Ortadoğu uzmanı Kar: Türkiye Efrin’de ciddi bir Kürt direnişiyle karşılaşır

Türkiye’nin olası bir Efrin saldırısı karşısında Kürtlerin direnişiyle karşılaşacağını kaydeden Ortadoğu uzmanı Bereket Kar, “Türkiye şu ana kadar Suriye konusunda çok şey söyledi. Ama hiçbiri gerçekleşmedi” dedi.

Ortadoğu uzmanı Bereket Kar, Türkiye’nin Efrin’i işgal planı çerçevesinde Efrin sınırına ağır silahları konumlandırması ve olası bir Efrin saldırısına dair değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin Efrin’e girmesinin ABD ile Rusya’nın yeşil ışık yakmasıyla mümkün olabileceğini kaydeden Kar, Türkiye’nin mevcut durumda Efrin’e girmesinin söz konusu olmadığını söyledi.

‘RUSYA’DAN ŞU ANA KADAR IŞIK ÇIKMADI’

Kar, Türkiye’nin Efrin’i işgal konusundaki tavrında Almanya’da gerçekleşen G20 toplantısına katılmadan önceki hali ile katıldıktan sonraki hali arasında fark olduğuna dikkat çekti. Kar, şunları söyledi: “Dikkat ederseniz sanki bir geri çekilme varmış gibi bir durum var. O toplantıda yapılan açıklamalar da aslında bu geri çekilmenin bir işaretiydi. Çünkü ne ABD’den ne de Rusya’dan şu ana kadar bir yeşil ışık çıkmadı. Ayrıca Rusya’nın Kürtleri karşısına alma gibi bir durumu yok. Bu durum Rusya için hiçbir çıkar sağlamaz. Kaldı ki her şeye rağmen, Türkiye’nin tüm duruşuna rağmen, Rusya şu ana kadar Kürt güçlerini ‘terörist’ olarak ilan etmedi.”

‘TÜRKİYE VAZGEÇMİŞ DEĞİL’

Türkiye’nin Efrin’den vazgeçmediğini sözlerine ekleyen Kar, yine Türkiye’nin Suriye’de pazarlık gücünü arttırabilmesi için İdlib’te mutlak surette bir üs kurması gerektiğine işaret etti. Türkiye’nin İdlib’te üs kurmasının Efrin’den geçmek ile mümkün olabileceğini kaydeden Kar, şöyle devam etti: “Fakat bu aslında bir taşla iki kuşu vurmak demektir. Birincisi Kürtlerin bu kanton birleşmesini engellemek ve Kürtlerin oradaki oluşumuna engel olmak, diğer taraftan Türkmenlere bir özerk bölge ve kendisinin pazarlık gücünü arttırmak için üs kurmak. Bu üsleri şu anda göçmenlere açtığı kamplar düzeyinde yaptığı yardımlar ile sürdürüyor. Bu yeterli değildir. Bunun hem havadan hem karadan idare edecek bir güce sahip olması lazım. Ben Türkiye’nin bu koşullarda böylesi bir girişiminin çok tehlikeli olacağını görüyorum.”

‘KÜRTLER SEYİRCİ KALMAZ’

Kar, Türkiye’nin Efrin’e yönelik olası bir saldırıda çok ciddi direniş ile karşılaşacağını belirterek, yine olası bir saldırının Türkiye’de büyük sorunlar yaratacağını söyledi. Kar, “En azında orada milyonlarca insanın Türkiye’ye akacağını, göçmen dalgasının Türkiye’yi özellikle Hatay’ı çok ciddi bir şekilde etkileyeceğini düşünüyorum. İkinci olarak bu savaşın eğer Türkiye Rusya ile uzlaşarak askeri çözüme yeltenmesi halinde oradaki askeri güçlerin bir kesimi Türkiye’yi hedef alacaktır. Olası bir hamle savaşı Türkiye topraklarına taşıyacaktır. Kürtler Ezaz’da olduğu gibi, Bab’ta olduğu gibi buna seyirci kalamaz” şeklinde değerlendirdi.

‘RUSYA ABD’NİN ALEYHİNDE KARAR ALMAZ’

Kar, “Rusya Türkiye’ye yeşil ışık yakabilir” şeklindeki tezleri de şöyle değerlendirdi: “Bu meseleye tersinden bakmak lazım. Yani bölgenin genelinde olup bitenlerin aslında Rusya ile ABD arasında varılan uzlaşmalar ışığında olduğunun bilinmesi gerekiyor. Rusya yalnız başına Suriye’de değil. İran var, Hizbullah var. Suriye’nin kendi güçleri var. Yani Rusya bütün bunları hiçe sayarak, sadece Türkiye’nin çıkarlarını, kendisi ile olan ticari ya da yeni yaklaşımdan kaynaklı bir sorundan bakacağını düşünmüyorum. Yine Rusya, ABD’den bağımsız, ABD’nin çıkarlarına da vuracak şekilde ya da aleyhinde bir karar alacağını zannetmiyorum. ABD’nin çıkarları ile Kürdistanlı güçlerin çıkarlarının örtüştüğünü söylemek mümkün. Çünkü ABD şu anda kendisinin Suriye’de varlık gerekçesi Kürtlerdir. PYD ve diğer güçlerdir.”

‘MESELE ŞAM İLE TÜRKİYE UZLAŞMASINA BIRAKILMAZ’

Kar, Türkiye ile Suriye rejimi arasında yakınlaşma olduğu yönündeki görüşlere ilişkin de değerlendirmelerde bulundu. “Ben bunun çok kolay olacağını tahmin etmiyorum” diyen Kar, Türkiye’nin Suriye iktidarını hedefleyerek sürdürdüğü politikalar ile İslami güçler lehine sürdürdüğü politikalardan kaynaklı olarak, Şam rejiminin, Kürt meselesinden dolayı Türkiye ile anlaşacağının pek mümkün olmadığının altını çizdi.
Kar devamında şu değerlendirmede bulundu: “PYD güçleri, İŞİD’e karşı çok ciddi mücadele verdi. Vermeye devam ediyorlar. Kendi geleceklerini belirleme sorununda bir güç olarak var oldular. Ve şimdi son dönemlerde de ortaya çıkan bir takım haberlere göre de önümüzdeki Cenevre görüşmelerinde Kürtlere de yer verileceği konusunda Rusya ile ABD’nin anlaşma birliğine vardıkları ilan edildi. Henüz doğrulanmamakla birlikte böyle bir olasılığı çok güçlü görüyorum. Suriye’deki diğer muhalif yani demokratik sol güçlerin bunu istediğini ve bundan yana olduğunu biliyorum. Dolayısı ile meselenin Şam ve Türkiye uzlaşmasına bırakılacağını tahmin etmiyorum.”

‘HİÇBİRİ GERÇEKLEŞMEDİ’

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın G20 Zirvesinde sarf ettiği “Kuzey Suriye’de bir Kürt devletine müsaade etmeyiz” söylemine dair de konuşan Kar, “Şimdi bunları söylemek zorundalar. Şu ana kadar çok şey söylediler. Hiçbir şeye izin vermeyeceklerini Fırat’ın batısı için de böyle bir şeyi kabul etmeyeceklerini ilan etmişlerdi. Rakka’ya seyirci kalmayacaklarını ifade etmişlerdi. Musul için demişlerdi, Telafer için de öyle demişlerdi. Fakat hiçbirisi gerçekleşmedi” dedi.

‘EFRİN’DEKİ DİRENİŞİ TAHMİN EDİYOR YOKSA ÇOKTAN GİRERDİ’

Kar, Türkiye’nin Efrin’e girmesi durumunda yaşanacak olası gelişmeler için, “Kürtlerin en örgütlü yerleşimlerinden biri Efrin’dir. 5-6 yıldır neredeyse bir kanton şeklinde bağımsız bir biçimde yaşayan, kendi kendine yetmeye çalışan, her türlü teçhizatı, tedbiri ve geleceğe dair saldırıları göğüslemeye hazır olan bir bölge, işgale icazet vermez. Türkiye de Efrin’de direnişle karşılaşabileceği gerçeğini hesaba katmıştır. Değilse şu ana kadar yaptığı tehditten sonra bu girişimini yapabilirdi.”

EN SON EKLENENLER