanı ve canıyla kazandığı tüm imkanları bir günde heba edeceksin. Bu çapsızlığı kürt halkına yaşatmak,bu kadar kahramanlığı olan bu halkın onurunu yerlerde süründürmek karşılıksız kalmamalı.Kürt halkı ,tarihi geçmiş tedavül süresi dolmuş,bu çağa uymayan, aile şirketi siyasi baronlardan ve siyaset kılıfını kullanan feodal menfaat çetelerinden kurtulmadan ,onurlu bir geleceği kurması zordur.
Artık Ulusal birlikten kim kaçıyorsa ona destek kesilmelidir.Aşiretçi,bölgeci,dinci,feodal,hiç bir oluşuma güvenip bel bağlamamalıdır.Çünkü feodal veya aşiretçi kurumların onurlu,toplumcu ,korumacı değer yargıları bir önceki yüzyılda kaldı.Şimdi bu sıfatlar sadece menfaat aracıdır.O nedenle bu yaşananlardan sonra ,güney kürdistandaki bu çağdışı,gayri siyasi,tamamen ticari faaliyet şirketi gibi çalışan , ama siyasi parti görünümü ile halkı dolandıran KDP,YNK ve bunların kuyrukçuları,arık siyasi sahneden silinmelidir.
Bu halk,artık toplumsal iradenin temsili ile oluşacak, çağdaş örgütlenmeler yaratıp, kendi kararlarını kendi almalı ve aldığı her kararıda mutlaka hayata geçirmelidir.
Orta doğuda bitmiş bir iş hiç olmamıştır.Bu dengeler hergün eldeğiştirerek devam etmektedir.Çünkü devlerin ayakları arasında yaşanan kovalamacalardır. Dikkat edilecek tek şey devlerin ayakları altına düşmemektir.Bu süreç mutlaka tekrar tersine işleyecektir.Hangi şekilde olursa olsun,bu yüzyılın ortadoğu yıldızı Kürt halkı olacaktır.Bu yaşanan kürt halkının bir yenilgisi değildir.Kürtlere rehberlik yapan çapsız KDP ve YNK nin basiretsizliğidir. Bir birini suçlayarak kürtlerin gözünü boyayamazlar. Güney den gelen can sıkıcı haberlere, Rojavadan gelen RAKKA zaferi moral oldu.Yani oyun devam ediyor.Bu satrancın Şah diyeni mutlaka kürtler olacaktır. Durum ne olursa olsun,kürt halkı bu son yaşananları hazmetmeyip , hesap soracaktır.